Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tarihi hezimet yaşayan CHP'de koltuk değişiminin ardından PKK partisi DEM'e ciddi boyutta yanaşma oldu.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tarihi hezimet yaşayan CHP'de koltuk değişiminin ardından PKK partisi DEM'e ciddi boyutta yanaşma oldu.
DEM Parti'nin kapısından ayrılmayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, özellikle İstanbul'da kaybetmemek için Kandil'in adamlarını Atatürk'ün partisine doldurdu.
Öyle ki kent uzlaşısı adı altında anlaşılan noktalarda DEM'li isimler CHP'nin listelerinden girecek.
CHP'nin kendi listelerinden aday gösterdiği DEM Partililer arasında terörist başı Abdullah Öcalan'ın doğum gününü kutlayandan terör örgüt mensubu olmaktan tutuklanana kadar birçok skandal isim yer alıyor.
Sancaktepe ve Beyoğlu'nda 1. sıra, Zeytinburnu'nda 2. sıra, Tuzla, Eyüpsultan, Esenyurt, Kartal ve Sarıyer'de ise 3. sıra adaylıklarını DEM Partililere açan CHP yönetimi, parti örgütünün iradesini de hiçe sayarak yeni bir krizi tetikledi.
Özellikle DEM'e toplam 15 adaylığın hediye edildiği Esenyurt ve Sancaktepe'deki birçok partilinin tepeden inme kararlar sonrası partiyle iplerini koparma kararı aldığı öne sürüldü.
6 OKUN ARKASINA GİZLENEN DEM'Lİ ADAYLAR
Belediye başkan adaylarını belirleme sürecinde de "ithal" isimleri tercih ederek partilileri isyan ettiren CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Sarıyer, Avcılar, Kadıköy ve Ataşehir başta olmak üzere birçok ilçedeki partililer tarafından istifaya davet edilmişti.
Sabah'ta yer alan habere göre, 14-28 Mayıs seçimlerinde Kemal Kılıçdaroğlu'nun 39 vekil koltuğunu küçük ortaklara hediye etmesine tepki gösteren Özel, bu kez kendisi benzer bir uygulamayı DEM Parti için hayata geçirdi.
31 DEM Partiliyi CHP amblemi altında aday göstererek seçmenlerini terör örgütüne dolaylı destek vermeye zorlayan Özel, İstanbul parti örgütü üzerindeki kontrolü de iyice kaybetti.
CHP ESENYURT'TA DEM'E TESLİM
Edinilen bilgilere göre, özellikle Esenyurt'ta 10 DEM Partiliyi birden belediye meclis üyeliğine aday gösteren CHP yönetimi, bu ilçedeki partililerde büyük rahatsızlık yarattı.
Esenyurt'ta DEM Parti'nin işaret ettiği Ahmet Özer'i de belediye başkanlığına aday gösteren CHP, adeta terör örgütünün siyasi kolu konumundaki partiye beyaz bayrak açtı.
İstanbul'da hem aday belirleme süreci hem de belediye meclis üyeliğine yönelik aday atamaları büyük tepki çekerken, hakkının yendiğini düşünen birçok CHP'li örgüt üyesinin toplu istifa için seçim sonrasını beklediği iddia ediliyor.
KİRLİ İTTİFAKI ATATÜRK'LE BAĞDAŞTIRAN BİR CHP GENEL BAŞKANI
CHP ve DEM arasındaki kirli ittifakı Özgür Özel'in Türkiye İttifakı olarak dile getirmesi ve liderinin de Atatürk olduğunu söylemesini köşesine taşıyan Hürriyet gazetesi yazarı Nedim Şener, "Parti kurultayında verdiği namus ve şeref sözünü tutamayan bir Genel Başkan'dan utanmasını beklemek de zaten boşuna çaba. Asıl önemlisi ne yapıp edip her sıkıştığında kitleleri kandırmak için Atatürk adını kullanan Özgür Özel gibi istismarcıların elinden kurtarmak lazım" ifadelerini kullandı.
İşte Nedim Şener'in yazısından ilgili bölüm:
19 Ağustos 2023 günü Muğla Bodrum'da partililere seslenirken, "En kolay alkışın Atatürk denilerek alındığı bir siyasi partinin siyaset üretme pratiğinde sorun var. Sıkışınca Milli Mücadele'den, Atatürk'ten bahsederek alkış alarak ilerlenemez. Bunda bir kolaycılık, birbirimizi kandırmak var..." diyen Özgür Özel, yerel seçim sürecinde seçmeni kandırmak için her güne bir "Atatürk" adı sıkıştırmaya başladı.
