Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 9 Ekim'de başladığı ABD ziyaretini bugün tamamlayıp Türkiye'ye dönecek.
Takvim.com.tr'nin günler öncesinden 'Derinlerden Gelme Sesi' manşetiyle detaylarını duyurduğu ve 'icazet turu' olarak okuyucularına aktardığı ziyaret fiyaskoya dönse de CHP tarafından 'bilim ve teknoloji' maskesiyle normalleştirilmeye çalışıldı... Ancak ziyarete ilişkin gizli planlar da ortaya çıktı!
Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretinde görüşeceği isimler olarak basına yansıyan Barnie Sanders ve Eski ABD Başkanı Barack Obama'dan randevu alamadığı konuşulurken geçtiğimiz gün 8 saat ortadan kaybolması gündeme bomba gibi düştü.
Kılıçdaroğlu siyasetçilerden randevu alamazken Boston'daki bazı görüşmelerini tamamladı ardından Washington'a uçacaktı ancak biletini yaktı. Ne uçak kiraladı ne de tren kullandı. Kılıçdaroğlu yanında götürdüğü Cumhuriyet Gazetesi yazarı Orhan Bursalı, Halk TV programcısı İsmail Saymaz, KRT Muhabiri Tülin Daloğlu, ANKA Editörü Duygu Güvenç ve Hacer Foggo gibi isimleri atlatıp 8 saat ortadan kayboldu.
PENSİLVANYA'DA FETÖ'CÜLERLE Mİ GÖRÜŞTÜ?
Takvim.com.tr'nin yine detaylarıyla haberleştirdiği "Sır 8 saatin" ardından Kılıçdaroğlu'nun yol üzerindeki Pensilvanya'da FETÖ'cüler ile temas kurduğu iddia edildi.
Sabah Gazetesi Yazarı Mahmut Övür kendisine gelen istihbaratı köşesinden paylaştı. Kılıçdaroğlu'nun FETÖ'nün karanlık kurul üyesiyle görüştüğünü belirten Övür, "Aynı saatlerde ABD'den gelen bir Whatsapp mesajında şöyle deniyordu: "Kılıçdaroğlu, FETÖ'cü Şerif Ali Tekalan'la görüştü. Görüşmede aday olmaması istenmiş ama kabul etmemiş. Bunun üzerine milletvekilliği pazarlığı yapılmış..." Gel de merak etme, " ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu'nun sır 8 saati merak edilirken yeni bir detay daha gündeme geldi.
FETÖ TEMASLI GÖLGE CIA CAP'LA GÖRÜŞECEK
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ziyaret kapsamında Center For American Progress ve German Mashall Fund (GMF) ile kapalı görüşme gerçekleştireceği öğrenildi.
Center for American Progress gölge CIA olarak bilinirken kuruluşun Eski ABD Başkanı Obama döneminde Amerikan yönetimine en yakın yapılardan biri olarak biliniyor. German Marshall Fund da yine Biden ile yakın çalışan bir kuruluş.
Obama döneminin Başkan Yardımcısının Joe Biden olduğu ortadayken CAP'ın Biden döneminde de etkin bir faaliyet içinde olması kaçınılmaz bir gerçek.
Türkiye karşıtı raporlarıyla bilinen bu merkezin FETÖ ile temas halinde olduğu da biliniyor. 2013'de 17-25 Aralık FETÖ kumpası öncesi ABD'ye ziyaret gerçekleştiren CHP heyeti yine bu kuruluşla ve FETÖ'cü isimlerle görüşmeler gerçekleştirmişti.
ZİYARETİ ORGANİZE EDEN AKAN ABDULA
Kılıçdaroğlu'nun ABD'ye yaptığı ziyaretin Genel Merkezdeki önemli isimlerden bile saklandığı bilinirken ziyaretlerin Future Bright Ajans'ın sahibi Akan Abdula tarafından planlandığı iddia edildi.
Fotoğrafta: Akan Abdula
Balkan kökenli olan Akan Abdula'nın son dönemde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun evinin mutfağından çektiği videolar ve TÜİK, SADAT gibi kurum ve kuruluşların kapısına dayanmasını belirleyen kişi olduğu da konuşuluyor. Abdula'nın ayrıca Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı adayı olması durumunda seçim kampanyasını yürüteceği de iddia ediliyor.
TALİMATLA MI DÖNECEK?
Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkanı seçildikten sonra 2013 yılında ABD'ye gitmiş ve FETÖ terör örgütü yöneticileriyle bir araya gelmişti. Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretinin ardından FETÖ'nün 17/25 Aralık operasyonu gerçekleşmişti.
Kılıçdaroğlu yine 8 saat ortadan kaybolup Pensilvanya şüphelerini artırıken basına kapalı gerçekleştirilecek CAP ve GMF teması da yeni şüpheleri uyandırdı.
