CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun seslendiği bir diğer yerin de "Avrupa'sından Amerika'sına Türkiye'nin büyümesinden ve güçlenmesinden rahatsız olan tüm odaklar" olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bunlar da Kılıçdaroğlu'na cevaplarını aleyhimizde yaptıkları dergi kapaklarıyla, televizyon programlarıyla, sosyal medya kampanyalarıyla, kaynattıkları fitne kazanlarıyla veriyorlar. Tablo işte bu kadar nettir. Bay bay Kemal Selo'ya ne diyor? Kim bu Selo? Diyarbakır'da 51 Kürt kardeşimizin ölümüne neden olan değil mi? Bunların içerisinde Yasin Börü yavrumuzun ölümüne neden olan bu Selo değil mi? Şimdi ne diyor? 'Eğer Selo'yu çıkarmak istiyorsanız oyu bize vereceksiniz' diyor. Bizim üzüntümüz ne biliyor musunuz? Ülkesine ve milletine sevgilerinden şüphe duymadığımız CHP seçmeninin onlarla birlikte hareket eden diğer partilere gönül verenlerin içine düşürüldükleri durumdur. Buradan hangi partiye, hangi adaya oy vermiş olursa olsun 85 milyon vatandaşımın, Ankaralı kardeşlerimin tamamına sesleniyorum, 14 Mayıs'ta partinizin de size telkin ettiği tercihinizi sandığa yansıtarak vazifenizi yerine getirdiniz. Artık yeni bir seçim olan 28 Mayıs'ta hepiniz tercihinizde serbestsiniz. CHP Genel Başkanı, kendisine açılan krediyi yanlış ittifaklara, yanlış yollara, yanlış hayallere saparak heba etti. Ne diyordu? Ben hesap uzmanıyım. Sen nasıl hesap uzmanısın ki toplam oyları bir puan eden, bu civarda dolaşan partilere kalktın 40'a yakın milletvekili verdin? Bu nasıl hesap uzmanlığı? Şu anda Cumhur İttifakı, 323 parlamenterle parlamentoda yerini aldı."
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, "Hazreti Mevlana'dan ilhamla, 28 Mayıs gecesini dünü dünde bırakıp yeni şeyler söyleyeceğimiz taze bir başlangıç haline dönüştürmek için bizimle olmanızı bekliyoruz." dedi.
Mamak Hidayet Türkoğlu Spor Salonu'nda düzenlenen Hemşehri Buluşması'nda konuşan Erdoğan, asırlık demokrasi ve kalkınma eksiklerini 21 yılda telafi ettikleri gibi 28 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılının yükselişini de hep birlikte sağlama çağrısında bulundu.
2014'te ülkenin eski sistemine göre seçimle gelen ilk Cumhurbaşkanı olduktan sonra verdiği herkesi kucaklama sözünü tuttuğunu dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Esenboğa Havalimanı'nı kim yaptı? Bay bay Kemal mi yaptı? Biz yaptık, biz. Havalimanından şehre bu gördüğünüz yolları kim yaptı? Melih Bey'in Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde birlikte yine biz yaptık. Bir de bu belediye başkanına bir sorun, 'Sen ne yaptın?' Ne yaptı? 4 yıl oldu. 4 yılda ne yaptın? Bunları bir sorun. İstanbul'a sorun, 'Sen İstanbul'da 4 yılda ne yaptın?' Hiç. İzmir'e sorun, 'Sen ne yaptın?' İzmir'in havalimanını, Menderes Havalimanı'nı da bu kardeşiniz yaptı. Bundan sonra da biz yaparız."
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun İzmir milletvekili olduğunu anımsatan Erdoğan, "İzmir-İstanbul arası 7,5 saatti. 3 saate kim indirdi? Biz, biz. Manisa-İzmir arası Sabuncubeli Tüneli... Dağları deldik. Kim deldi? Biz, biz. Bir sorun, 'Arkadaş sen İzmir milletvekilisin, İzmir Belediyesi sizde. Ne yaptınız şu İzmir'e bir söyleyin.' Bir yağmur yağdığı zaman her tarafı sel alıp götürüyor. Ne yaptınız, bir söyleyin. Yok. Bu ülkenin 85 milyon vatandaşının her birinin hayatına katkılarda bulunan hizmetlerimizle, 81 vilayetimizin her karışına dokunan eserlerimizle sözümüzün eri olduğumuzu ispatladık. Ankara'da eğitime bakın, AK Parti var, sağlığa bakın, AK Parti var. Bilkent'i kim yaptı? En son yeni, muhteşem yine aynı büyüklükteki hastanemizi yaptık, şehir hastanesi. Kim yaptı? Yine biz yaptık. Niye? Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi." şeklinde konuştu.
"28 MAYIS'I ACILARIMIZDAN DERS ALDIĞIMIZ ŞÖLENE ÇEVİRELİM"
Başkan Erdoğan, durmadan, usanmadan yaptıkları eserlerle, hizmetlerle yola devam ettiklerini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şimdi yine bir söz veriyoruz, cumartesi günü yani 27 Mayıs, ülkemizin demokrasi tarihinin en önemli yol ayrımlarından biri. Pazartesi 29 Mayıs. İstanbul'un Fethi'nin yıl dönümü olması hasebiyle şanlı tarihimizin en önemli zaferlerinden biri. Mamak, Mamak 28 Mayıs'ta sandıkları patlatıyor muyuz? Gümbür gümbür sandıklara gidiyor muyuz? Ben Mamak'a inanıyorum. Mamak 'Evet' derse yapar. İşte 27, 29. Bu iki önemli günün arasında ne var? 28 Mayıs var. 28 Mayıs'ı inşallah acılarımızdan ders aldığımız ve zaferlerimizle gurur duyduğumuz bir şölene gelin, pazar gününü çevirelim diyorum. Hazır mıyız buna? Maşallah. Gümbür gümbür geliyoruz.
Onu görüyorum. Kökenine, inancına, mezhebine, meşrebine, siyasi tercihine bakmaksızın her bir insanımızın da bu kutlu yürüyüşte yer almasını arzu ediyoruz. Hazreti Mevlana'dan ilhamla, 28 Mayıs gecesini dünü dünde bırakıp yeni şeyler söyleyeceğimiz taze bir başlangıç haline dönüştürmek için bizimle olmanızı bekliyoruz. Siz yapar mısınız? Yapar mısınız? Gönlümüz de, kollarımız da sonuna kadar açıktır. Çünkü biz 85 milyonun cumhurbaşkanıyız, 85 milyonun tamamının hizmetkarıyız, 85 milyonun her birinin geleceğine ışık tutuyoruz. Ankara'nın bize işaret ettiği yol budur."
Her zaman olduğu gibi bugün de gençlerin gösterdiği istikamette yürüdüklerini dile getiren Erdoğan, salonda kendisini dinleyen partililerden komşu, eş, dost ve akrabalarını 28 Mayıs Pazar günü mutlaka sandığa gitmeye ve tercihlerini doğrudan yana kullanmaya teşvik etmelerini beklediğini söyledi.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Gençler unutmayın, en büyük düşmanımız rehavettir, zafer sarhoşluğudur. Biz sandığı boş bırakırsak gelir birileri orayı doldurur. Yurt dışındaki kardeşlerimizi telefonlarınızla muhakkak arayın. Bugün son gün. Neredeyse yurt dışında 2 milyona yaklaştı kullanılan oy. İstiyoruz ki yurt dışından da inşallah gümbür gümbür oylar gelsin. Yurt dışında çok güzel bir tablo sergilediler. Aynı kararlı tutumu pazar günü ülkemizin tüm şehirlerindeki sandıklarda da göreceğimize inanıyorum. Bunu Malatya'da gördüm, 50 bin insan katıldı. Sonra Sivas'a gittim, Sivas'ta 100 bin kişiyle mitingimizi yaptık."
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, "500 bin civarında mülteciyi Suriye'nin kuzeyindeki briket evlere göndermeye başladık. Bir diğer adımı atıyoruz, o da Katar ile müşterek attığımız adımla 1 milyon mülteciyi iskan edebileceğimiz konutların yapımı ayrıca devam ediyor." dedi.
Eser ve hizmet siyaseti yaptıklarını söyleyen Erdoğan, "Biz asla istismar siyaseti yapmadık. Hele hele yalan siyaseti asla yapmadık. Milletimize yapmayacağımız şeyi söylemedik. Söz verdiğimiz her şeyi yapmak için gece gündüz çalıştık. Biliyorsunuz bir de hayatı yalan üzerine kurulu olanlar var. SSK'yı batırmakla başlayan kariyerini bir kaset kumpasıyla CHP'nin başına monte edilerek sürdüren bu kişi şimdi bu ülkeyi yönetmeye talip." diye konuştu.
