Kendi adıma, geride bıraktığımız seçimlerde Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığına engel olamadığım için milletimizden samimi olarak özür diliyorum. Ve bu özrü, sadece seçimleri kaybettiğimiz için değil aynı zamanda Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığı elde etmek ve seçimleri kazanmak için kullandığı yöntemlerle yeteri kadar mücadele edemediğim için diliyorum. Seçim kampanyasını popülizme indirgeyen, eleştirdiği kişiye dönüşen ve sahici politikalar üretemeyen bir isim/ekip Türkiye'nin kaderini belirlememeliydi.
Bu ülke insanının umutlarını ve kurumlarını, kendi şahsi mülküymüş gibi kapalı kapılar ardında pazarlamak ve yola birlikte çıktığı ortaklarının arkasından iş çevirmek ne demokratik teamüllere ne de siyasi etiğe sığar. Maalesef muhalefetteki dar bir çıkar grubu toplumdaki güçlü değişim iradesini kendi emelleri ve siyasi ikballeri için kullanmaktan hicap duymuyor.
Ҫözmemiz ve yakın tarihe bakıp yüzleşmemiz gereken buna benzer birçok sorun olduğunu görüyorum. Muhalefete egemen olan linç kültürünü, medya manipülasyonuyla sonuç elde etme kurnazlığını, komplo teorileriyle insanları yaftalamayı, itibarsızlaştırma kampanyalarını ve entrikayı siyaset zannetme eğilimini tamamen reddetmeliyiz. Bunu başarmadan atacağımız her siyasi adım bizi milletten uzaklaştıracak ve onların gözünde yozlaştıracaktır.
Milyonlarca insanımızın her gün daha da yoksul, umutsuz ve depresif şekilde hayatına devam etmesine şahitlik etmek bana acı veriyor. Bunu değiştirmeden, insanlarımızın yüzünü güldürmeden hiçbir yere gitmeyeceğiz.
Düştüğümüz yerden bir avuç toprak alıp yeniden ayağa kalkacağız. BİZ BURADAYIZ!
KÜÇÜK ORTAKLAR DA KIZGIN
Kılıçdaroğlu'nun Zafer Partisi'ne 3 bakanlık ve MİT Başkanlığını vermesi, koalisyonun küçük ortaklarında da tepkiye yol açtı.
Gelecek Partisi'nin sözcüsü Serkan Özcan, Kılıçdaroğlu'na yönelik sitem ve eleştiri yüklü bir mesaj paylaştı. "Başka hiçbir söz, seçim mağlubiyeti nedeniyle duyduğum büyük üzüntüyü ortadan kaldıramazdı.
Teşekkür ederim Sn. Kılıçdaroğlu! Ben ve benim gibi gecesini gündüzüne katan binlerce insanlara büyük bir teselli bahşettiniz! İyi ki olmamış!" çıkışı yapmıştı.
DEVA Partisi'nden de Kılıçdaoğlu'na yönelik bir eleştiri geldi. DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, Kemal Kılıçdaroğlu'nun dün geceki açıklamalarına, "Güveni zor inşa edersiniz ama çok kolay harcarsınız. Bu kadar kolay harcanmamalıydı." sözleriyle tepki göstermişti.
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü İdris Şahin, seçimden önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ arasında 'gizli protokol' yapıldığı iddialarına ilişkin açıklama yapmıştı.
Şahin, Kılıçdaroğlu'nun Ümit Özdağ ile yapacağı görüşmeden haberleri olduğunu belirterek, "Ama bu şekilde gizli bir protokol olduğuna ilişkin herhangi bir bilgimiz söz konusu değildi. Sayın Genel Başkanımız Ali Babacan, Sayın Özdağ ile yapılacak görüşmelerle alakalı Sayın Kılıçdaroğlu tarafından bilgilendirildi. Ama başından itibaren hep şunu söylüyoruz; bu ilişkide, özellikle Ümit Özdağ ile yapılan görüşmelerde, DEVA Partisi olarak rızamızın olmadığını, Sayın Ümit Özdağ'ın tutum ve davranışlarını benimsemediğimizi ve DEVA Partisi'nin parti programına ve özellikle seçimdeki ortak mutabakat metni hilafına atılacak bir adıma karşı da her zaman karşı duracağımızı ifade ettik. Sayın Kılıçdaroğlu, mutabakat metni çerçevesi içerisinde Sayın Özdağ ile bir görüşme yaptığını ifade etti. Biz de o günkü şartlarda Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun beyanı doğrultusunda çalışmalarımızı devam ettirdik. Dolayısıyla bizim, kendi aralarında gelişen olayları ve her ikisini bağlayan konuları doğrudan bilmemiz söz konusu değil" demişti.