15 Ekim 2012'de Taraf gazetesinden Neşe Düzel'e konuşan Taşkın'ın AK Parti ve FETÖ arasındaki farkı anlatırken kullandığı ifadeler bugün gelinen noktada nasıl bir rol üstlendiği ortaya koyuyor.
"AK Parti'ye bugüne dek oy verip de şimdi ondan kaygı duyan kimler?" sorusunu cevaplayan Taşkın, AK Parti ve hükümeti eleştirerek FETÖ'cü ihanet örgütünü savunuyor. Taşkın, röportajda FETÖ için Türkiye'deki yerleşik düzenin, din ve milliyetçilikten daha önemli olduğunu belirtiyor. FETÖ'nün sözcülüğüne soyunan ve o dönemlerde süregelen CHP'nin başını çektiği statükoyu savunan Taşkın, röportajda, "Gülen Cemaati mesela... AK Parti'nin siyasi yönelimlerinden, popülizm yapmasından ve toplumu din üzerinden kutuplaştırmasından çok rahatsızlar. Din ve milliyetçilik onlar için de çok önemli ama onlar için Türkiye'de müesses nizamın belli unsurları daha önemli. Onlar daha dengeciler. Aslında Gülenciler dinsel milliyetçilikle ulusaşırı dinamizm arasında sıkışan bir hareket."
"AK Parti'nin Batı'ya dönük kesimleri bu kadar ötelenmesinden rahatsız oluyrolar. Gülen Cemaati AK Parti'nin Türkiye'de dindarlık ve laiklik kutuplaşmasını keskinleştireceğinden ürküyor ve bunu istemiyor. Çünkü Cemaat'in dünyaya verdiği projeksiyon ılımlı İslam. Ilımlı İslam üzerinden küresel gücünü elde etmiş bir hareketbu. Zaten bu yüzden de Mavi Marmara ve karikatür gibi olaylara tepkileri AK Parti'den hep daha sakin." ifadelerini kullanıyor.
FETÖ'NÜN YAPILANMASINI ÇOK İYİ BİLİYOR
FETÖ'nün Türkiye'de nasıl etkin hale geldiğini açıklarken kullandığı alçak yöntemlerden bahsetmeyen Taşkın, hain örgütün yapılanmasını nasıl bildiğini bir nevi itiraf etti. Zira, Taşkın'ın terör örgütünün hareket kabiliyeti hakkında detaylı bilgiye sahip olduğu, "Gülen Cemaati'nin küreselleşme süreçlerine uyumlanmak için gereken insan malzemesi, iktisadi güç, iletişim altyapısı ve ideolojik hazırlıkları da mevcuttu." ifadelerinden anlaşılıyor.
FETÖ ELEBAŞI GÜLEN'E ÖVGÜ ÜSTÜNE ÖVGÜ
Yazılarında ve kitabında FETÖ elebaşı Gülen'e övgüler yağdıran Taşkın'ın bir makalesinde, örgütü başarılı bulduğunu belirtiyor. Taşkın, elebaşı Gülen'i post-modern bir şaman ilan ettiği yazısında, "Gülen Cemaati'nin başarısı da, burada değindiğimiz zorluklar karşısında kırılgan da olsa işleyen bir denge tutturabilmesinde. Cemaati dünyeviliğin dehlizlerinde gezinirken, onları hizmet yoluna sevk ederek, ama bunun yanında, kendisini çileci bir hayata hapsedip, izleyicilerinin yüklerini de sırtlanarak, arındırmak işi Gülen'e düşmektedir." ifadelerini kullanıyor.
SAPKINLIK DERECESİNDE İFADELER
FETÖ elebaşı Gülen'i peygamber seviyesine eş tutan Taşkın: "Cemaat dünyevileştikçe, Gülen kendisini daha fazla çileye vurmakta ve bu arındırma görevi, giderek daha büyük bir çaba gerektirmektedir. Gülen, cemaate büyüsünü veren, onları arındıran kişidir ama bu zorlu, sancılı işi, kendisinden başka ve sonra kimin yerine getirebileceği şüphelidir." diyerek sapkınlık derecesine varan ifadeleri kullandığı görülüyor.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu geçtiğimiz aylarda FETÖ ve PKK bağlantılı KHK'lıların tamamına görev iadesi yapılacağını açıklamıştı. Açıklamasının ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı Yüksel Taşkın, Pensilvanya güdümündeki FETÖ'cülerin program yaptığı KHK TV isimli YouTube kanalına konuk olarak gündeme ilişkin soruları yanıtlamıştı.
MUTABAKAT METNİNE HDP İÇİN EKLENEN MADDELERİ SIRALADI
Taşkın, 31 Ocak'ta katıldığı fondaş medya yayınında masanın gölge ortağı HDP'ye selam çakmış ve 6'lı masanın mutabakat metnindeki "dokunulmazlıkların kaldırılmasının zorlaştırılması, parti kapatmanın zorlaştırılması, barajın %3'e düşürülmesi, kayyum meselesinin çözülmesi" gibi maddelerin HDP için eklendiğini itiraf etmişti.
KEMALİZMİ VE CHP'Yİ HEDEF ALMIŞTI | VİDEO İZLE
"KEMALİZM'İN IRKÇI TARAFI ORTAYA ÇIKIYOR"
Yüksel Taşkın'ın 2008 yılında verdiği bir röportaj yeniden gündeme gelmişti. Taşkın o röportajda Kemalizm'i "ırkçı" ve "dışlayıcı" söyleriyle hedef alıyor. Taşkın, röportajında, "Kemalizm baştan beri dışlayıcıdır. Kemalizm azınlıklarla ve farklı etnik kimliklerle bir arada yaşama meselesini çözememiştir. Azınlıkların Türkiye'den gitmesiyle vatan ve millet olunabileceği vurgusuna sahiptir. Kemalizm'in dışlayıcı bir etnik milliyetçiliğe ve ırkçılığa kayabilme potansiyeli var. Özellikle uluslararası meseleler devreye girip de korku ve sıkışma yaşandığında ya da Kürt sorununda sıkıştığında Kemalizm'in ırkçı tarafı ortaya çıkıyor." ifadelerini kullanmıştı.