Türkiye 2023 seçimlerine sayılı bir zaman kala CHP ve İYİ Parti'nin başını çektiği, DEVA'nın da küçük ortak olarak iştirak ettiği 6'lı koalisyonun çeşitli kirli manipülasyon ve kara propagandasına maruz kalıyor.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, geride bıraktığımız aylarda Türkiye'nin göğsünü kabartan başarılara imza atan İHA ve SİHA'ların üreticisi BAYKAR'ı siyasete malzeme edip iktira gelmeleri durumunda 'dokunacak'larını söylemişti.
"SEN GİT ÇOCUK BEZİ SATYMAYA DEVAM ET"
Bu skandal açıklama toplumun her kesimi tarafından tepkiyle karşılanırken Başkan Recep Tayyip Erdoğan şu ifadeleri kullanmıştı;
Aslında BAYKAR'ın nezdinde tüm şirketleri, ürünleriyle savunma sanayimizin tamamı hedef alınıyor. Bizimle olan akrabalık ilişkileri üzerinden BAYKAR'ı hedef alabileceklerini düşünüyorlar. Bu alçak saldırıya da hak ettiği cevabı vermek sorumluluğumuzun gereğidir. Sen rekabet nedir bilir misin? Sen git çocuk bezi satmaya devam et, üzgünüm 15 sene yanımda yer aldı ama benden bir şey alamadı.
BU KEZ DE TOGG'U HEDEF ALDI: "YERLİ OTOMOBİL DEMEK İMKANSIZ"
Tüm bu yaşananlar hafızalardaki yerini korurken DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan bu kez de Türkiye'nin gururu, yerli ve milli otomobil TOGG'u hedef aldı.
CHP yandaşı KRT TV'de açıklamalarda bulunan Babacan, TOGG'un yerli olmadığını iddia ederek "Dizaynını bile yurt dışına yaptırdınız. Pek çok parçasını dışarıdan ithal ettiniz. Yerli parçası ve yerli katma değer oranı sınırlı olan bir otomobile yerli otomobil demek imkansız" dedi.
ZAMANLAMASI MANİDAR PROVOKASYON
Babacan'ın sarf ettiği bu sözlerin zamanlaması ise manidar bir detay olarak karşımıza çıkıyor. Bilindiği üzere Togg, geride bıraktığımız günlerde ön siparişler için başvuruları kabul etmeye başladı.
2023 yılında da toplam 20 bin araç teslim edilmesi hedefleniyor. Ali Babacan ve 6'lı koalisyon üyelerinin çeşitli karalamalarının aksine Togg T10x için 41 bini aşkın kişi ön siparişte bulundu.
SÜRECİ AKAMETE UĞRATMAK İSTEYEN ART NİYETLİ ÇIKIŞ!
Ali Babacan'ın böyle bir zamanlama ile yaymak istediği "Togg yerli değil" algısı, yürütülen süreci akamete uğratmak isteyen art niyet göstergesi olarak kayıtlara geçti.
