Geziciler ve sözde çevrecilerin ölüm sessizliğine büründüğü CHP'li İBB'nin ağaç katliamına AK Parti'den bir tepki daha!

CHP'li Ekrem İmamoğlu yönetimindeki İBB, Beşiktaş Çırağan'da bulunan koruma statüsündeki asırlık 112 çınar ağacını katletti. İBB'nin bu katliamı karşısında Gezici tayfa, sözde çevreciler ve STK'ların ölüm sessizliğine bürünmesi dikkatlerden kaçmazken AK Parti'den peş peşe tepkiler geldi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Çevre, Şehir ve Kültür Başkanı Çiğdem Karaaslan, “Çınar ağaçlarını muhafaza etmek en başta şehrin Belediye Başkanına düşen önemli bir vazife. İBB’nin birçok sorumsuz uygulamasına sessiz kalmayı seçenler bu sessizliklerini sürdürecekler” açıklamasında bulundu.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :18 Mart 2022 , 21:21 Güncelleme Tarihi :18 Mart 2022 , 22:13
Geziciler ve sözde çevrecilerin ölüm sessizliğine büründüğü CHP’li İBB’nin ağaç katliamına AK Parti’den bir tepki daha!

İÇİNDEKİLER

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) Beşiktaş ilçesi Çırağan Caddesi'nde 112 çınar ağacını kesmesine yönelik tepkiler sürüyor.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Çevre, Şehir ve Kültür Başkanı ve Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan; belediye başkanının şehr'ül emin olduğunu söyledi.

Karaaslan; "O şehrin insanları gibi doğasını, o şehirde yaşayan tüm canlıları korumak, geçmişin ve geleceğin emaneti olan çınar ağaçlarını muhafaza etmek en başta şehrin Belediye Başkanına düşen önemli bir vazifedir" dedi.




İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin çınar ağacı kesmesine sessiz kalınmasını da eleştiren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, "İBB'nin birçok sorumsuz uygulamasına sessiz kalmayı seçenler öyle görünüyor ki bugün de yarın yaşanacaklarda da bu sessizliklerini sürdürecekler" diye konuştu.

Çiğdem Karaaslan'ın açıklamaları şöyle:

"Geçtiğimiz günlerde İstanbul Çırağan Caddesi'nde, şehrin siluetinin ayrılmaz bir parçası olan asırlık çınar ağaçlarının kesildiği haberini aldık ve ne yazık ki iki yıl içinde tam 112 ağacın bu şekilde kesildiğini öğrendik. Süreci tüm yönleriyle ilk andan itibaren yakından takip ediyoruz."



"İstanbul'un değerlerini titizlikle ve özenle koruması gerekirken; görevi devraldığı günlerde ilk icraatları İstanbul'a estetik bir değer katma amacıyla yapılan dikey bahçeleri sökmek olan, şehre katkı sunmak yerine yıkmakla, sökmekle, arıtma tesisi çalıştırmamakla övünen bir yönetimle karşı karşıyayız. İBB denilince İstanbullulara hizmet verecek bir projeyi değil de kaybolan atları, bakımsızlıktan telef olan hayvan dostlarımızı, müsilaj tehdidi karşısında belediye yönetiminin çaresizliğini konuşuyorsak başa dönüp Büyükşehir Belediyesi'nin yaptığı işlerin sorgulanması gerektiğini düşünüyoruz."



"Bir sorun var ise çözmek yerine üzerini örtmeyi yöntem sayan bir bakış açısı hâkim bugün İstanbul'da. Son 20 yılda İstanbul, büyük çevre sorunlarını stratejik hamlelerle ve doğru taktiklerle çözen, riskleri azaltan, çehresi daha da güzelleşen ve dünyayla yarışan bir şehirden; yeniden çevre sorunlarıyla anılan, sıkıntılarını çözme iradesi gösteremeyen ve günün sonunda sorun daha da büyümesin diye ilgili Bakanlıkların olaya el koymak durumunda kaldığı bir şehir haline dönüşmüştür.."

"Belediye Başkanı bizim mensubu olduğumuz anlayışta şehr'ül emindir. Kendinden emin olunan, emaneti gözü gibi koruyan ve aldığından daha yukarı noktaya taşıyan kişidir. Tıpkı o şehrin insanları gibi doğasını, o şehirde yaşayan tüm canlıları korumak, geçmişin ve geleceğin emaneti olan çınar ağaçlarını muhafaza etmek en başta şehrin Belediye Başkanına düşen önemli bir vazifedir."



"İBB 112 ağacın kesilmesi için rapor alınca bunu bilimsel kabul eden fakat hükümetimiz tarafından yapılan yüzlerce çevreci uygulamayı görmezden gelen, arka planında ciddi bir çalışma ortaya konulan projelerimizi bilimsel olmamakla suçlayan sözde çevrecileri de milletimizin takdirine sunuyoruz."

"İBB'nin birçok sorumsuz uygulamasına sessiz kalmayı seçenler öyle görünüyor ki bugün de yarın yaşanacaklarda da bu sessizliklerini sürdürecekler. Asırlarca yaşatılan çınarlar bugün kesiliyorsa sebebini yalnızca hastalıkta arayacak ve 'önlem alınamaz mıydı' sorusunu dahi sormayacaklar.