CHP ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun 10 yıllık avukatı Mustafa Kemal Çiçek
"BU BELGEYİ ANAYASA MAHKEMESİ'NE KABUL ETTİRMENİZ MÜMKÜN DEĞİL"
CHP ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun 10 yıllık avukatı Mustafa Kemal Çiçek ise şunları söyledi:
"Peçetelere imzalar atılarak kıymetli menkullerin teslimine ilişkin ciddiyetsiz bir belge var karşımızda. Ki bu belgeyi Anayasa Mahkemesi'ne kabul ettirmeniz dahi mümkün değil. Yani bunun bir bağlı olduğu protokol, kayıt hiçbir şey yok. Keza bu belgenin tesis edildiği bir ortamda genel merkezin yetkililerin, avukatlarının olması gerekir.
Çünkü İl başkanlığının bir salahiyeti yoktur. İl Başkanlığının bir yetkisi yoktur. Tüzel kişiliği yoktur. Siyasi partiler yasası açıktır. Muvafakat onay, icazet olmadan işlem dahi tesis edemezler. Buradan işte Ali Rıza Braka, Arnavutluk vatandaşı olduğu söyleniyor. Bu gayrimenkulden kaynaklı olarak Türk vatandaşlığı da kazandığı söylenen bir isim. Bu tesis ediliyor ve bu rakamı kapalı olarak verildiği söyleniyor. Böyle bir durum söz konusu değil zaten Genel Merkez olarak satış miktarını göndermişiz. Burada genel merkezin işlemi bitmiş. Ama sonrasında il yönetiminden birkaç isim, bu avukatlar başka bir faaliyetin içerisinde zaten benim için müphem olan noktalar, anlayamadığım nasıl teşhis edildiğini bilemediğim noktalardan bunlardan ibaret."
"İŞ EPEY BİRBİRİNE GİRDİ"
Çiçek yaptığı açıklamaya şu şekilde devam etti: "Bu alınan yer Güllü İnşaat'tan alınmış. O Gül İnşaat, Ekrem İmamoğlu'na yakın bir inşaat şirketi. Yani bu gayrimenkulü, Ekrem İmamoğlu bulup da partinin parasıyla aldırıp da kendileri bir şey mi yapmış? Yani bu iş çok su kaldırır bir vaziyete geldi. Bizim bildiğimiz ben partinin avukatıyım. Canan Kaftancıoğlu burayı bulmuş. Bülent Kuşoğlu bize inceleyin dedi. Biz inceledik. Parayı gönderdik. Ekspertiz neticesi 25 Milyon TL, banka valisiyle gönderildi. Bu bina alındı. Biz tapumuzu aldık. Demir başımıza koyduk. Geçtik gittik. Sonra bu bina natamam bina olarak alındı. Tadilat yapılacaktı. Tefrişat yapılacaktı. Bunun için de Genel Merkezin parası yoktu. Bağış kampanyası yapacaklarını söylediler. Bağış kampanyası biliyorsunuz Genel Merkez hesapları adına yapılır.
O Genel Merkez hesaplarından da 150-160 bin TL bir para toplandı. İstenilen bir rakam toplanılmayınca sonrasında Canan Kaftancıoğlu 'belediyeler gücü nispetinde yardımda bulunsun' dedi. Bazı belediyeler verdi, bazıları vermedi. Bakırköy Belediyesi'nin vermediğini biliyorum. Ama Sarıyer'in ve Şişli'nin verdiğini de biliyorum. Ne kadar verdiler bilmiyorum, belediyelerden aldıkları parayla tadilat tefrişat yapıldı. Şimdi asıl mesele olan bu görüntülerdeki paranın kimler tarafından toplandığı. İş epey bir birine girmiş durumda."
BUNA KİMSE İNANMAZ
Kemal Çiçek şu şekilde devam etti: Konuştukça batan bir il başkanı var burada. 'İş adamları tarafından verildi' diyor. Zaten o iş adamlarından bağış yapan varsa belediyeden iş alan iş adamlarıdır. Büyükşehirden iş alan işadamlarıdır. İktidarla, hükümetle işleri olmaz zaten.