Ama en çirkini, PKK'nın siyasi kolu DEM ile yaptığı işbirliğini kamufle etmek için "Türkiye ittifakı" adını koyduğu ortaklığın liderinin de Atatürk olduğunu söylemesiydi.
Ben bu konuda yazmaktan bıktım, o Atatürk'ün adını PKK/DEM ile yaptığı kirli pazarlığı örtmek için kullanmaktan sıkılmadı.
İMAMOĞLU İÇİN
Kendisinin meydanlarda "Türkiye ittifakı" dediği, PKK/DEM'lilerin "Kent uzlaşması" adını koyduğu, özü "Kandil uzlaşması" olan bu işbirliğinin detayları ortaya çıktı artık.
PKK/DEM ile yapılan pazarlıkların en tepesinde İstanbul'da Ekrem İmamoğlu'nun desteklenmesi yer alıyor. Şantaj aracı Başak Demirtaş'ın sözde adaylıktan çekilip Meral Danış Beştaş'ın aday yapılması bunun göstergesiydi. Beştaş, kazanmak iddiasıyla değil sadece göstermelik "tavşan aday" olarak ismi öne sürülen bir isim. Bunun karşılığında, PKK/DEM'in aday göstermesi de aday göstermemesi de uzlaşının parçasıydı. Örneğin, İstanbul'un 22 ilçesinde PKK/DEM'in aday göstermemesi gibi.
PAZARLIĞIN MADDELERİ
Karşılığında PKK/DEM, İstanbul Esenyurt'ta kendisinin onayladığı Ahmet Özer isminin aday yapılmasını sağladı. Özer, CHP'liden çok PKK/DEM zihniyetinde olan bir siyasetçi. Zaten 2015'te de Van'dan PKK/HDP milletvekili aday adaylığı için başvuru yapmış. Yine Mersin Toroslar ve Akdeniz ilçelerinde de CHP adayı PKK/DEM'in onayladığı isimlerden oluşuyor.
Pazarlıkta sadece bu yok.
Belediye meclis üyelikleri de bu pazarlığın parçası. Örneğin İstanbul'da, CHP listelerinde 31 ismin PKK/DEM'lilere ayrıldığı basına yansıdı. Sabah'tan gazeteci Kenan Kıran'ın haberine göre, Sancaktepe'de terör örgütü elebaşı Öcalan için pasta kesen YSP yöneticisi Elif Gül ve Beyoğlu'nda DEM PM üyesi Turabi Şen CHP listelerinin ilk sırasında yer aldı.
DEM Parti; Esenyurt, Tuzla, Eyüpsultan, Üsküdar, Kartal, Sancaktepe, Sarıyer, Beyoğlu, Maltepe ve Zeytinburnu ilçelerinde 31 meclis üyesi adayıyla CHP listelerine yazıldı.
Sancaktepe'de 3, Beyoğlu'nda 2, Tuzla'da 3, Eyüpsultan'da 2, Üsküdar'da 2, Zeytinburnu'nda 1, Esenyurt'ta 10, Kartal'da 2, Sarıyer'de 2 ve Maltepe'de 2 PKK/DEM'li CHP listelerinden belediye meclis üyesi adayı yapıldı. Yine Mersin'de PKK/DEM'liler CHP listelerinden belediye meclis üyeliğine aday yapıldılar. Tamamına yakını da seçilecek yerlerde olan bu isimler seçimi kazandığında, PKK/DEM İstanbul ve Mersin'de belediye meclislerinde grup kurabilecekler.
NAMUS ŞEREF SÖZÜNÜ UNUTTU
Oysa, Özgür Özel 4 Kasım Kurultayı'nda namus şeref üzerine ne sözü vermişti? Milletvekili, belediye başkanlıkları ve belediye meclis üyelerinin belirlenmesinde önseçim yapılacağı sözü vermişti. Bugün geldiği noktada ise belediye başkanlıkları ve belediye meclis üyeliklerini PKK terör örgütü DEM ile yaptığı kirli pazarlıkla belirliyor. Bir de utanmadan yaptığı işbirliğine "Türkiye ittifakı" adını verip liderinin de Atatürk olduğunu söylüyor.
Parti kurultayında verdiği namus ve şeref sözünü tutamayan bir Genel Başkan'dan utanmasını beklemek de zaten boşuna çaba. Asıl önemlisi ne yapıp edip her sıkıştığında kitleleri kandırmak için Atatürk adını kullanan Özgür Özel gibi istismarcıların elinden kurtarmak lazım.