Türkiye'nin yatırımları ve insan odaklı politikaları sonucunda, Afrika'da eğitim anlamında ciddi bir yol alındığını kaydeden Emine Erdoğan, "Maarif Vakfımız bu alanda son derece etkin. Nitelikli insanlar yetiştiriyorlar. Bununla beraber, Anadolu'nun irfanını, değerlerimizi de oralara taşıyorlar. Yani insanı yetiştirirken, bilgiyi ilim ve irfanla harmanlanmış olarak veriyorlar." dedi.
Bunun yanı sıra Türkiye burslarından istifade eden birçok Afrikalı öğrencinin de bulunduğunu hatırlatan Emine Erdoğan, şunları kaydetti:
"Son 10 yılda 54 Afrika ülkesinden başvurular almışız. Yaklaşık 14 bin başarılı öğrenci bu burslardan faydalanarak ülkemizde eğitim görmüş. Eğitim, sonuçlarını anlık olarak değil, uzun vadede alacağınız bir yatırım türüdür. Bu öğrencilerin her biri, diplomalarını aldıklarında dönüp ülkelerine hizmet edecekler. Doktorlar yetiştiğinde, yurtdışından doktorların gelip hastaları kurtarmasına gerek kalmayacak. Keza, mühendisler, öğretmenler, bilim insanları arttıkça, Afrika daha çok kendi ayakları üzerinde duran bir coğrafya olacak. Nitelikli insan kaynağı sonraki nesillerin de nitelikli olmasını sağlayacak. İşte o nedenle, her ülkenin olduğu gibi, Afrika ülkelerinin de geleceği gençlerin ellerinde şekillenecek. Ben, bu noktada, eğitimle ilgili yapılan tüm çalışmaların, meyvelerini insanlık olarak toplayacağımıza yürekten inanıyorum."
"DIŞ POLİTİKAMIZ TÜM İNSANLIĞI KUCAKLIYOR"
Erdoğan, tüm insanların acılar, üzüntüler ve felaketler karşısında aynı tepkileri verdiğini, gözyaşının, kahkahanın, doğumun ya da ölümün tercümana ihtiyacı olmadığını, annelerin kalbinin evrensel bir ritminin bulunduğunu söyledi. Emine Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ne mutlu bize ki Anadolu'nun büyük bir irfanı var. Bu topraklar nice Allah dostunun evidir. Bize bıraktıkları büyük bir manevi miras var. Bununla beraber, tarihimize baktığınızda, kapılarımızı tüm mazlumlara açtığımızı, her coğrafyada insanlığın yardımına koştuğumuzu görüyorsunuz. O nedenle, Türkiye dünyaya çok daha farklı bir medeniyet penceresinden bakıyor. Dış politikamız tüm insanlığı kucaklıyor. Bu nedenle, ülkemiz dünyanın en cömert ülkelerinden biridir. Bu cömertlik, tamamen bu geçmişten kaynaklanıyor. En önemlisi de, insanları dil, din, ırk ve etnik köken gibi kategorilere ayırmıyoruz. İnsanlığı bir aile gibi görmezseniz, adaletli olamazsınız. Mesela 2011'de Somali'ye yaptığımız ziyareti asla unutamam. Tüm dünya oradaki insanlardan vazgeçmişken, bizim ülkemiz Somali'nin yanında durdu. Dünyanın gördüğü en büyük insani felaketlerden biri yaşanırken, arkanızı dönüp gitmemek adalettir. İnsanın bireysel bazdan başlayarak, devlet eliyle gerçekleştirilecek sorumlulukları var. Bu noktada çok şanslı olduğumuza inanıyorum. Tüm farklarımıza rağmen, insanlık ailesine inanıyoruz ve politikalarımız da insan merkezli olarak şekilleniyor."
Türkiye-Afrika ilişkilerinin tarihi bir zemini olduğunu hatırlatan Emine Erdoğan, "Afrika'ya gittiğinizde, orada ecdadımızın ayak izlerini görüyorsunuz. Gittikleri her yeri ihya ettikleri gibi, Anadolu'nun hoşgörü kültürünü yaşatmışlar. Böyle güçlü bir temele sahip ilişkilerimiz dostluk bağıyla örülü. Bunun bir sonucu olarak, Afrika insanında Türklere karşı büyük bir sevgi var." ifadelerini kullandı.
"KELEBEK ETKİSİ YAPACAK PROJELERİ SON DERECE ÖNEMLİ BULUYORUM"
Türkiye'nin, dostane tutumunu en çok yaptığı işlerle ispatladığını belirten Emine Erdoğan, şunları kaydetti:
"Mesela, 2002'de Afrika'da yalnızca 12 büyükelçiliğimiz vardı. Şimdi faaliyet gösteren 43 büyükelçiliğimiz var. Ankara'daki Afrika büyükelçiliklerine baktığınızda aynı gelişmeyi görüyorsunuz. 2008'de sayısı 10 olan Afrika büyükelçiliği, 2021'de 37'ye yükseldi. Hava yollarımız, kıtada 40 ülkeye, 60 noktaya sefer düzenliyor. Tüm bunlar, karşılıklı ilişkilerimizin ne kadar geliştiğinin göstergeleridir. Tabii, Afrika'da kırılgan gruplar çok fazla. Fakat ondan önce, Afrika bir bütün olarak dezavantajlı bir coğrafya. Bakın, Kovid-19 salgınında iki seneyi geride bıraktık. Bu salgın dünya tarihinin en büyük felaketlerinden biridir. Bu süreçte, Afrika nüfusunun yalnızca yüzde 3'ü aşıya ulaştı. Gelişmiş ülkelerde ise aşılama oranı yüzde 60 civarında. Bugünler, bize 'dost kara günde belli olur' atasözünü bir kez daha doğrulatmış oldu. Dünya aşı tedariki yarışına girdi. Adil bir dağıtımdan ziyade, birçok ülke, aşı istifi yaptı. Biz bu süreçte de Afrika ülkelerinin yanında yer aldık. 44 Afrika ülkesine tıbbi malzeme hibesi, nakdi bağış, tıbbi malzeme ihracatı ve alımı için izin gibi yardımlar sağladık. İşte dezavantajlı grupların sorunlarını böyle hafifletebiliriz, yani kara günde onları unutmayarak.
