Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Mustafa Dağıstanlı Spor Salonu'nda AK Parti Samsun Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısında konuştu.
Dünya ve olimpiyat şampiyonu Mustafa Dağıstanlı'nın ismini taşıyan salondan Samsun'un tüm ilçelerine, mahallelerine, hanelerine muhabbetlerini gönderdiğini söyleyen Erdoğan, şehre gelişinden itibaren kendilerini hep olduğu gibi samimiyetle bağrına basan Samsunlulara teşekkür etti.
"Rabbim birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi, dayanışmamızı daim eylesin." diyen Erdoğan, Samsun'a en son iki yıl önce partisinin il kongresi ve Samsun-Sivas Demiryolu Rehabilitasyon Projesi'nin açılış töreni için geldiklerini anlattı. Araya salgının girmesiyle ortaya çıkan bu hasretin ardından tekrar milli mücadelenin şehri Samsun'da olduklarını dile getiren Erdoğan, bugün teşkilatlarının vefakar, fedakar, gayretli neferleriyle yeniden bir arada bulunmanın mutluluğu içinde olduğunu kaydetti.
AK Parti Samsun İl Başkanlığına bu buluşma için teşekkür eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sevdaları salonlara sığmayan siz dava arkadaşlarımın her birine en kalbi teşekkürlerimi iletiyorum. Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantımızın şehrimiz, partimiz ve teşkilatımız için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Samsun'da, kuruluşundan bugüne kadar partimizde görev yapmış, davamıza omuz vermiş tüm kardeşlerime teşekkür ediyor, dar-ı bekaya uğurladığımız yol arkadaşlarımızı rahmetle, minnetle anıyorum. Rabbim hepsinden razı olsun.
Onlar geride gerçekten örnek bir miras bıraktılar. Onlar arkalarında yıllarca hayırla yad edilecek eserler bıraktılar. Onlar bir muştu gibi yüreğimizde taşıyacağımız emanetler bıraktılar. Onlar milletimizin istiklal ve istikbal mücadelesine adlarını altın harflerle yazdırdılar. AK Partili kadrolar olarak davamızın öncülerinin emanetine sahip çıkmayı görevimiz addediyoruz. Uğrunda emek verdikleri hizmet bayrağını her gün biraz daha yüceltmek, her gün biraz daha yükseğe taşımak için gayret gösteriyoruz."
"21 YILIN BİRİKİMİYLE, 21 YILIN TECRÜBESİYLE ÜLKEMİZE VE MİLLETİMİZE HİZMET EDİYORUZ"
Erdoğan, Türkiye'ye daha fazla yatırım kazandırarak ülkeyi her gün biraz daha büyüterek, güçlendirerek kendilerine duyulan güvene layık olmaya çalıştıklarını belirtti.
Pazartesi günü Afyonkarahisar ve Kütahya'da olduğunu anımsatan Erdoğan, "Büyük Taarruz'un 100. yıl dönümünde hem zaferimizi kutladık hem de bu şehirlerimize kazandırdığımız eserlerin toplu açılış törenini yaptık. 30 Ağustos Zafer Bayramımızı, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde milletin evinde de manasına yakışır şekilde kutladık. Perşembe günü gözleri ışıl ışıl 20 bin öğretmenimizin atamalarını yaparak ülkemizin dört bir yanındaki görev yerlerine uğurladık." diye konuştu.
Pazartesi günü önce, inşasını tamamladıkları kredi yurtların toplu açılışını yapacaklarını ardından da kabine toplantısını gerçekleştireceklerini aktaran Erdoğan, salı günü de üç günlük resmi bir ziyaret için Bosna-Hersek, Sırbistan ve Hırvatistan'a gideceğini kaydetti.
Erdoğan, "21 yılın birikimiyle, 21 yılın tecrübesiyle ama ilk günkü aşkla, ilk günkü sevdayla ülkemize ve milletimize hizmet ediyoruz." dedi.
