Memleketi bölücülere '7'rme planı! HDP'ye 2 bakanlık, özerklik, İstanbul'u kantonlaştırma ve anayasa! Kılıçdaroğlu oy uğruna boyun eğdi

7'li koalisyon - Kandil hattında cereyan eden ihanet pazarlığı deşifre oldu. Kemal Kılıçdaroğlu oy uğruna Türkiye'nin birliğini ve bütünlüğünü tehdit eden şartlara boyun eğdi. İhanetin temeli ise 29 Ocak'taki HDK Genel Kurulu'nda atıldı. HDP'ye 2 Bakanlık, Demirtaş ve diğer terör tutuklarına özgürlük, özerklik, İstanbul'u kantonlarla parçalama planı açığa çıktı. Öte yandan 7'li koalisyondan 'söz' alan HDP'liler anayasayı sil baştan değiştireceklerini açık açık ilan etti. HDPKK'lı Azad Barış, "Diyarbakır'ı Kürdistan'ın merkezi yapacağız, tüm anayasayı sil baştan değiştireceğiz" dedi. Bir başka HDPKK'lı Mehmet Kamaç ise "Sistemi de anayasıyı da birlikte değiştireceğiz" imasında bulundu.

Giriş Tarihi :06 Mayıs 2023 , 11:51 Güncelleme Tarihi :06 Mayıs 2023 , 19:21
Memleketi bölücülere ’7’rme planı! HDP’ye 2 bakanlık, özerklik, İstanbul’u kantonlaştırma ve anayasa! Kılıçdaroğlu oy uğruna boyun eğdi

İÇİNDEKİLER

7'li koalisyonun 'Halil İbrahim Sofrası' olarak pazarladığı ittifak, Türkiye için tehlike arz edecek boyuta ulaşan bir yıkım birlikteliğine dönüştü. CHP, 'Milliyetçi' geçinen İYİ Parti ve HDPKK aynı noktada buluştu.

Kılıçdaroğlu HDPKK desteğini arkasına aldı, HDPKK Kılıçdaroğlu için oy dilenciliğine başladı. İş öyle bir boyut kazandı ki Kandil'deki PKK elebaşları "Kılıçdaroğlu'na oy verin yoksa iç savaş çıkartırız" tehditleri savurmaya başladı.Kılıçdaroğlu'nun Van mitinginde Türk bayrakları yerlere atıldı, "Dişe diş kana kan seninleyiz Öcalan" böğürtüleri yükseldi. "Selahattin Demirtaş'a özgürlük denildi. CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun eşi de PKK ile özdeşleşen zafer işaretini yapıp bölücülere selam çaktı.

Tüm bu gelişmelerin gölgesinde 7'li koalisyon - Kandil hattında cereyan eden ihanet pazarlığı deşifre oldu. Kılıçdaroğlu'nun oy uğruna kabul ettiği Türkiye'nin birliğini ve bütünlüğünü tehdit eden şartları sizler için derledik.

Durum öyle vahim ki maddeler arasında Türkiye'yi bölme, İstanbul'u kantonlarla parçalama planı yer alıyor...

İHANETİN TEMELİNİ DÖŞEYEN 4 MADDE
PKK'nın siyasi temsilcisi HDP, koalisyonun ortak adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleme kararını 29 Ocak'ta yapılan Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Genel Kurulu'nun basına kapalı oturumunda aldı.

Kararlar şu şekilde:

-HDP kontenjanından 1 veya 2 kişi bakan yapılacak. Tepki çekmemek için bu isimler daha az bilinen HDP'liler arasından seçilecek.

- Selahattin Demirtaş, Gülten Kışanak, Figen Yüksekdağ, Leyla Güven gibi isimler yeniden yargılanacak ve serbest kalmaları sağlanacak.