Kılıçdaroğlu ne kadar ABD yönetimi ile resmi temas kurmasa da CAP ve GMF'nin CHP heyeti ile yapacakları görüşmeyi Biden yönetimine aktaracağı ve Kılıçdaroğlu'na yol hartiası çizeceği iddia ediliyor.
REÇETEYİ YAZIK GÖNDERECEKLER
Kılıçdaroğlu'nun, ABD'den yaptığı açıklamasında, "Bu çalışmalar bitince tüm Türkiye'ye açıklayacağım yapısal reçeteyi. Bu reçeteyi herkes görecek. Hem daha sağlıklı hem daha refaha ulaşan bir yapıyı inşa etmeye çalışacağız." ifadelerini kullandığı da bilinirken reçetinin yazımında CAP ve GMF'nin ne akdar etkili olacağı da merak konusu oldu.
Bu çalışmalar bitince tüm Türkiye'ye açıklayacağım yapısal reçeteyi. Bu reçeteyi herkes görecek. Hem daha sağlıklı hem daha refaha ulaşan bir yapıyı inşa etmeye çalışacağız.
Meleseye ilişkin iki önemli köşe yazısı da kaleme alındı.
Takvim Yazarı Bülent Erandaç konuyu "CIA gölgesi" başlığıyla aktarırken Gazteci Ceyhun Bozkurt da çarpıcı ifadelerle kirtik temaslara dikkat çekti.
İşte o yazılardan önemli bölümler...
Bülent Erandaç şunları söyledi;
"CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Amerika'da MADEN ARAMAYA gitti.
Manidar geziyi yakından takip ederken kapalı kapılar ardında neler olduğunu tahmin ediyorduk.
Açık programında çok gizlemeye çalışsalar da ilginç bağlantıların izi ortaya çıktı. Bilindiği gibi GERÇEKLERİN BİR TÜRLÜ ORTAYA ÇIKMA GİBİ HUYU VARDIR.
Nitekim, Kılıçdaroğlu'nun Amerika seyahatinin içeriğinde CIA, Demokrat Parti ve IMF'nin GÖLGELERİ artık gizli değil.
ABD gezisinin organizatörlüğünü Future Bright ajansının yaptığı öğrenildi. Bu ajansın Sahibi Akan Abdula. Balkan kökenli.
Yugoslavya'nın parçalanması sürecine destek verenlerle irtibatına ilişkin iddialar var.
Nitekim, Yugoslavya'nın bölünmesinin arka planında CIA ve Pentagon'un bulunduğu biliniyor. Kılıçdaroğlu'nun açıklanan programda Amerikan yönetimiyle doğrudan bir temas yok havası verildi. Kılıçdaroğlu, Center of American Progress (CAP) ile German Marshall Fund yetkilileriyle bir araya gelecek.
CAP, Biden'a çok yakın. Bu düşünce kuruluşunun da Rand ve STRATFOR gibi GÖLGE CIA olduğunu unutmamak gerekiyor. Yani dolaylı yoldan ABD yönetimiyle bir görüşme söz konusu. Açık programda yer alan ikinci kritik görüşme German Marshall Fund ile. Washington merkezli fonlama ve düşünce kuruluşu da bir GÖLGE CIA özellikli ve Biden'a yakın. Vakfın bağışçıları arasında Lockheed Martin (F35 savaş uçakları), Raytheon (Patriot füzeleri) gibi birçok ünlü ABD savunma şirketinin yanı sıra ABD Dışişleri Bakanlığı, CIA bağlantılı.
Kılıçdaroğlu'nın ABD ekibinde 2 özellikli isim var. Parti Sözcüsü Faik Öztrak ve Genel Sekreter Selin Sayek Böke. İkisi de CHP'nin MEŞHUR IMF'cileri.
2001 krizinde Türkiye ekonomisi dibe vurdurulmuş, IMF Kemal Derviş'i IMF Valisi olarak Türkiye'ye göndermişti. Derviş ekonomiden sorumlu Bakan olarak yanına Hazine Müsteşarı olarak CHP'li Faik Öztrak'ı getirmişti. O günlerde Selin Sayek Böke, IMF ve Dünya Bankası'nda yetiştiriliyordu.
Nitekim daha sonra Türkiye'ye geldi. CHP'nin parlayan yıldızı oldu. Hem Öztrak hem de Böke, Kılıçdaroğlu'ndan ayrı olarak birçok gizli görüşmeye imza attı.
Kılıçdaroğlu'nun "Kasım ayında BİR EKONOMİK PAKET açıklayacağım" sözlerinin ardında, IMF hangi konumda olacak acaba?
Başkan Erdoğan'ın IMF zincirlerini kırmasından, TÜSİAD'ın çok bastırmasına rağmen MİLLİ EKONOMİ programından taviz vermediği bir süreçte, Selin Sayek Böke'nin Amerika temasları, Kılıçdaroğlu'nun manidar Amerika gezisi ile IMF irtibatı bakalım gizlenebilir mi?