"TÜRKİYE'NİN GİRİŞİMCİLİK RUHU BU SENE SAMSUN'DA TEZAHÜR ETTİ"
Küresel ölçekte yaşanan sıkıntılara rağmen Türkiye'yi 2023 hedefleriyle kucaklaştırmak, 2053 vizyonuyla buluşturmak için var güçleriyle çalıştıklarını vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:
"Bugün Samsun'da, buraya gelmeden önce iftihar verici bir programa iştirak ettik. Ülkemizin en büyük teknoloji şöleni TEKNOFEST'e bu yıl Samsun ev sahipliği yapıyor. Türkiye'nin girişimcilik ruhu bu sene Samsun'da tezahür etti. Gençlerimizin TEKNOFEST sevincine ortak olduk. Akıncı'dan Atak'a, Hürkuş'tan Kızılelma'ya, Anka'ya kadar Türkiye'nin ileri teknoloji ürünlerinde, onlara dayalı savunma sanayinde nerelere geldiğini görme imkanı bulduk. Gençlerimize fırsat verildiğinde, önlerindeki engeller kaldırıldığında neleri başarabildiğine bizzat şahitlik ettik. Demek ki önlerine takozlar konmazsa, hani bir zamanların CHP'sinin bol bol takozlar koyduğu dönemler vardı ya, işte bu takozlar ortadan kalkınca bu millet nelere muktedir bunu gösterdik. TEKNOFEST'i görüp de ülkemiz ve istikbalimiz adına gururlanmamak elde değil. Milli teknoloji hamlemizin çok kısa sürede ulaştığı seviyeyi görüp de geleceğimiz için ümitvar olmamak mümkün değil."
"DURARAK YATARAK OLMUYOR BAY KEMAL"
İktidara geldiklerinde yerli ve millilik oranının yüzde 20 olduğunu dile getiren Erdoğan, bugün ise bu oranın yüzde 80 olduğunun altını çizdi.
Erdoğan, "Nereden nereye? Bu, durarak yatarak olmuyor Bay Kemal, çalışarak oluyor. Ama sağ olsun TEKNOFEST'e bir turistik seyahat yapmış. Orada da buggy ile kendisini dolaştırmışlar. İnşallah ilham almıştır." ifadesini kullandı.
Bu milletin tıpkı bir asır önce verdiği milli mücadelede olduğu gibi son derece kısıtlı imkanlarla gerçekten yeni ve büyük bir destan yazdığını, TEKNOFEST'in de bu hakikati hatırlattığını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ne diyor şair, 'Bir zamanlar biz de millet hem nasıl milletmişiz. Gelmişiz dünyaya millet, milliyet nedir öğretmişiz.' Bu millet böyle bir millet. Türkiye için hayal kuran ve bu hayallerinin peşinde koşan tüm gençlerimiz ülkemizi her alanda şampiyonlar ligine taşıyor. Türkiye, ayağına vurulan zincirleri kırdıkça, üzerine zorla giydirilen esaret gömleklerini parçaladıkça, küresel ölçekte kendinden söz ettiriyor. Yıllarca insanımızı birbirine kırdırarak, ülkemizin geleceğini çalanlara, evlatlarımızı sinsi hesaplara alet etmeye çalışan provokatörlere, gençlerimizi sarf malzemesi olarak gören terör örgütlerine, sabah akşam karamsarlık aşılayan şeamet tellallarına, hasılı tüm ikbalini milletin felaketine bağlamış kifayetsizlere rağmen ülkemiz bir istikrar ve güven abidesi olarak tüm dünyada göz dolduruyor."
Şu anda BAYKAR'ın artık ürünlerini yetiştiremediğini, 2-3 sene sonrasına gün verdiğini dile getiren Erdoğan, "Hepimizi gururlandıran bu başarılardan yıllarca ülkemizi teknoloji çöplüğü haline getirenlerin çok ciddi rahatsızlık duyduğunu biliyoruz. Milli ve yerli üretim hamlelerimizin Türkiye'yi sadece pazar olarak görenleri rahatsız ettiğini biliyoruz. Terörle mücadelemizi kendi silahlarımızla yürütebilmemizin bölücü örgüt yandaşlarını rahatsız ettiğini biliyoruz. Bu ülke toplu iğne üretemiyordu. Artık hepsinin en güzelini yapar hale geldik."
