"BİNALARIN BÜTÜN KANALİZASYON ATIKLARI DEREYE BAĞLANDI"
Maltepe ilçesinden Marmara Denizi'ne dökülen Dragos Deresi'nde de zaman zaman yaşanan kirlilik ve kötü koku bölge sakinlerini rahatsız ediyor.
Dragos Deresi'nin yakınında ikamet eden Costa Halamidis, poyraz olduğu zaman deredeki bütün pisliklerin denize aktığını söyledi.
Bir süre öncesine kadar derede sandalların olduğunu ancak kirlilik nedeniyle bunların kaldırıldığını dile getiren Halamidis, şunları anlattı:
"Binaların bütün kanalizasyon atıkları dereye bağlandı. Bu dere kanalizasyonu denize boşaltıyor. Burada gezemezsin, duramazsın. Bazen çok pis kokuyor. Şu an dere koyu gri, çok kötü renk, bütün pislikler var. Deniz, koli basili, bakteri doluyor. Denizde canlı balık bulamazsın, ölüyorlar. Buradan denize girmek, kendini ölüme atmaktır, imkansız."
KOLAĞASI DERESİ'NE BÖLGEDEKİ EVLERİN LAĞIM SULARI KARIŞIYOR
Sarıyer Rumeli Feneri Mahallesi'nin içinden geçerek Karadeniz'e dökülen Kolağası Deresi'ndeki kirlilik de çevrede yaşayan esnaf ve vatandaşların tepkisine neden oluyor.
Bölgedeki evlerin lağım sularının aktığı ve çöplerin bulunduğu derede, suyun renginin de griye döndüğü görülüyor.
Kirlilikten ve kötü kokudan dolayı sivrisineklere ve hastalıklara sebep olan dereden, mahalle sakinleri şikayetçi.
Rumeli Feneri Mahallesi Muhtarı Serkan Gerçek, mahalledeki derede lağım suyu, kötü koku ve sivrisinek gibi sağlığı etkileyen sorunların olduğunu belirtti.
Rumeli Feneri'nin turistik bir yer olduğunu anlatan Gerçek, Rumeli Feneri Kalesi'nin hemen yanında böyle bir derenin bulunmasının turistik bir bölgeye yakışmadığını kaydetti.
HARAMİDERE DERESİ'NE SANAYİ FABRİKASI ATIKLARI KARIŞIYOR
Esenyurt Haramidere Deresi'nin, Selahaddin Eyyubi ile Örnek mahallelerinin kesiştiği kesimden akan bölümünde, bölgedeki kanallardan akan kirli su, dere suyunun köpürmesine neden oluyor.
Boya ve plastik gibi ağır sanayi fabrikaları ile Esenyurt Belediyesi kurban kesimhanesinin önünden geçen dereden de çevreye zaman zaman kötü kokular yayılıyor.
Bölgede uzun zamandır esnaflık yapan Cem Kuyumcuoğlu, çevredeki fabrika atıklarının dereye karıştığını söyledi.
Dereye akan sıvının kimyasal olduğunu belirten Kuyumcuoğlu, "Akşama kadar çeşit çeşit renkler akıyor, kırmızı, mavi, sarı. Bütün fabrikaların atıkları burada. Yazın sivrisinek oluyor, leş gibi kokuyor, burada durulmuyor. Fabrika atıkları buraya verilmesin ya da arıtma konulsun. Bu dere büyük ihtimalle Marmara Denizi'ne akıyor. 1975'ten beri buradayım. Eskiden denize girerdik, şimdi giremiyoruz. Bu kirlilik olduğu sürece de girilmez, çocuklarımıza yazık." ifadelerini kullandı.
AYAMAMA DERESİ'NE KARIŞAN ATIK SULAR, KÖTÜ KOKU VE KİRLİLİĞE NEDEN OLUYOR
Bakırköy'de İSKİ Ataköy İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi'yle fabrikalar ve yerleşim yerlerinin yanından geçen Ayamama Deresi'ne kanallardan atık su karışıyor.
Marmara Denizi'ne dökülen derenin bazı kısımları atık suların da etkisiyle köpürüp yosunlaşıyor. Dereden çevreye kötü kokular yayılırken, bazı kısımlarında ise suyun renginde değişim yaşanıyor.
Mahalle sakinleri de koku ve kirlilik nedeniyle şikayetçi oldukları dereye yetkililerin çözüm bulmasını istiyor.
Kokudan rahatsızlık duyan vatandaşlardan Atılay Öznur, derede bir çalışmanın gerçekleştiğini söyledi.
Öznur, dereye giden kanalların sık sık açıldığını dile getirerek, "(Deredeki) Bütün atıklar leş gibi kokmaya başlıyor. Biz birkaç defa şikayetçi olduk. Şikayetçi olunca kapatıyorlar ama daha sonra tekrardan açılıyor. Son iki haftadır sürekli açık. Tüm site sakinleri olarak şikayetçiyiz." dedi.
ÇENGELKÖY BEKAR DERESİ, KİRLİ SULARIYLA BOĞAZ'I KİRLETİYOR
Üsküdar Bosna Bulvarı'ndan Çengelköy Sahili'ne kadar uzanan Bekar Deresi'nin Boğaz'a döküldüğü yerdeki kirlilik ve kötü koku, çevre halkını ve esnafı rahatsız ediyor.
Yurt içi ile yurt dışından Çengelköy'e ziyarete gelen, esnaftan alışveriş yapıp sahilde zaman geçirmek isteyen yerli ve yabancı turistler de kirlilikle kötü kokudan şikayetçi.
Bölgedeki esnaf ise müşteri kaybetmemek ve kötü kokunun içeriye girmesini engellemek için iş yerlerinin dış cephesine geçen sene koyduğu vantilatörleri, sorunun çözülmemesi nedeniyle hala kaldırmadı.
Çengelköy'de sahilde gezen Onurcan Bacak, çevreyi görmek, gözlemlemek ve Boğaz'ın güzelliği için burada bulunduğunu ifade ederek, şunları aktardı:
"Fakat gelince biraz daha çevreye baktığımızda biraz kirlilik var. Bu durum da biz İstanbullular olarak insanın içini biraz acıtıyor. Biraz da şu tarafa (dereye) baktığımızda biraz lağım ve endüstriyel kirlilik var. Bunu görünce bakıyoruz, İstanbul tarihi, kadim bir kent. Buranın biyoçeşitliliğine, güzelliğine böyle yakışmıyor. Biraz daha düzenlense, biraz daha temizlense İstanbul'a yakışır bir şekilde bizler için de daha iyi olabilir, daha mutlu olabiliriz. Temizlik bizim için önemli. Çevre bilincinin oluşması lazım."
ALİBEYKÖY BARAJI'NA AKAN DERENİN TAŞIDIĞI KİRLİ SU ÇEVREYİ TEHDİT EDİYOR
Sultangazi'de İSKİ'nin Atıksu Terfi Merkezi'nin yanındaki dereden akan kirli su, çevreye kötü kokular yayıyor.
Alibeyköy Barajı'na uzanan deredeki su, zaman zaman mavi, yeşil ve siyah renkte akıyor. Sudaki renk değişiminin çevredeki fabrikaların atıklarından kaynaklandığı belirtiliyor.
Dere etrafında biriktiği görülen çöpler, çevre sakinlerinin sağlığını da tehdit ediyor. Mahalle sakinleri, çöplerin toplanması ve derenin ıslahı için yetkililerin çalışma başlatmasını istiyor.