Devlet Ana Emine Erdoğan savaş mağduru Ukraynalı çocuklarla iftarda bir araya geldi! "Nobel Barış Ödülü'ne layık olduğu gün gibi aşikâr"

Başkan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı (YTB) tarafından Türkiye'de misafir edilen Kiev merkezli Kırım Ailesi Derneği üyelerinin savaş mağduru Ukraynalı çocukları Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki iftar programında misafir etti. Emine Erdoğan'ın çabalarını kaleme alan Sabah yazarı Şebnem Bursalı, "Türk Devleti'nin denge politikasının yanında, en başından bu yana insani politikayla tüm dünyaya mesajlarını verirken, "Devlet Ana" sözünü sonuna kadar hak eden bir lider eşi olarak Emine Erdoğan'ın Nobel Barış Ödülü'ne layık olduğu gün gibi aşikârdır." dedi.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :20 Nisan 2022 , 09:17 Güncelleme Tarihi :20 Nisan 2022 , 09:23
Devlet Ana Emine Erdoğan savaş mağduru Ukraynalı çocuklarla iftarda bir araya geldi!  Nobel Barış Ödülü’ne layık olduğu gün gibi aşikâr

İÇİNDEKİLER

Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı (YTB) tarafından Türkiye'de misafir edilen Kiev merkezli Kırım Ailesi Derneği üyelerinin savaş mağduru Ukraynalı çocukları Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki iftar programında misafir etti.



"DEVLET ANA EMİNE ERDOĞAN"
Emine Erdoğan'ın çabalarını Sabah yazarı Şebnem Bursalı kaleme aldı. Bursalı, köşe yazısında "Türk kadınlarına ve kız çocuklarına okuma- yazma seferberliği, şiddete karşı duyarlılık, bağımlılıkla mücadelede farkındalığı geliştirme, geri dönüşümde bilinci artırma ve daha pek çok başlıkta sadece öncü ve önder değil, bir nefer olarak bizzat sahada çalışan Emine Erdoğan. Afrikalı çocuklar, Filistinli kadınlar ve çocuklar, Suriye'de savaş mağduru çocuklar-kadınlar ve son olarak Ukrayna'da savaştan dolayı yersiz yurtsuz kalmış, can güvenliği olmayan çocuklara sahip çıkan da aynı Emine Erdoğan" ifadelerine yer verdi.



Şebnem Bursalı'nın köşe yazısı şu şekilde:

Büyük Türkiye hedefinin bir hayal olmaktan çoktan çıktığını biliyoruz. Başkaları her ne kadar bunu görmezden gelmeye, bu büyük ülkeyi, bu büyük devleti, yapılanları küçümsemeye çalışsa da güneş balçıkla sıvanmıyor. Büyük ülke olmanın tek kriteri, kişi başına düşen milli gelirin bol sıfırlı olması değil! Dünyanın neresinde olursa olsun, dili-dini-ırkı-milliyeti ne olursa olsun devlet olarak, millet olarak elinizi nasıl ve ne kadar uzatabildiğiniz, sizin büyüklüğünüzün en önemli göstergesi.

Afrika'dan Afganistan'a, Suriye'den Ukrayna'ya nerede bir mazlum millet, nerede haksızlığa uğramış bir insan varsa Türkiye Cumhuriyeti Devleti çok şükür ki orada, mazlumların yanında. Son olarak Rusya- Ukrayna Savaşı'nda devlet olarak izlediğimiz yol, Başkan Erdoğan'ın bir usta titizliğiyle işlediği denge diplomasisi, bütün dünya ülkeleri tarafından takdirle karşılandı. Ben bugün Başkan Erdoğan'ı değil, eşi Emine Erdoğan'ın ev sahipliğinde pazartesi akşamı milletin evinde tanıklık ettiğimiz çok özel buluşmada, bir kez daha bu ülkenin bir vatandaşı olmaktan duyduğum gururu ve sebebini paylaşmak isterim...



Türk kadınlarına ve kız çocuklarına okuma- yazma seferberliği, şiddete karşı duyarlılık, bağımlılıkla mücadelede farkındalığı geliştirme, geri dönüşümde bilinci artırma ve daha pek çok başlıkta sadece öncü ve önder değil, bir nefer olarak bizzat sahada çalışan Emine Erdoğan. Afrikalı çocuklar, Filistinli kadınlar ve çocuklar, Suriye'de savaş mağduru çocuklar-kadınlar ve son olarak Ukrayna'da savaştan dolayı yersiz yurtsuz kalmış, can güvenliği olmayan çocuklara sahip çıkan da aynı Emine Erdoğan.

Kendi deyişiyle, "zulüm nereden ve kime gelirse gelsin hiçbir ayrım yapmadan, zalimin karşısında durmakla mükellef" biri. Sadece kendisi ve ülkesi adına değil, tüm dünya adına istiyor bu duyarlılığı ve şöyle sesleniyor: "Uluslararası toplumun bazı savaşlar için gösterdiği güçlü refleksi, tüm insanlar için göstermesini diliyorum. Eğer beli bükülmüş insanlığı ayağa kaldıracaksak, bunu ancak akan tüm gözyaşlarını ayrım yapmadan silmeyi isteyerek başarabiliriz. Yıllardır Suriye'den yükselen acı feryatlar şimdi Ukrayna'dan dünyaya yayılıyor. Filistin'de bu yüzyılın en büyük yarası olarak hâlâ kan akıyor. An itibarıyla dünyada aktif devam eden onlarca savaş var ve artık hiçbirimizin böyle bir dünyada yaşamaya tahammülü yok."



NOBEL'İ HAK EDİYOR
Emine Erdoğan'ın, pazartesi akşamı Külliye'de, çocukluğumuzun ramazanlarını da hatırlatan ve tamamen çocuklara özel bir iftarda, evinden yurdundan koparılmış savaş mağduru Ukraynalı ve Kırımlı 70 çocukla birlikte çok duygusal anlar yaşandı. Ukrayna'da savaş başladığından bugüne kadar geçen kısa sürede 4 milyon 600 bin kişi Avrupa ülkelerine sığındı, 13 milyon kişi güvenlik riskleri sebebiyle çatışma bölgelerinde hâlâ mahsur. Yüzlerce sivil hayatını kaybetti. Emine ve Tayyip Erdoğan, savaş başlamadan sadece iki hafta önce Ukrayna'daydı. Emine Hanım, savaşın başlamasından çok kısa bir süre sonra Ukrayna first lady'si Olena Zelenska'nın davetiyle bir video mesaj yayımladı.


Dünya genelinde "savaşın bitmesi ve barışın bir an evvel gelmesi için çağrı yapan" ilk lider eşi olan Emine Hanım, yine Olena Zelenska'nın gönderdiği bir mektup üzerine, Ukraynalı yetim çocukların Türkiye'de misafir edilmesi için bir girişim başlattı. 772 Ukraynalı çocuğumuzu misafir ediyoruz. Bugün aralarında soydaşlarımızın da bulunduğu Ukrayna'dan gelen yaklaşık 2 bin kardeşimiz ülkemizde konaklıyor. Türk Devleti'nin denge politikasının yanında, en başından bu yana insani politikayla tüm dünyaya mesajlarını verirken, "Devlet Ana" sözünü sonuna kadar hak eden bir lider eşi olarak Emine Erdoğan'ın Nobel Barış Ödülü'ne layık olduğu gün gibi aşikârdır.

YAZIYA GİTMEK İÇİN TIKLAYIN

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN