Son dakika: Engin Ardıç hayatını kaybetti! Son röportajında ne mesaj verdi?

Son dakika haberleri... Sabah Gazetesi yazarlarından Engin Ardıç, tedavi gördüğü hastanede 71 yaşında hayatını kaybetti. Engin Ardıç'ın vefatının ardından taziye mesajları peş peşe geldi. Dostları A Haber yayınına katılarak Ardıç'ı anlattı.

Giriş Tarihi :27 Mayıs 2023 , 09:40 Güncelleme Tarihi :27 Mayıs 2023 , 17:23
Son dakika: Engin Ardıç hayatını kaybetti! Son röportajında ne mesaj verdi?

İÇİNDEKİLER

Sabah Gazetesi yazarlarından Engin Ardıç, 2 aydır tedavi gördüğü Bağcılar Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nde hayatını kaybetti.

CENAZE PROGRAMI
Ardıç'ın naaşı 28 Mayıs Pazar günü (yarın) Barbaros Hayrettin Paşa Camii'nde kılınacak ikindi namazının ardından Kilyos Mezarlığı'nda son yolculuğuna uğurlanacak.

ENGİN ARDIÇ KİMDİR?
Engin Ardıç, 1 Şubat 1952 yılında Trabzon'da dünyaya geldi. Babasının adı Mustafa Şevki, annesinin adı Vesile'dir. Doğduğu Trabzon'da anne ve babası memur olarak görevli bulunuyordu.

Ardıç, Robert Koleji ve Galatasaray Lisesi'ni, ardından 1976 yılında Boğaziçi Üniversitesi Siyasal Bilimler Bölümü'nü bitirdi.

Gazetecilik mesleğine 1970 yılında, "Tiyatro '70" adlı dergide yazılar yazarak başladı. Reklam yazarlığı, BBC Türkçe yayınlar servisi spikerliği, "Cumhuriyet" ve "Politika" gazetelerinde tiyatro ve edebiyat eleştirmenliği yaptı. "Nokta" dergisinde yayın danışmanlığı görevini yürüttü. "Dünya, Sabah, Star" ve "Akşam" gazetelerinde köşe yazarlığı yaptı. Star TV'de ana haber bülteni sonrasında "Günün Yorumu" adlı programı sundu.

24 Şubat 2008 tarihinden bugüne dek Sabah gazetesinde köşe yazarlığı yapmıştır.

ESERLERİ
-Doğru Söyleyeni Dokuz Köyden... (1988)

-Kadın Suretleri (1989)

-İslâm Teksas'ta (1989)

-Şengül Hamamı (1989)

-Mustafa Kemal Sizin Gibi Kıro Değildi! (1990)

-Daktilo Konçertoları (1990)

-Turkobarok (1991)

-Teğel Teğel Hüzün (1991)

-Burjuvazi Şeyediyor Haa... (1999)

TAZİYE MESAJLARI
Ardıç'ın vefatının ardından peş peşe taziye mesajları geldi.

Ticaret Bakanı Mehmet Muş, "Sabah Gazetesi Yazarı Engin Ardıç'ın vefat haberini üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız. Güçlü anlatım yeteneği ve keskin zekasının ürünü nüktedan yazılarıyla hep hafızalarda kalacak. Ailesinin ve sevenlerinin başı sağolsun. Allah rahmet eylesin." ifadelerini kullandı.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Medyamızın önemli isimlerinden, uzun yıllar kendine has üslubuyla yazdığı kıymetli yazılarla tanıdığımız Sabah Gazetesi yazarı Sayın Engin Ardıç'a Allah'tan rahmet, ailesine, okurlarına, sevenlerine ve tüm medya camiamıza başsağlığı diliyorum." dedi.

Uluslararası Medya Enformasyon Derneği (UMED), "Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç'ın hayatını kaybettiğini üzülerek öğrendik. Engin Ardıç'a Allah'tan rahmet, ailesine ve basın camiasına başsağlığı dileriz." ifadeleriyle taziye mesajı paylaştı.

ÇALIŞMA ARKADAŞLARI VE YAKIN DOSTLARI ARDIÇ'I ANLATTI
Ardıç'ın vefatının ardından A Haber yayınına telefonla bağlanan çalışma arkadaşları ve dostları Engin Ardıç'ı anlattı.

Kenan Kıran'ın mesajları;

Sabah Gazetesi Haber Koordinatörü Kenan Kıran, Sabah Yazarı Yavuz Donat ve Takvim Yazarı Ekrem Kızıltaş duygu dolu mesajlar verdi.

Yavuz Donat'ın mesajları;

Ekrem Kızıltaş'ın mesajları;

SON RÖPORTAJINDA NE MESAJ VERDİ?
Engin Ardıç pek röportaj vermemesiyle de biliniyordu. Son röportajlarından birini yine yazılarını yazdığı Sabah Gazetesi'ne vermitşi.