Ellerinde binlerce insanın kanı olan Kandil'deki terör baronlarının her gün kendisine desteklerini beyan ettiği birine ülkenin teslim edilemeyeceğini belirten Erdoğan, "Artık ayyuka çıkan bu teröristlerle işbirliğini perdelemek için gençlerimizin keskin zekasını yansıtan bir video üzerinden yeni yalanlar uyduran, olmadık hakaretler savuran birine benim ülkem teslim edilir mi? Seçim gecesi bizim elimizdeki sonuçların aynısı kendisinde de olduğu halde hadi milletimize bir kenara koydum, kendi seçmenlerinin gözünün içine baka baka 'öndeyiz' yalanını söyleyen birine bu ülke teslim edebilir mi? Daha birkaç hafta önce rakip gördüğü bir diğer adayı kaset tehdidi ve kumpasıyla geri çekilmeye zorlayan birine ülke teslim edilir mi?" ifadelerini kullandı.
Birçok dezenformasyona rağmen Sinan Oğan'la birlikte pazar akşamı milletçe hep beraber zaferi kutlayacaklarını bildiren Erdoğan, "Terörle mücadelede bizimle aşık atmaya hiçbirinin gücü yetmez. Cudi'de bu teröristleri ininde yok olmaya sevk eden kimdi? Bizdik. Gabar'da kimdi? Bizdik. Tendürek'te kimdi? Bizdik. Bestler Deresinde kimdi? Bizdik. Bunların böyle bir derdi oldu mu?" dedi.
"1 MİLYON MÜLTECİYİ İSKAN EDEBİLECEĞİMİZ KONUTLARIN YAPIMI DEVAM EDİYOR"
Muhalefetin gelir gelmez mültecileri geri göndereceği vaadinde bulunduğunu anımsatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz, bir Almanya'yı, Fransa'yı, Amerika'yı görmezden gelemeyiz. Onlar nasıl ki bu mültecilerle ilgili adımlarını belli bir program içerisinde atıyorlarsa biz de aynı şekilde belli bir program içerisinde yapıyoruz. Şu an itibarıyla 500 bin civarında mülteciyi Suriye'nin kuzeyindeki briket evlere göndermeye başladık. Bir diğer adımı atıyoruz, o da Katar ile müşterek attığımız adımla 1 milyon mülteciyi iskan edebileceğimiz konutların yapımı da ayrıca devam ediyor. Projeler şu anda hazırlanıyor. Biz ihanet şebekesi değiliz, biz ensarız ensar ve muhacirlere de o şekilde yaklaşıyoruz."
"DEPREMZEDELERE HER TÜRLÜ KEPAZELİĞİ YAPANLARI HALEN PARTİSİNDE TUTAN BİRİNE ÜLKE TESLİM EDİLİR Mİ?"
"Partisindeki hırsızlık, yolsuzluk, taciz, tecavüz olaylarının üstünü kapatan birine, tüm fertleriyle milletin değerlerini koruması için ülke teslim edilir mi?" diyen Erdoğan, "Diyarbakır annelerini bir gün olsun ziyaret etmeyen böyle birisine Türkiye teslim edilir mi? Kim bunlar? Evlatları dağa kaçırılan, Kandil'e kaçırılan ve bu evlatlara taciz, tecavüz her türlü ahlaksızlığın yapıldığı böyle bir yapı. O gözü yaşlı anneleri bir gün olsun ziyaret dahi etmeyen bay bay Kemal şimdi de kalkmış insanlık dersi veriyor. Sırf kendisine oy vermediler diye depremzedelere her türlü kepazeliği yapanları halen partisinde tutan birine bu ülke teslim edilir mi?" ifadelerini kullandı.
Hatay'a dört defa gittiğini hatırlatan Erdoğan, "Defne yüzde 90 bay bay Kemal'e oy verdi. Bize yüzde 8 verdi. Ama biz buna rağmen Defne'ye devlet hastanesini yaptık. Şu anda hasta kabulüne başladı. Bize oy versin vermesin, biz ona bakmayız. Orada insanlar yaşıyor mu, yaşıyor. Sen kimsin, bu ülkenin devlet başkanısın, bu yatırımı yapacaksın ve yaptık. Bizim farkımız bu. Bay bay Kemal aç, susuz bırakabilir ama biz bırakamayız. Güvenliğimizi terör örgütlerine, ekonomimizi tefecilere, dış politikamızı yeminli düşmanlarımıza havale eden birine bu ülke teslim edilir mi?" değerlendirmesinde bulundu.