SONUÇ: Kılıçdaroğlu, ABD'ye icazet almaya gitmemiş. Yersen.
GÖLGE CIA CAP ve Marshall, elbette ABD Başkanı Biden'ın politikalarını aktaracaklar, yol haritalarını verecekler. Görünür temaslarda GÖLGE CIA VE IMF bile gizlenemedi. Kapalı kapılar ardında neler olduğu da bir gün ortaya çıkacaktır. Bilindiği gibi GERÇEKLERİN BİR TÜRLÜ ORTAYA ÇIKMA GİBİ HUYU VARDIR."
Ceyhun Bozkurt ise şunları aktardı;
"Ziyaret kamuoyundan gizli planlandı. Sonuçta duyuru CHP Genel Merkezi'nden yapılmadı. Washington'da görev yapan genç ve başarılı meslektaşım Anıl Sural tarafından kamuoyuna duyuruldu. Sural tarih de vererek, "Kemal Kılıçdaroğlu 9-13 Ekim tarihleri arasında ABD'ye gidiyor" açıklamasını yaptı. Anıl Sural, bu tarihler arasında Kılıçdaroğlu'nun ABD Dışişleri, Büyükelçilik, Dünya Bankası, Türk öğrenciler ve iş insanları, düşünce kuruluşları ve Washington Post ile görüşeceğini açıklamasına ekledi.
Bunun üzerine NTV'nin Washington DC Temsilcisi Hüseyin Günay, bu bilgiyi yalanladı. Günay, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile Kılıçdaroğlu'nun 9-14 Ekim tarihleri arasında ABD'yi ziyaret etmeyeceğini söyledi. Günay, konu ile ilgili açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
"CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun 9-14 Ekim'de ABD'yi ziyaret edeceği bilgisi doğru değil. Konuştuğum üst düzey isim, 'ABD'den davet var, ancak henüz kesinleşmiş bir ziyaret ya da tarih yok' dedi."
Ancak Sural'ın aktardıklarının doğru olduğunu, İsmail Saymaz'a konuşan Kılıçdaroğlu ifade etti.
Ortaya çıkan şey ise şu: Ziyaret son derece gizli bir şekilde planlandı. CHP kulislerinde konuşulan iddialara göre, Kılıçdaroğlu'na çok yakın bazı isimler bile ziyaretten haberdar değildi. Bu isimler arasında daha sonra gezi programına alınan Parti Sözcüsü Faik Öztrak, CHP içinde etkin bir şekilde yer alan 10 Aralıkçıların lideri pozisyonundaki Oğuz Kaan Salıcı ve hatta yine CHP içindeki çok etkili bir isim olan Erdoğan Toprak da bulunuyor.
PLANLAMA KİME AİT?
Yine kulağımı CHP kulislerinde konuşulanlara uzattığımda bazı isimlerin yanı sıra bir ajans ve ajansın sahibi kulağıma çalındı. Bu ajans Future Bright, sahibi de Akan Abdula.
Peki kim bu Akan Abdula?
Anlatalım.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yaklaşık 1,5 yıldır sık sık Türkiye gündemini evinin mutfağından veya çalışma odasından değerlendiriyor. Ayrıca TÜİK, SADAT gibi kurum ve kuruluşların kapısından açıklamalar yapıyor. Bu çalışmaların perde arkasındaki iletişim stratejisini belirleyen kişi, 2003 yılında ABD'den Türkiye'ye gelip yerleşen ve Future Bright Group isimli şirketi kuran Akan Abdula. İşte bu Abdula, ABD gezisinin de perde arkasındaki isimmiş. Kılıçdaroğlu'nun iletişim danışmanı Ömer Topsakal ile birlikte bu geziyi koordine etmişler. Hatta Kemal Kılıçdaroğlu'nun Bernie Sanders, Aziz Sancar gibi isimlerle görüşeceğini gazetecilere aktarılmıştı. Ancak aynı kişiler daha sonra bu bilgiyi yalanlamıştı. Ne var ki medyadaki bazı isimler Bernie Sanders görüşmesinin yapılacağına dair bizzat Ömer Topsakal'dan bilgi aldıklarını öne sürmüştü.
Abdula'nın CHP Genel Başkanı'nın Cumhurbaşkanı adayı olması durumunda seçim kampanyasını yürüteceği de konuşuluyor.
Abdula ile ilgili bir diğer bilgi Balkan kökenli olması, Yugoslavya'nın parçalanması sürecinde çocuk olarak yaşadığı, ama ilginç bir şekilde bu parçalanmaya destek verdiği…
ZİYARETTEKİ İKİ KRİTİK KURULUŞ
Kılıçdaroğlu, ziyaret ortaya çıktığında Saymaz'a şunları söylemişti: "Bir kere şunu söyleyeyim, muhalefetteyken, prensip olarak iktidarla görüşmeyiz. Çünkü siz muhalefet olarak o masaya oturursanız, ancak icazet almak için oturursunuz."