İşte Ardıç'ın 2018'deki o röportajı;

Engin Bey, Kılıçdaroğlu 9'uncu seçim yenilgisini tattı. Diğer sol liderler gibi Kılıçdaroğlu özeleştiri yapmak bir yana kendini neredeyse seçimin galibi ilan etti. Türkiye solunun bu alışkanlığını neye bağlıyorsunuz?
Türk solu diye bir şey kalmadı da o yüzden. CHP zaten sosyal demokrat kelimesini uzun yıllardır unuttu. CHP'ye sol diyen var mı bilmiyorum. Ama ben demiyorum. Ankara'da sürekli birbirini öldürerek bölünen komünist partileri saymazsak Türkiye'de artık sol kalmadığını söyleyebiliriz.

KILIÇDAROĞLU KOLTUKTAN KALKMAZ
Kılıçdaroğlu sizce neden siyasi kariyerini bitirme pahasına HDP ile gizli bir ittifak yaptı?

Kılıçdaroğlu'nun bence siyasi geleceği çok sağlam. Kimse onu indiremez. HDP ile ittifak yaptı, çünkü AK Parti'nin önünü kesmek istiyordu. Bunlar kasaba politikacılarının yapacağı çirkin numaralardı. HDP'ye destek verdiği ve partinin oylarını düşürdüğü için Kılıçdaroğlu'nun bedel ödeyeceğini düşünüyorlar. Keşke ödese, ama ödemeyecek. Partiye lönk diye oturmuş kimse Kılıçdaroğlu'nu o koltuğundan kaldıramaz.

CHP medyasından ve partisinden bazı isimler Kılıçdaroğlu'na "artık git" diyor. Kılıçdaroğlu bu ters rüzgâra dayanabilir mi?
Dayanabilir çünkü bütün mekanizmalar Kılıçdaroğlu'nun elinde. Delege dengesi ve parti yönetimi Kılıçdaroğlu'nun kontrolünde. Onun etrafında siyaset çetesi var. Kılıçdaroğlu bırakıyorum dese bile etrafındaki siyaset çetesi onu bırakmaz. Muharrem İnce şu anda sıradan bir emekli fizik öğretmeni. Hangi yollardan geçerek, kimleri razı ederek partiyi ele geçirecek. Taban falan artık Kılıçdaroğlu'nun umrunda değil. Bak Elazığ Milletvekili Gürsel Erol ağzını açtı, hemen ihraç ediliyor. Tek bir farklı sese tahammülü yok. Bir de bu adam Cumhurbaşkanı'na diktatör diyor. CHP'lilerden rica ediyorum, Kılıçdaroğlu'nu doktora götürün.

CHP'ye yakın anket şirketleri ve siyaset uzmanlarından "Biz AK Parti'nin kazanacağını biliyorduk. Sonuçları çarpıttık" itirafları gelmeye başladı. Bunu nasıl yorumladınız?

İnsan biraz utanır. "Ben sahtekârım, bana güvenmeyin, 80 milyona yalan söyledim, CHP seçmenini kandırdım" diyorsun. Bu mesleki intihardır. Bunlar yalan değil, namussuzluk. İnsan biraz utanır. İyi Parti'yi yüzde 20, Saadet'i yüzde 12 gösteriyorlardı. Bu lafları söyleyen adamları tekrar ekrana çıkarırsanız o televizyonlara da yazıklar olsun. Adım gibi biliyorum, önümüzdeki mahalli seçimlerde bu utanmazlar yine ekranlara çıkıp siyasi yorum yapacak.

Seçimden önce muhalefetin bir dip dalgasından bahsediliyordu. Bu dip dalgası nereye gitti?
Dip dalgası Tayyip Bey'in peşinden gitti. CHP'nin arkasından gelen bir dip dalgası yoktu. Kendilerini böyle kandırdılar. Basında 3-5 manyağın uydurduğu bir yalandı. Zaten bu yalanı şimdi itiraf ediyorlar.

İnce'nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde de adı geçiyor.
Bunlar her türlü pazarlığı yaparlar. İstanbul biraz zor ama İzmir olabilir. Muharrem İnce İzmir Belediye Başkanlığı'na fit olabilir. Oradan yine genel başkanlığına yürümeye çalışır. Çünkü şu anda milletvekili değil sıradan bir emekli vatandaş.

CHP'de bundan sonra neler yaşanacak?
Hiçbir şey yaşanmayacak. Kılıçdaroğlu aslanlar gibi ekibiyle oturacak. Muharrem'ciler onu devirmeye çalışacak. Önümüzde şenlikli günler bizi bekliyor. Bize de gırgır konusu çıkıyor. Ben çok memnunum. Mustafa Sarıgül de Şişli'de yine ofis tutmuş çalışmaya başlıyormuş. CHP'yi ne Mustafa Sarıgül ne de Mahsun Kırmızıgül kurtarabilir.

