Metin Gürcan hakkında "siyasi casusluk" suçundan 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istendi.
Metin Gürcan, yabancı ülke istihbarat elemanlarına Türkiye'nin devlet sırrı niteliğindeki bilgi ve belgeleri para karşılığında satmak gibi somut suçlamalarla yargılanacak.
Gürcan hakkında hazırlanan iddianamede casusluk alenen gözler önüne serildi.
İşte İddianamenin detayları:
Yaklaşık 1 yıl önce başlatılan soruşturmayı MİT başlattı. Temel suçlama İspanyol ve İtalyan istihbarat servislerine haber uçurmak. MİT'in DEVA Partili Gürcan'a uzun bir süre fiziki ve teknik takip uyguladığı öğrenildi.
Ocak 2021'de Metin Gürcan'ın, Ankara'da bir AVM otoparkında İtalyan ve İspanyol şahıslarla yaklaşık 40 dakikalık bir görüşme yaptığı ve görüşme sonunda aldığı parayı ATM'ye yatırdığı belirtiliyor. Görüşme İngilizce gerçekleşmiş ve teknik takip vasıtasıyla kayıt altına alınmış vaziyette.
TÜRKİYE İLE İLGİLİ BİLGİLERİ SATMIŞ!
Metin Gürcan bu görüşmede S-400 kullanımı, pandemi sürecindeki aşı tedariği ve Türkiye'deki yabancı yatırımcıları olumsuz etkileyecek bazı görüş ve bilgilerde bulunmuş. İddianamede Gürcan'ın, 2016 yılından itibaren yabancı kaynaklara para karşılığı Türkiye ile ilgili bilgiler aktardığı yer aldı.
İHA - SİHA RAPORU!
DEVA'lı Gürcan, yine Mart 2021'de İHA ve SİHA'lar ile ilgili özel bir rapor hazırlayacağı, özel içerikli olduğu için 1000 dolar ücret istediği, 20'den fazla ülkenin Türkiye'den İHA ve SİHA satın almak istediği, İstanbul'da yakalanan 2 PKK'lının nasıl valiz eşleşmelerinin yapıldığını anlatmış durumda.
Hazırladığı analizleri IHS isimli bir firmaya aylık 330 pounda, diğer talep edenlere de aylık 400 dolar ve 500 euroya satıyormuş. Ayrıca iddianamede Gürcan, yabancı diplomat ve istihbarat elemanlarının teknik takipten elde edilen bazı diyaloglarına da yer verildi.
ERDOĞAN'IN İZLERİNİ SİLMEK İÇİN CASUSLUK!
Metin Gürcan'ın iddianamede yer alan Türkiye'yi alenen satmasını köşesine taşıyan Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan, Ali Babacan'a sert tepki gösterdi.
Kaplan, "Erdoğan'ın izlerini silmenin peşindeki DEVA, ülkenin geleceğini casuslukta mı görüyor?" dedi.
İşte Kaplan'ın konuyla ilgili yazısından bir bölüm:
DEVA Partisi ve Başkanı Ali Babacan, Gürcan'a sahip çıkmayı yeğledi. "Bu girişimler DEVA kadrolarını yıldıramaz. Hukuki desteğimizle Gürcan'ın yanında olacağız" dedi.
Gürcan hâlâ partinin üyesi ve kurucular ekibinin içinde yer almaya devam ediyor. Erdoğan'ın izlerini silmenin peşindeki DEVA, ülkenin geleceğini casuslukta mı görüyor? Türkiye'nin ulusal güvenlik sırlarının üç beş dolara satılmasına göz yuman bir siyasetçi, nasıl ülkeyi yönetmeye talip olabilir? DEVA ve onunla yola çıkan siyasetçiler daha ne kadar susacak? Hep birlikte göreceğiz...
