Türkiye, ikinci yüzyılının en önemli dönemeci olan 2023 seçimleri için gün sayıyor.
Cumhur İttifakı'nın adayı Başkan Recep Tayyip Erdoğan olarak karşımıza çıkarken, HDPKK ve bölücü türevlerinin desteklediği 7'li koalisyonun Kemal Kılıçdaroğlu isminde mutabık kaldı.
HALİL İBRAHİM DEĞİL, KANDİL'İN SOFRASI
Öte yandan 7'li koalisyonun 'Halil İbrahim Sofrası' olarak pazarladığı ittifak, Türkiye için tehlike arz edecek boyuta ulaşan bir yıkım birlikteliğine dönüşmüş, CHP, 'Milliyetçi' geçinen İYİ Parti ve HDPKK aynı noktada buluşmuştu.
HDPKK Eş Genel Başkanı Pervin Buldan aday çıkarmayacaklarını ilan edip Kılıçdaroğlu'nu işaret etmiş, takip eden süreçte "Öcalan'a özgürlük" ve "yerel özerklik" gibi bölücü talepler de açığa çıkmıştı.
KILIÇDAROĞLU'NUN HDP'Yİ MASUMLAŞTIRAN SÖZLERİ, KANDİL'İN KOALİSYONA VERDİĞİ DESTEK...
Kemal Kılıçdaroğlu "Kucaklaşmak varken niye kavga ediyoruz?" diyerek HDP'yi masumlaştırmış, Kandil'deki büyükbaş teröristler de Kılıçdaroğlu'nu desteklemişti.
Yaşanan bu gelişmeler tüm sıcaklığını korurken seçime ağzı şişirme anketlerle umuda kapılan 7'li koalisyonun medya ayağı her gün yeni bir haberle sarsılıyor.
Anketlerde Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın ipi göğüslediğini gören fondaşlar şimdi de 'dip dalga' şokuyla sarsıldı.
Bu durumun en somut örneği CHP yandaşı SÖZCÜ TV'de kayıtlara geçti.
FONDAŞLARA 'DİP DALGA' ŞOKU: SAHADA FARKLI SONUÇLAR GÖREBİLİRİZ
Yayına konuk alınan Siyaset Bilimci Ali Çarkoğlu, "AK Parti'nin destek tabanı bir çöküş içerisinde gözükmüyor şu an itibarıyla" ifadelerini kullandı. "Kılıçdaroğlu dip dalgayla geliyor" dedirtmeye çalışan CHP yandaşlar büyük hüsrana uğradı.
Çarkoğlu, "Millet İttifakı'nın kampanyası dinamik değil, sahada farklı bir sonuç görebiliriz" ifadelerini de kullandı.
SEMBOL PROJELER SONRASI İSMAİL SAYMAZ PANİĞE KAPILDI: DAVUTOĞLU'NA 'SELAM' TEPKİSİ
Gelişme üzerine paniğe kapılan İsmail Saymaz, "Davutoğlu 2-3 yıl önce "selamımla Anadolu'yu ayağa kaldırırım" demişti. Vakti gelmedi mi? Artık bir selamınızı verin Anadolu ayağa kalksın. AK Parti su an TCG Anadolu'yu dolaştırıyor. İktidar propaganda makinesinin bir ayağına TCG Anadolu'yu koymuş, bir ayağına Togg'u koymuş, bir ayağına Altay Tankı'nı öbürüne İHA'yı ve SİHA'yı koymuş" dedi.
Gazeteci Cüneyt Özdemir'den de çarpıcı bir çıkış geldi.
"ERDOĞAN KILIÇDAROĞLU'NUN ÖNÜNDE, AK PARTİ HALA BİRİNCİ PARTİ"
Bütün araştırmalarda AK Parti'nin birinci çıktığının altını çizen Özdemir, "Erdoğan istisnasız bütün araştırmalarda Kılıçdaroğlu'nun önünde çıkıyor. Böyle bir gerçek var. Millet ittifakında bu gerçeği görmek istemiyor. AK Parti hala Türkiye'nin 1'nci partisi" açıklamasını yaptı.
RAKIYA BEL BAĞLADILAR...
Paniğe kapılan 7'li ve türevleri rakı reklamına bel bağlayacak kadar düştü.
İngiliz Diageo grubuna ait Yeni Rakı firması, seçim göndermeli olarak yayınladığı reklamında "O gün geldiğinde…" temasını kullandı.
Söz konusu reklamda; Başkan Erdoğan'ın seçimi kaybedip Kemal Kılıçdaroğlu'nun kazanması halinde rakı sofralarında sevinç çığlıkları atılacağı mesajının verildiği belirtildi.
FONDAŞLAR REKLAMI SAHİPLENDİ
Reklam filmine tepki gösteren sosyal medyadaki çok sayıda kullanıcı, seçime sayılı günler kala böyle bir videonun paylaşılmasının manidar olduğunu vurguladı.
Filmi sahiplenen muhalefet medyası, Yeni Rakı'nın klibinin Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik imalar içerdiğini yazdı.
"ERDOĞAN'I YENMEK HALA İMKANSIZ..."
Öte yandan Batı medyasının da gözü kulağı 14 Mayıs 2023'te yapılacak olan seçimlerde...
Bir yandan Kılıçdaroğlu'nu gazlayıp, yol gösterirken bir yandan da Başkan Erdoğan'ın karşısında hiç şansı olmadığının farkında olan Batı medyasından yeni bir seçim raporu geldi.
The Economist dergisinin araştırma ve analiz bölümü Economist Intelligence Unit tarafından yayınlanan raporda Kılıçdaroğlu'nun Başkan Erdoğan'ı yenmesinin çok zor olduğu ifade edildi.
ERDOĞAN KAZANACAK
Raporda tam olarak şu sözlere yer verildi:
"Seçim kıyasıya mücadele ile geçecek Sayın Erdoğan'ın 20 yıllık iktidarını uzatmasını bekliyoruz. Hükümet, cumhurbaşkanlığı seçimini kazanacak. Yüzde kararsız seçmen oranı hala yüksek (%13'ün üzerinde) ve Erdoğan'ın kişisel duruşu, temel muhafazakar desteği, kamu kaynakları üzerinde kapsamlı kontrolü bunu kolaylaştıracak"