"Kusura bakmasınlar da kimin parasını kime yardım olarak veriyorlar. Ne yardımı yapıyorsun? Babanın cebinden mi yapıyorsun? Kendi cebinden mi yapıyorsun? Bizler vekil olarak vatandaşın parasını vatandaşa hizmet olarak veriyoruz. Üstelik yardım lafı da yanlıştır. Kimsenin kimseye yardım ettiği yok, sadaka vermiyorsun. Vatandaşın parasıyla da vatandaşı tehdit etmeyeceksin. Kimsesizin kimsesi Rabbim'dir. Siyasetin ötesinde, tehdit etmek şantaj belediye başkanına yakışmaz. Sen o desteği gariban vatandaşımıza veremiyorsan o koltukta oturmayacaksın. Kalecik Belediye Başkanı yardım yapabiliyorsa, Balâ Belediye Başkanı yardım yapabiliyorsa ve sen yapmıyorsan o koltuğunda oturmayacaksın. Öyle hem ağlayacaksın hem sızlayacaksın hem de o makamda oturacaksın. Bizi zorla bu makamlarda tutan yok. O zaman istifa edip çekip gideceksin. Bu makamlar mevkiler şikâyet yeri, ağlama yeri değil; icra ve hizmet makamıdır. Ya yaparsın ya da onurlu şekilde çekilirsin. Bizde öyle gidelim Bodrum'da tatil yapalım, Londra'da tatil yapalım yok. Bizim tatil yerimiz Keçiören'in sokaklarıdır. Bu makamlar yeme içme gezme saltanat makamı değildir. Bu makamlar hizmet makamıdır. Halkçı olan halkın içinde olur, Altınok gerçek halkçıdır."
ÖZCAN: SOSYAL YARDIMI KİMSE CEBİNDEN VERMİYOR
AK Parti Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan da Keçiören Belediyesi tarafından inşa edilen ve açılışı yapılan eser sayısının saymakla bitmeyeceğini, Ankara Büyükşehir Belediyesinin ise eser ve hizmetten yoksun bir hizmet dönemi geçirdiğini söyleyerek tepkisini şu sözlerle dile getirdi;
"Keçiören Belediye Başkanımız kendi ilçesini Avrupa ve Amerika'daki başkentlerle kıyaslarken ne yazık ki beceriksiz Büyükşehir yönetimi boş keseden atmaya devam ediyor. Sayısızca vaatler verdiler. Ne yazık ki birçok vaatlerini web sitelerinden kaldırdılar. Biz istiyoruz ki Ankara için hayırda yarışalım lakin Ankara Büyükşehir Belediyesi, o CHP'li zihniyet, CHP'li yönetim Sayın Mansur Yavaş kendini Mamak'la Keçiören'le ya da Kalecik'le kıyaslıyor. Ankara'yı sevdiğimizi en büyük gösterme şekli icraat ve hayırda yarıştırarak sergileyebiliriz. ASKİ'yi iflas ettirdiklerini aslında kendi abonelere mesaj çekerek gönderdiler. Aynı zamanda su tarifesi için kardan yüzde 50 indirimi meclis üyelerimiz kabul ettiğinde, yönetim bu kârdan zararı mahkemeye taşıdı. Suyu 3-4 kuruşa vereceğiz, bu sosyal bir hak, insani bir hak, Allah'ın suyu denilen suyu ne yazık ki veto ettiler. Ayrıca garip vatandaşın partisi mi olur? Zaten burada insan ayırıyorsan, sosyal yardım konusunda ayrımcılık yapıyorsan biz bu işi layıkıyla yaparız. Allah aşkına İstanbul'da Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan belediye başkanıyken engellisinden yaşlısından her kesime yardımları başlatan kişidir. Turgut Başkan yine Keçiören'de görevliydi. Biz bunu sizden öğrenmedik. Sanki sosyal destekler yeni yapıyorlarmış gibi benim vatandaşımı tehdit etmeye kalkıyorlar. Kimse cebinden vermiyor. 7,5 milyar TL geçen sene giderleri vardı ABB'nin. Hani bizi engelliyorlar çalıştırmıyorlar diyorlar ya, bu giderlerin tamamından fazlasını merkezi hükümetimiz İller Bankası aracılığıyla karşıladı. Ama bunlar ne yaptılar, en ufak kardan zarara geçtikleri zaman sosyal yardımları kestiler."