SON DAKİKA: Türkiye'ye Osman Kavala ayarı vermeye çalışan 10 büyükelçi geri adım attı! Başkan Erdoğan yine kazandı CHP ve yandaş medyası kaybetti

Son dakika haberleri... ABD'nin ve bazı ülke büyükelçiliklerinin Osman Kavala'yla ilgili açıklamalarından geri atması Başkan Recep Tayyip Erdoğan tarafından olumlu karşılandı. Kemal Kılıçdaroğlu ve Abdullah Gül ise 11. ve12. büyükelçi gibi konuşarak o isimlere destek vermişti. Bugün ABD başta olmak üzere açıklama yapan 10 büyükelçilik geri adım attı. Kılıçdaroğlu ve Gül ise bir kez daha boşa düştü. Sabah gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu A Haber canlı yayınında bu gelişmeleri "48 saat uluslararası ilişkilerde ders olarak okutulur" ifadeleriyle anlattı.

Giriş Tarihi :25 Ekim 2021 , 16:42 Güncelleme Tarihi :25 Ekim 2021 , 18:04
SON DAKİKA: Türkiye’ye Osman Kavala ayarı vermeye çalışan 10 büyükelçi geri adım attı! Başkan Erdoğan yine kazandı CHP ve yandaş medyası kaybetti

İÇİNDEKİLER

ABD'nin ve bazı ülke büyükelçiliklerinin Osman Kavala'yla ilgili açıklamalarından geri atması Başkan Recep Tayyip Erdoğan tarafından olumlu karşılandı.

AA'nın Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından aldığı bilgiye göre, ABD'nin ve bazı ülkelerin Ankara büyükelçiliklerinin Viyana Sözleşmesinin 41. maddesine ilişkin yaptıkları açıklama, Başkan tarafından olumlu karşılandı.

"VİYANA SÖZLEŞMESİ 41. MADDESİNE RİAYET ETMEYİ TEYİT EDER"
ABD'nin Ankara Büyükelçiliği, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "ABD, 18 Ekim tarihli açıklamaya ilişkin bazı sorunların yöneltilmesi vesilesiyle, Diplomatik İlişkiler Hakkındaki Viyana Sözleşmesi'nin 41. maddesine riayet etmeyi teyit eder." ifadesini kullanmıştı.

Sözleşmeye ilişkin aynı ifadeleri Kanada, Finlandiya, Danimarka, Hollanda, İsveç, Norveç ve Yeni Zelanda'nın Ankara büyükelçilikleri de resmi hesaplarından paylaşmış ya da retweet etmişti.

VİYANA SÖZLEŞMESİ'NİN 41. MADDESİ NE DİYOR?
1. Kabul eden Devletin kanunlarına ve nizamlarına riayet etmek, ayrıcalıklarına ve bağımsızlıklarına hrlel gelmeksizin, bu gibi ayrıcalıklardan ve bağışıklıklardan yararlanan her şahsın görevidir. Anılan Devletin iç işlerine karışmamak da bu şahısların keza görevidir.

2. Gönderen Devlet tarafından kabul eden Devlet nezdinde yapılması misyonun uhdesine tevdi olunan biJlün resmî işler, kabul eden Devletin Dışişleri Bakanlığı veya mutabık kalınacak başka Bakanlık ile veya aracılığıyla yürütülür.

3. Misyonun binaları, misyonun bu Sözleşmede belirtilen görevleri veya diğer genel uluslararası hukuk kuralları veya gönderen ve kabul eden Devlet arasında yürürlükte olan özel anlaşmalar ile bağdaşmayacak bir tarzda kullanılmaz.

BAŞKAN ERDOĞAN YİNE KAZANDI
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Sorosçu Osman Kavala için Türkiye'ye ayar vermeye çalışan 10 büyükelçi için "Öbür tarafta yatıyorlar kalkıyorlar, Kavala, Kavala. Kavala dediğin Soros'un Türkiye şubesi. Dışişleri Bakanlığı'na geliyorlar onun için. Bu ne terbiyesizliktir ya, burası Türkiye, Türkiye. Burası bir kabile devleti değil. Gerekli talimatı ben de Dışişleri Bakanımıza verdim, ne yapması gerektiğini söyledim. Bu 10 tane büyükelçinin bir an önce istenmeyen adam* ilan edilmelerini hemen halledeceksiniz dedim." ifadelerini kullanmıştı. CHP, İYİ Parti, Abdullah Gül'ün de aralarında bulunduğu Türkiye'yi ezik ve sürekli olarak kaybetmeye mahkum olarak gören grup ise Erdoğan'a bu sözleri nedeniyle tepki gösterip büyükeçilere destek çıkmıştı. 10 büyükelçinin bugün geri adım atması Türkiye'ye ve Başkan Recep Tayyip Erdoğan'a bugün diplomasi alanında bir kez daha zafer kazandırdı.