Kim kurtarır CHP'yi?
CHP'yi gerçek sol politikalar kurtarabilir. Ama bugün CHP'de ne sol ne sosyal demokrasi ne de sosyal politikaların esamesi okunmuyor. Sol diye sattıkları laf, FETÖ'yü ve "Selahattin Demirtaş'ı serbest bırakacağız"dan ibaret. Türkiye'de solu da Tayyip Erdoğan temsil ediyor. Tayyip Erdoğan bugüne kadar gelmiş geçmiş en solcu liderdir. Halkın sesini dinleyin. Erdoğan hem Menderes ve Özal'ın açtığı yoldan ilerleyerek kapitalizmi geliştiriyor, hem de bu kalkınmadan halka da önemli bir pay veriyor. Halka hizmet götürüyor, halkı adam yerine koyuyor. Şimdiki çocuklar bunu bilmez. Halk ilk defa insan yerine konuldu. Bunu sadece muhafazakârlar değil gayrımüslimler de söylüyor. Hangi sol yönetim insanlara bu hizmeti götürdü.

CHP medyasından da itiraflar gelmeye başladı...
CHP medyası dediniz aklıma geldi. FOX TV bir proje televizyonudur. Fatih Portakal geçen gün çıkmış "AK Parti değişimcidir. Türkiye'de statükocu parti CHP'dir" diyor. Şimdi mi aklınıza geldi kardeşim. İstedikleri kadar kıvırtsınlar bir yere varamazlar. Fatih Portakal bunu iki ay önce söyleseydi saygıyla karşılardık. Ama şimdi söylemesinin hiçbir anlamı yok. Basında şok geçiren CHP'li köşe yazarları oldu. Şimdi toparlanıp karşı saldırıya geçmeye başladılar. İçlerinde iyi niyetli olanlar olduğu gibi düpedüz puştlar var. Bu kelimeyi lütfen yayımlayın.

CHP delegesi olsaydınız oyunuzu İnce'ye mi, Kılıçdaroğlu'na mı verirdiniz?
Allah korusun CHP'li değilim tabii ki. İnce mi Kılıçdaroğlu mu derseniz cevabım "fark etmez" olur. Şöyle bir hava oluşturdular. Bütün kötülüklerin merkezi Kılıçdaroğlu. Muharrem İnce de tertemiz bir adam. CHP'yi kurtaracak. Böyle bir şey yok. İnce'nin Kılıçdaroğlu'dan tek farkı biraz daha ruh sağlığı yerinde. Ama yavaş yavaş aynı yalancılığa o da başlıyor.

Muharrem İnce'yi DSP'nin başına geçirme planları da var.
DSP diye bir parti yok, tabela partisi. DSP'yi İnce de ayağa kaldıramaz. Ecevitsiz bir Ecevit partisi. İnce o kadar da aptal bir adam değil. CHP'yi ele geçirmek varken DSP ile uğraşmaz.

İyi Parti bundan sonra ne yapar?
İyi Parti'nin kuruluş amacı MHP'yi bitirmek ve FETÖ'cüleri kurtarmaktı. İkisini de başaramadılar. 43 milletvekili ne yapar merak ediyorum. Bence bir kısmı yuvalarına yani MHP'ye döner. AK Parti'ye giden olursa kimse şaşırmasın.

KEMAL KILIÇDAROĞLU'NA TEDAVİ GEREKİR
Kılıçdaroğlu açısından bu kadar tepkiye rağmen o koltukta oturmak sürdürülebilir bir durum mu?

Kılıçdaroğlu'nun ruh sağlığı artık yerinde değil. Kesinlikle tedavi olması gerekiyor. CHP'lilerin önce Kılıçdaroğlu için profesyonel destek alması gerekir. O kadar tuhaf şeyler söylüyor ki bunları ruh sağlığı yerinde olan insan söylemez. Geçen bir laf etmiş "Milletvekilinin parti değiştirmesi demokrasiye ihanettir" diyor. Sen 15 milletvekilini İyi Parti'ye göndermedin mi? Daha korkuncu var. "AK Parti seçimin mağlubudur" diyor. Bir adam bunları söylüyorsa ruh sağlığından şüphe ederim. Kılıçdaroğlu gerçekleri çarpıtmıyor, tam tersini söylüyor.

Ruh sağlığından şüphe ediyorum derken neyi kastediyorsunuz?
Bakın şaka yapmıyorum çok ciddi bir şey söylüyorum. Kılıçdaroğlu yakında İsmet İnönü'nün hayaletlerini falan görmeye başlar. Evliyalar FETÖ'nün rüyalarına geliyormuş ya. Yakında rahmetli İnönü de Kılıçdaroğlu'nun rüyalarına gelebilir. CHP seçmenini motive etmek için bu rüyaları anlatırlar biz de dinleriz.


Önümüzde yerel seçimler var. Öngörünüz var mı?
AK Parti'nin hizmetleri karşısında CHP ne vaat edebilir ki. İstanbul ve Ankara için AK Parti'yi yine iddialı görüyorum. 24 Haziran bitti. Çalışılmalı. Seçim şakaya gelmez.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN