CHP yönetimindeki İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) ardından Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı iştirak şirketlerinin de adeta Millet İttifakı ortaklarının çiftliğine dönüştürüldüğü ortaya çıktı. İBB'de CHP'den aday olup kazanamayan isimlerin 'hak, adalet ve liyakat' gözetilmeksizin iştirak şirketlerinin yönetim kurullarında görevlendirilerek ballı maaş ödenmesinin bir benzeri Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde de yaşanıyor.
MANSUR O İSİMLERİ MAAŞA BAĞLADI
CHP'li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın, 40'a yakın CHP'li ve İYİ Partili ismi belediyenin iştiraki olan 16 şirketin yönetim kurulu başkanlığı ve üyeliklerine atayıp maaşa bağladığı ortaya çıktı. Yavaş'ın maaşa bağladığı isimler arasında, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun danışmanı olan ve FETÖ'den tutuklu eski MİT'çi Enver Altaylı ile bin 159 kez telefonla görüştüğü belirlenen Rasim Bölücek ile Sözcü Gazetesi yazarı Ayşe Sucu da yer alıyor.
KK'NIN AKIL HOCASI
New York'ta ikamet eden Kılıçdaroğlu'nun danışmanı Rasim Bölücek, belediye iştiraki Metropol A.Ş.'nin yönetim kurulu üyesi olarak aylık 6 bin lira maaş alıyor. Bölücek'e ödenen maaş, 200 bin lirayı geçmiş durumda. 20 Mayıs 2019'da yönetim kurulu üyesi olarak atanan Bölücek, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun akıl hocası olarak biliniyor.
BÖLÜCEK DOSYASINDA NELER VAR NELER!
FETÖ'den tutuklu eski MİT'çi Enver Altaylı, hakkında düzenlenen iddianamede, Kılıçdaroğlu'nun akıl hocası Rasim Bölücek ile 1159 adet telefon görüşmesi yaptıkları tespit edilmişti. Konuyla ilgili konuşan Rasim Bölücek, "Evet, görüştük. Enver Abi hiperaktiftir. Beni günde 10 kez aramıştır" ifadelerini kullandı. Rasim Bölücek'in bu açıklamaları FETÖ ile CHP arasındaki derin ilişki gözler önüne serildi.
İddianameye göre, Enver Altaylı, bazı siyasi parti genel başkanlarının 'FETÖ mensubu olduğu tespit edilen danışmanları' aracılığıyla bu partilere etki etmeye çalıştı. Bu kapsamda Altaylı'nın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başdanışmanı olduğu belirtilen Rasim Bölücek ile telefon trafiğine yer verildi. Altaylı, rehberinde 'Bölücek Rasim' ibaresi ile kayıtlı cep numarası ile 1022 kez görüştü. Bu görüşmelerin 767'sinde Altaylı, 197'sinde Bölücek aradı. Görüşmelerin süresi 2 gün 13 saat 59 dakika 22 saniye tuttu. Ancak bu görüşmelerin hangi tarihlerde yapıldığı iddianamede belirtilmedi.
0 SANİYELİK YÖNTEM
"Ayrıca şüphelinin telefon rehberinde 'Rasim Bölücek' ibaresi ile kayıtlı başka bir cep numarası ile 137 kez toplamda 1 saat 53 dakika 3 saniye görüşme yaptığı tespit edilmiştir" denildi. İkili arasında, '0' (sıfır) saniyelik görüşme/çağrı bırakma olayının olduğu da belirtildi. Bunun, aralarında farklı bir iletişim yoluna geçmek için geliştirilen bir yöntem olduğu öne sürüldü.
İddianamede, ABD'de görülen Halk Bankası davasına ilişkin önemli bir iddiaya da yer verildi. Türkiye'den kaçarak ABD'deki davaya müdahil olan FETÖ'cü polis Hüseyin Korkmaz gibi Enver Altaylı'nın yurtdışına kaçırmaya çalıştığı eski MİT'çi Mehmet Barıner'in, yabancı istihbarat servislerinin yardımıyla bu davaya müdahil yapılmak istenildiği öne sürüldü.
İRAN MASASI'NDAYDI
Barıner'in MİT'teyken İran masasında çalıştığına işaret edilen iddianamede, "...Yine aynı konu ile ilgili olarak daha etkili sonuç alınacağı düşüncesiyle MİT mensubu iken İran masasında çalışmış bulunan Mehmet Barıner'i istedikleri gibi kullanabilecekleri ve düzmece ifadelerle Türkiye'yi daha da sıkıştırmak amaçlı olarak ABD ülkesine kaçırmak üzere iken suçüstü yakalandıkları..." değerlendirmesi yer aldı.
'HİPERAKTİFTİR, GÜNDE 10 KERE ARAMIŞTIR'
Rasim Bölücek, Enver Altaylı ile telefonla çok sık görüştüğünü kabul etti. Bölücek, "Evet, görüştük. Enver Abi hiperaktiftir. Beni günde 10 kez aramıştır" dedi.
Rasim Bölücek, şu açıklamayı yaptı: "Enver Altaylı'nın ilişki kurmak için bana ihtiyacı yok. Aradığı sayısız kişiden biriyim. Birçok insanı arar, beni de arar. CHP Genel Başkanı'nın siyasi danışmanıyım. Altaylı ile ihtiyatlı bir mesafem vardır. Evet, görüştük. Çekincem olsa kendi telefonumu kullanmazdım. Suç teşkil edecek durum değil. Enver Abi hiperaktiftir. Beni günde 10 kez aramıştır. Eminim ki 20 kere başkasını aramıştır."
''ABD'DE EVİM VARDI KALIRDIM''
Enver Altaylı'nın Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmesi için aracı olmadığı belirten Bölücek, şöyle devam etti: "Genel Başkan on binlerce kişiyle görüşüyor. Ona ulaşmak için bana ihtiyacı yok. Kılıçdaroğlu'nun sayısız danışmanıyla ilgili spekülasyon yapıldı. Herkes benimle ilişki kurmak ister. Ben CHP'nin başdanışmanıyım. Benim en küçük korkum olsa, çocuğumuzu okuttuğumuz ABD'de evim vardı, kalırdım. Her şeyi takip altında bir insanım."
'KONTROLLÜ DARBE'NİN MİMARI RASİM BÖLÜCEK
Rasim Bölücek, ana muhalefet partisi CHP'nin Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun başdanışmanlığı görevini üstleniyordu. 2014 senesinde Mansur Yavaş'ın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olarak gösterilmesinde büyük pay sahibi olan ve Mansur Yavaş'ın seçim sonuçlarında kaybetmesinden sonra partiden istifa etmesi ile eleştiri oklarına hedef olan Bölücek, gündeme Amerika'da ki FETÖ üyeleri ile irtibat halinde olduğu eleştirileri ile de gelmişti. Asıl mesleği tıp doktorluğu olan Bölücek reklam ajanslarında yaratıcı reklamcılık alanında çalıştı. Çok sayıda siyasi partinin seçim dönemlerindeki reklam çalışmalarını yürüten Bölücek, ardından Kemal Kılıçdaroğlu'nun baş danışmanlığına getirilmişti. Rasim Bölücek CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun akıl hocası olarak biliniyor. Bölücek'in, CHP'nin sağ seçmene yönelmesinde ve Kılıçdaroğlu'nun "Kontrollü darbe", "Adil Öksüz MİT'çi" gibi yalanlarının da mimarı olduğu belirtiliyor.