Neden kendilerini gizlesinler ki? İl başkanının açıklamasının aksine bu şekilde bir bağış yapan işadamı varlığından o dönem biz haberdar değildik. Çünkü öyle bağış yapan işadamı yoktu. Belki de belediyelerin aracı olduğu işadamlarıdır.
Fatih Keleş
Onlara da ruhsat, imar ve çeşitli ihaleler konularında gerekli güvenceler verilmiştir. 'Bizim adımıza gidip nakit teslim edeceksin' denmiştir. İşadamları da o şekilde nakit olarak teslim etmişlerdir. İl başkanının açıklamasının anlamı budur. Bu da yolsuzluk suçudur. Ayrıca incelenmesi gerekiyor. Demek ki o paraları da İmamoğlu'na yakın olan o isimler toplamıştır. Ama ben söylüyorum Muharrem İnce'de 2018'de Cumhurbaşkanlığı seçimleri için 27 milyon TL bağışı zor topladık. 300 bin kişiden bağış alındı. Siz 1 tane il başkanlığı için çıkıyorsunuz. Çok kısa sürede 30-40 milyon TL bağış topluyorsunuz. Buna kimse inanmaz."
GÖRÜNTÜLERDEKİ ŞAHISLAR DİKKAT ÇEKTİ
İl başkanlığının alımına yönelik olduğu iddia edilen TL ve Euro kulelerinin sayımında CHP Genel Merkezi tarafından görevlendirilmesi gereken isimler yerine İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde (İBB) görev yapan ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yakın isimlerin olması dikkat çekti.
Görüntülerde İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gizli kasası olduğu belirtilen danışmanı ve İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş'in yanı sıra
İmamoğlu'nun sahibi olduğu inşaat firmasının Genel Müdürü Tuncay Yılmaz olduğu görüldü.
Yılmaz'ın aynı zamanda Fatih Keleş'in başkanlığını yaptığı İBB Spor Kulübü'nün mali işler yöneticisi olduğu öğrenildi.
Yılmaz'ın Ekrem İmamoğlu'nun bir diğer şirketi SSB Gayrimenkul AŞ'nin de yönetim kurulu üyesi olduğu anlaşıldı.
Paraların sayıldığı belirtilen ofisin sahibinin Ekrem İmamoğlu'ndan sonra 3 dönem CHP Beylikdüzü İlçe Başkanlığı yapan ve 14 Mayıs 2023'teki seçimlerde 28. Dönem CHP İstanbul Milletvekili seçilen Turan Taşkın Özer olduğu ifade edildi.
Ekrem İmamoğlu ile Ali Gül (Mavi kravatlı)
Sehpada yemek yiyen Fatih Keleş'in karşısındaki Takım elbiseli kişinin önceki dönem CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas olduğu
İkilinin etrafında gidip gelen gencin ismi ise Can Poyraz olduğu belirtildi. Can Poyraz'ın CHP İstanbul İl Başkanlığı eski basın danışmanı ve Canan Kaftancıoğlu'nun özel kalemi rolünde olduğu aktarıldı.
Masada oturan kişinin ise Turan Taşkın Özer'in elemanı olduğu söylendi. Ofisin sahibi Turan Taşkın Özer aynı zamanda CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı olduğu öğrenildi.
Fatih Keleş ve Ekrem İmamoğlu.
CHP'YE ZOR SORULAR
Sabah'ta yer alan habere göre; CHP'li yöneticiler paranın Sarıyer'de bulunan İstanbul İl Başkanlığı binasının satın alınması ile ilgili elden verilen meblağ olduğunu iddia ederken CHP'li Tolgahan Erdoğan CHP yöneticilerine bazı sorular yöneltti.
İl Binası 39 milyona alınıp bunun 15 milyonu elden teslim edildiyse bu para Genel Merkez'de ve İl Başkanlığı kasasında yok ise ve bağışlardan bu rakamlar toplanmadıysa bu paranın kaynağı nedir?
İl Başkanlığı binasının alışverişinde İmamoğlu İnşaat'ın Genel Müdürü Tuncay Yılmaz'ın işi ne?