LOSER'LAR YİNE KAYBETTİ
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'a karşı kaybetmeye alışan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Abdullah Gül'ün de aralarında bulunduğu grup ise kaybetti. Adeta 11. ve 12. büyükelçi gibi konuşan Kılıçdaroğlu ve Gül ile yanındaki isimler boşa düştüler.

"48 SAAT DERS OLARAK OKUTULUR"
Yaşanan gelişmeleri Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu değerlendirdi. Müderrisoğlu, "48 saat uluslararası ilişkilerde ders olarak okutulur" dedi.

Müderrisoğlu canlı yayında şu ifadeleri kullandı:

Sayın cumhurbaşkanının açık bir şekilde 10 büyükelçi ile ilgili sözlerinin ardından Ankara'da yoğun bir trafik yürüyordu. Büyükelçilerin maslahatgüzarları ve sürecin yönetimi açısından da diplomatik olarak bulunabilecek çözümler için de trafik yürütülüyordu.

Son 24 saatte yaşadıklarımız, damgasını vuran hadise uluslararası ilişkiler derslerinde örnek olarak okutalacak kadar önemli.

Yeni dünya düzeninde dinamiklerin nasıl değiştiğini görmek açısından önemli ve aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti devletinin cumhurbaşkanı seviyesinde aldığı tavrın aldığı karşılık üretme kabiliyetini ölçmek açısından da önemli. Böyle durumlarda soğukkanlılık ve rasyonalite ele alınmalıdır. Sayın cumhurbaşkanına büyükelçiler güven mektubunu sunar.

Sayın cumhurbaşkanı gönderilen elçiliğin başkentlerine güvenini kaybettiyse onlarla çalışmayacağını beyan etmesi anlaşılabilir bir durumdur. 10 ülkeyi aynı anda karşınıza alarak dikkate alarak büyükelçilerini istenmeyen kişi ilan etmek çok önemli ve ağır bir diplomatik durumu ifade eder. Türk büyükelçiler için aynı kararların alınması muhtemeldi.

ABD büyükelçisinin organize ettiği ve büyükelçilerinin 'Hepimizi karşılarına almaya cesaret edemezler' faaliyeti cumhurbaşkanının kararlı duruşu ve Türk diplomasisinin de akılcı çözüm üretme kabiliyeti ile önemli aşamaya geldi.

'Türkiye'nin içişlerine karışmıyoruz. Yanlış anlaşıldık.' Kamuoyularını da yönetebilecekleri, büyükelçilerin görev sorumluluklarını hatırlamaları, tabir i caizse hadlerini bilmeleri bakımından 48 saat ders olarak okutulabilecek gelişmelere sahne oldu.

KILIÇDAROĞLU'NUN TWEETİ AKILLARDA
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 10 büyükelçiye destek için şu tweeti atmıştı:

"Ülkeyi hızla uçuruma sürekleyen Şahıs, bu sefer de "10 büyükelçinin 'istenmeyen adam' ilan edilmesi emrini" vermiş. Açıkça söylüyorum; bu hareketlerinin sebebi milli çıkarları korumak değil, mahvettiği ekonomiye suni gerekçeler yaratma çabasıdır. Dönüp bir bak halkın sofrasına!"

ABDULLAH GÜL DE 12. BÜYÜKEÇİ GİBİ KONUŞTU
Başkan Erdoğan'ın bu açıklamaları iç basından dış basına kadar büyük ses getirken 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, 10 ülkenin büyükelçilerinin sınır dışı edilmesine dair rahatsızlığını açıkladı.