Daha sonra Sözcü Gazetesi'nden Aytunç Erkin'e de "ABD'ye gideceğim ama birilerinin dediği gibi icazet almak için değil…" dedi.
Programda da Amerikan yönetimiyle doğrudan bir temas gözükmüyor. Ama dolaylı bir temas var. Nasıl mı?
Basına yansıyan bilgilere göre Kılıçdaroğlu'nun ABD programında iki tane düşünce kuruluşu da var. Birinin ismi Center of American Progress diğeri German Marshall Fund.
Bu kuruluşlardan Center of American Progress olarak yazılan, muhtemelen Center for American Progress (CAP). Açılımı Amerikan İlerleme Merkezi. Bu yapı Obama döneminde Amerikan yönetimine en yakın düşünce kuruluşu olarak bilinen ve Obama yönetimine politika pişirmekle bilinen bir yapı. Obama döneminin Başkan Yardımcısı da Joe Biden'di.
CAP, Biden döneminde de etkin bir faaliyet içinde. İlginç bir detay aktaralım. İktidar ile FETÖ arasındaki mücadelenin su yüzüne çıktığı 2013 yılında Kılıçdaroğlu ve CHP heyetleri 3 kez ABD'ye gitmişti. Aralık ayında Kılıçdaroğlu başkanlığında bir heyet ABD'deydi. Hatta FETÖ ile iltisaklı yapılarla görüşme tartışmaları da o dönem yaşanmıştı. Aynı yıl dönemin CHP üst düzey isimleri Faruk Loğoğlu ve Umut Oran başkanlığında da bir heyet Eylül ayında ABD'ye gitmişti. Bu ziyarette CHP heyeti ile CAP yönetimi basına kapalı bir toplantı yapmıştı. Bu ziyaretlerden sonra CHP yönetiminin özellikle kumpaslara, açılıma, dış politikaya, terörle mücadeleye bakışı Amerika'ya çok yaklaşmıştı. İşte CAP bu açıdan kritik bir kuruluş.
Kılıçdaroğlu başkanlığındaki CHP heyeti ile yapacakları görüşmeyi de Biden yönetimine aktaracakları muhakkak. Yani dolaylı yoldan ABD yönetimiyle bir görüşme söz konusu.
Aktarılan programa göre ikinci kritik görüşme de German Marshall Fund yönetimi ile yapılacak. Kısa adı GMF olan yapıyı SüperHaber okuyucuları iyi tanıyor. Bu yılın başında GMF ile bağlantılı Türkiye'den kuruluşların haberleri Türk basınında ses getirmişti.
Ses getirmesinin nedeni, GMF'nin Amerikan yönetimlerine çok yakın bir kuruluş olması.
Merkezi Washington D.C. merkezli bir fonlama ve düşünce kuruluşu. Kendi web sitesine göre amacı 'Transatlantik iş birliklerini güçlendirmek'.
Başkanlığını ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşar eski Yardımcısı'nın yaptığı, Soğuk Savaş'ta kurulmuş ve çok çeşitli ve ilginç yerlerden bağışlar alan bir kuruluş. Özellkle şu anda Karadeniz ve Belarus konusunda 'araştırma ve analizler' yapıyorlar.
Vakfın bağışçıları arasında Lockheed Martin, Raytheon gibi birçok ünlü ABD savunma şirketinin yanısıra ABD Dışişleri Bakanlığı, -CIA bağlantılı- RAND Corporation, Fransa'nın ABD Büyükelçiliği ve çeşitli NATO kuruluşları gibi yerler var.
Haber merkezinden arkadaşlarımızın hazırladığı haberde, Türkiye'den TOBB ve TÜSİAD'ın da bu yapının bağışçısı olduğu bilgisi paylaşılmıştı.
İşte Kılıçdaroğlu, Amerikan devletine bu kadar yakın olan ve adeta bir operasyon merkezi olan GMF'yi de ziyaret edip, politikalarını aktaracak. GMF de hazırladığı raporlarda artık Kılıçdaroğlu'na gereken yeri ayırıp, bilgilendirme yapacaktır.
CHP'LİLER NE DİYOR?
Açıkça gezi CHP içinde çeşikli gruplarda da şaşkınlık yaratmış. Hatta eski CHP'lilerin CHP politikalarını ve yönetimi işgal etmekle suçladığı 10 Aralıkçıların bile haberlerinin olmaması iddiası çok dikkat çekici bulunuyor.
Ziyareti programlayanların, CHP'ye büyük zarar verdiği konuşuluyor."