Bununla beraber, kelebek etkisi yapacak projeleri son derece önemli buluyorum. Bahsettiğim Afrika El Sanatları ve Kültür Evi'nin bu yönüyle ilham verici olduğuna inanıyorum. Unutmamak gerekir ki kalkınmanın ön koşulu kadınların güçlendirilmesidir. Bu gerçekleştiğinde çocuklara ve diğer kırılgan gruplara dair sorunlar da çözülüyor. Hülasa, kadınlara yönelik projeleri her zaman destekledim, bundan sonra da benzer projeler gerçekleştirmeyi arzu ediyorum."
Afrika'nın sorunlarına dikkati çekmek için çalıştığını, her şeyden önce her uluslararası toplantıda ve platformda Afrika'nın, mutlaka konu başlıklarından biri olduğunu belirten Emine Erdoğan, "2019'da New York'ta, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kapsamında, Sierra Leone Cumhurbaşkanı eşi Fatima Maada Bio'nun özel davetiyle, 'Afrika'da Erken Evlilikler ve Tecavüzü Önlemek' paneline katılmıştım. Burada yaptığım konuşmada çocuk yaşta evliliğin, şiddet, insan hakları ihlali ve uluslararası mevzuata göre de suç olduğunu dile getirmiştim." dedi.
Her 25 Mayıs'ta Afrika Günü'ne özel programlar yaptıkların anımsatan Emine Erdoğan, "Bu programlar vesilesiyle birçok Afrikalı dostumuzla buluşuyoruz. Afrika ülkelerinin devlet makamlarıyla olduğu kadar sivil toplum örgütleriyle de bir araya geliyoruz. Afrika ziyaretlerimde özellikle Afrika STK'leriyle toplantılara katılmaya büyük önem veriyorum. Sorunları birinci elden öğrenmiş oluyorsunuz. Tabii, mutlaka yetimhaneleri ziyaret ediyorum. O çocukların birini bile sevindirmek, kelimelere sığmayan çok büyük bir duygu." dedi.
"KİTABIN TÜM GELİRİ, AFRİKA EL SANATLARI VE KÜLTÜR EVİ'NE BAĞIŞLANACAK"
Birleşmiş Milletler 76. Genel Kurulu kapsamındaki ABD ziyaretinde, Türk Evi'nin açılışını gerçekleştirdiklerini anımsatan Emine Erdoğan, bu açılışta, "Afrika Seyahatlerim" kitabının tanıtımını yaptığını kaydetti. Erdoğan, "Uzun yıllara dayanan bu yolculuklardan sonra yazdıklarım, insanlık hallerine dair birçok şahitliğimin toplamıdır. Gördüklerimi ve bende yarattığı etkiyi yazmamın arka planında da uluslararası toplumu uyandırmak ve herkesin vicdanına bir davet göndermek isteği var. Unutmadan ifade etmek isterim, bu kitabın tüm geliri, Afrika El Sanatları ve Kültür Evi'ne bağışlanacak. O kanalla Afrikalı kadınlara ulaşacak. Kısacası, uluslararası toplumda farkındalık oluşturmak kadar, Afrikalı dostlarımızla da iş birliği çalışmaları yapıyorum. Tüm bunlar, Afrika'ya dair konuların uluslararası bir gündeme dönüşmesine katkı sağlıyor sanırım." ifadelerini kullandı.
"Afrika'da ziyaret ettiğiniz ülkelerde gerçekleştirdiğiniz görüşmelerin oldukça samimi bir havada geçtiği görülüyor. Bu görüşmelerden sonra söz konusu kişilerle veya kuruluşlarla irtibat haliniz devam ediyor mu? Diğer bir ifadeyle, söz konusu ülkelerle ilişkilerinizde bir süreklilik var mıdır?" sorusuna karşılık Emine Erdoğan, Afrika First Lady'leriyle gerçekten özel bir dostluğunun bulunduğunu aktardı. Erdoğan, şunları anlattı:
"Bu dostluk, yılların getirdiği bir samimiyet ve özverili çalışmalarımızın kalplerde karşılık bulmasıyla şekillendi. Bu süreçte, hem karşılıklı ziyaretlerimizde hem de uluslararası toplantılarda, sıklıkla bir araya geldik, bu da dostluğumuzun pekişmesine vesile oldu. Tüm bu buluşmalar resmi mahiyetinden öte, ülkelerin, kadınların, çocukların ve bilumum sorunların hakkında fikir alışverişinde bulunduğumuz fırsatlar oluyor. Kültür anlamında da hatırı sayılır paylaşımlarımız oluyor. Afrika Yemek Kültürü ve Afrika Atasözleri kitapları gibi birçok proje bu sayede oluştu."
Emine Erdoğan, 17-18 Aralık'ta, İstanbul'da, 3. Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi'nin düzenleneceğini de belirterek, "Bu buluşmadan da diğerlerinde olduğu gibi, büyük bir sinerji doğacağına inanıyorum. Hepsiyle özel bir dostluğum olan First Lady'lerle hasret gidereceğimiz gibi, yeni projeler hakkında görüşeceğiz." dedi.