"ELÇİYE ZEVAL OLMAZ"
Sözcü'nün haberine göre Gül, bu karara tepki göstererek "Yapılan kabul edilemez. Ancak, Dışişleri zaten çağırıp gerekli mesajları vermiş. Adı üzerinde elçiye zeval olmaz. Artık bu konuyu çok daha büyük krizlere dönüştürmek ülkenin çıkarına değil. Başka krizlerin önünü açar. Bu işi Dışişleri Bakanlığına bırakmak, yeni problemleri ortaya çıkarmamak, çıkışı olmayan noktalara götürmemek lazım." ifadelerini kullandı.

MANDACI ÜNAL ÇEVİKÖZ DE DESTEKLEMİŞTİ
Türkiye'nin dış politikadaki her hamlesine karşı çıkan CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz Türk yargısını hedef alan 10 büyükelçiyi savundu. Türkiye'nin 'Mavi Vatan' kavramından rahatsız olan, Suriye'de meşru olarak bulunmadığını savunan mandacı Çeviköz, Osman Kavala'nın yargılanmasında Türk yargısına dil uzatan büyükelçileri "10 Büyükelçi dostça bu yükümlülüğümüzü hatırlatmışlardır. Anlayana" sözleriyle destekledi.

CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Emekli Büyükelçi Ünal Çeviköz'ün skandalları bitmek bilmiyor. "Biden'dan beklentimiz Türk Demokrasisi vurgusu" sözlerini daha önce sarf edip, TSK'yı hedef alan Çeviköz, "Suriye'de çocuklara silah eğitimi veriliyor" iftirasında bulunmuştu. CHP'li ismin son bombası ise 10 büyükelçi.

BÜYÜKELÇİLERİN YANINDA

Çeviköz, ABD'nin de aralarında bulunduğu 10 büyükelçinin, Osman Kavala'nın yargılama sürecine ilişkin Türk yargısını hedef alan ortak çağrısı sonrası 'istenmeyen adam' ilan edilmesini eleştirdi.

Twitter hesabından açıklamada bulunan Çeviköz, "Ülkemizde görev yapan 10 Büyükelçinin istenmeyen adam ilan edilmesi Türkiye'nin uluslararası alandaki yalnızlığını telafisi olmayan bir boyuta taşıyacaktır. Dışişleri Bakanının bu hatadan dönülmesi için gereğini yapacağını umuyorum. Aksi takdirde görevden affını istemesi gerekir." dedi.

"DOSTÇA BU YÜKÜMLÜLÜĞÜMÜZÜ HATIRLATMIŞLARDIR"
Ayrıca Çeviköz, "Kimse Türkiye'nin iç işlerine karışmamıştır, karışamaz. İnsan hakları bu devirde hiç bir ülkenin iç işi değildir. Osman Kavala ile ilgili durum AİHM'nin kararıdır. Bunu uygulamak anayasamızın gereğidir. 10 Büyükelçi dostça bu yükümlülüğümüzü hatırlatmışlardır. Anlayana!" ifadelerini kullandı.

AKLI SIRA MİZAH YAPAN ENGİN ÖZKOÇ

10 büyükelçinin "istenmeyen adam" ilan edilmesiyle ilgili Türkiye'ye değil büyükelçilere destek veren Engin Özkoç da aklı sıra mizah yapmıştı.

ŞİRİN PAYZIN ÜZGÜN

CHP'li gazetecilerden Şirin Payzın ise 10 büyükelçinin geri adım atmasından dolayı duyguğu üzüntüyü dile getirdi.

SÖZCÜ PATLADI

Türkiye aleyhine ne kadar haber varsa hemen manşetlerine taşıyan ve Türkiye karşıtlarına destek veren CHP'li yayın organlarından Sözcü ise 10 büyükeçinin geri adım atmasından bir kaç dakika önce Bloomber'e dayandırdığı habere göre Türkiye'nin geri adım atacağını yazdı. Ancak Sözcü'nün istediği olmadı.

İŞTE O 10 BÜYÜKELÇİ:



Norveç Ankara Büyükelçisi Erling Skjonsberg

Hollanda Ankara Büyükelçisi Marjanne de Kwaasteniet

Fransa Ankara Büyükelçisi nHerve Magro

Yeni Zelanda Ankara Büyükelçisi Wendy Hinton

ABD Ankara Büyükelçisi David M. Satterfield



Kanada Ankara Büyükelçisi Jamal Khokhar

Finlandiya Ankara Büyükelçisi nAri Mäki

Danimarka Ankara Büyükelçisi nDanny Annan

İsveç Ankara Büyükelçisi Staffan Herrström

Almanya Ankara Büyükelçisi Jürgen Schulz

İSTENMEYEN ADAM (PERSONA NON GRATA) İLAN ETME ŞARTLARI NELER?
Persona Non Grata' Latince kökenli bir söz grubu olup 'İstenmeyen Kişi' anlamına gelmektedir. Çoğulu "Personae Non Gratae" şeklindedir. Persona Non Grata terimi 1961 tarihli Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Konvansiyonu'nun 9. maddesinde düzenlenmiştir.

MADDE 9. 1. Kabul eden Devlet, herhangi bir zaman ve kararının gerekçesini açıklamak zorunluluğunda olmaksızın, gönderen Devlete misyon şefinin veya misyon Diplomatik kadrosunun herhangi bir üyesinin istenmeyen şahıs (persona non grata) olduğunu veya misyon kadrosunun herhangi bir başka üyesinin kabule şayan olmadığım bildirebilir. Bu takdirde, gönderen Devlet, duruma göre, ilgili şahsı geri çağırır veya misyondaki görevine son verir. Bir şahıs kabul eden Devletin ülkesine gelmeden önce de istenmeyen veya kabule şayan olmayan şahıs olarak ilan edilebilir.

Gönderen Devlet bu maddenin 1 inci fıkrasında kayıtlı yükümlülüklerini yerine getirmeyi reddeder veya makul bir süre içinde yerine getirmezse, kabul eden Devlet ilgili şahsı misyonun bir üyesi olarak tanımayı reddedebilir.

Kabul eden devletin Persona Non Grata ilanı için herhangi bir gerekçe açıklamasına gerek yoktur. Yaygın olarak, kabul eden devletin menfaatlerine aykırı davranışlarda bulunan veya işlediği suç sonrası diplomatik kurallar nedeniyle yargısal yaptırıma tabi tutulamayan diplomatik görevliler hakkında bu ilan gerçekleştirilir.

Diplomatik görevli, henüz gönderilmeden önce kabul eden devlet tarafından yükümlülüklere ve gerekliliklere aykırı işlem ve eylemleri sebebiyle 'Persona Non Grata' ilan edilebilir.

Persona Non Grata ilanı diplomatik görevlinin diplomatik dokunulmazlığını kaldırmaz. Yaygın olarak diplomatik görevlisi persona non grata ilan edilen devlet görevliyi geri çağırmaktadır fakat bu yaptırımdan doğan bir zorunluluk değil, pratik uygulamanın sonucudur.

PERSONA NON GRATA İLANININ DAYANDIĞI TEMEL SEBEPLER
Diplomatik görevlinin kabul eden devlet menfaatlerine aykırı tutum ve davranışları

Diplomatik görevlinin kabul eden devlet sınırları içinde birtakım suçlar işlemesi

Misilleme (Diplomatik görevlisi başka bir ülkede Persona Non Grata ilan edilen devletin, bu ilana karşılık olarak o devlete ait olan diplomatik görevliyi de kendi ülkesinde Persona Non Grata ilan etmesi)

'Persona Non Grata'nın hukuki ve diplomatik çerçevedeki boyutu Viyana Konvansiyonu'nda yer aldığı şekildedir. Fakat günümüzde bu yaptırım diplomatik görevli olmayan kişiler üzerinde de toplumsal ve ülkesel baskı oluşturulmasını sağlamak amacıyla kullanılmaktadır.

Örnekleri;
ABD'li siyasetçi Donald Trump ziyaret ettiği ülkelerde vermiş olduğu sert ve polemik yaratan demeçler sebebiyle Meksika ve Panama tarafından Persona Non Grata ilan edilmiştir.

Bulgaristan'ın bir Türk diplomatik görevlisini 'din işleri' ile yoğun şekilde ilgilenmesi sebebiyle Persona Non Grata ilan etmesi üzerine Türkiye devleti de Bulgaristan devletinin diplomatik görevlilerinden birini misilleme amacıyla Persona Non Grata ilan etmiştir.

2012 yılında İsrail devleti Alman edebiyatçı Günter Grass'ı İsrail'i eleştiren ve suçlayan şiirleri sebebiyle Persona Non Grata ilan etmiştir.