ÖZERKLİK VE İSTANBUL'U KANTONLARLA PARÇALAMA PLANI
- Türkiye'de güçlü olunan bölgelerde özerklik ilan edilecek. Suriye'nin kuzeyinde federasyon, Doğu ve Güneydoğu illerinde özyönetim, İstanbul'da da Esenyurt, Kanarya ve Esentepe'de kanton ilan edilecek.

- Aday olursa Kemal Kılıçdaroğlu desteklenecek. Kılıçdaroğlu aday olmazsa, bu karar ilgili adaya göre gözden geçirilecek.


Tam da bu noktada, HDPKK'nın Kılıçdaroğlu'nu destekleme kararı öncesi Bakanlık ve terör tutuklularının salınmasına yönelik pazarlıklar yapıldığı açığa çıkmış oldu.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'yerel' özerklik söylemi ve PKK ile ağız birliği yaparak olmayan Kürt sorununu varmış gibi göstermesine dikkat etmekte fayda var.

"TÜM ANAYASAYI SİL BAŞTAN DEĞİŞTİRECEĞİZ"
Öte yandan geride bıraktığımız günlerde HDPKK'lı Azad Barış "Yumruğu masaya vuracağız, Diyarbakır'ı Kürdistan'ın merkezi yapacağız" çıkışında bulunmuş, bu skandal üzerine açık açık "Tüm anayasayı sil baştan değiştireceğiz" demişti.

Bugün bu söylemlere bir yenisi daha eklendi...



"SİSTEMİ DE ANAYASAYI DA BİRLİKTE DEĞİŞTİRECEĞİZ" İMASI
HDPKK'nın Diyarbakır adayı Mehmet Kamaç, 7'li koalisyonla birlikte sistemi değiştireceklerini belirterek, "Anayasa değişikliğine gidildiğinde talebimiz Kürtlerin haklarının statü temelinde tanınmadır. Kimliğinin tanınması, anadilinde eğitimin siyasette ve sosyal hayatta resmi olması" ifadelerini kullandı.

DEVA'DAN PKK İLE AĞIZ BİRLİĞİ! AMAÇLARI BÖLÜCÜLERLE MECLİS'TE PAZARLIK YAPMAK
CHP listesinden Diyarbakır'da aday gösterilen DEVA Partili Ali İhsan Merdanoğlu ise PKK ile ağız birliği yaparak 'Kürt sorunu' söylemine sığındı.



"Türkiye'de Kürt meselesini mutlaka ama mutlaka çözmek lazım" Merdanoğlu, bölücülerle pazarlık yapılması ise Meclis'i işaret edip "Bunu parlamento çatısı altında mutlaka çözmek lazım ve bu iradeyi ortaya koyacağımıza inanıyorum. Millet İttifakında bu irade var" ifadelerini kullandı.

Bu bağlamda Kılıçdaroğlu'nun bölücülerden ve teröristlerden aldığı desteğin kronolojisini sizler için çıkardık.

21 ŞUBAT 2023: SELO SAHNEDE!
Selahattin Demirtaş, 21 Şubat'ta sosyal medya hesabından yaptığı yaptığı paylaşımda, "Yürü Emek ve Özgürlük İttifakı! Yürü Sosyalist Güç Birliği! Yürü Millet İttifakı! Yürü Bay Kemal! Yan yana yürüyün. Birleştirin, barıştırın ve yeniden inşa edelim, yıkılan bu ülkeyi. Başka çaremiz yok, başaracağız" ifadelerini kullandı.

MART VE NİSAN BOYUNCA KANDİL'DEN GELEN PEŞİ SIRA DESTEK AÇIKLAMALARI
Mart ve Nisan ayı boyunca PKK elebaşları Murat Karayılan, Sabri Ok, Cemil Bayık, Duran Kalkan, Remzi Kartal Türk Ordusu'nun teröre karşı operasyonlarını hedef aldı Millet İttifakı'na destek açıklamalarında bulundu.


20 MART 2023: KILIÇDAROĞLU - PERVİN BULDAN - MİTHAT SANCAR ÜÇLÜSÜ BİR ARADA
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 20 Mart'ta HDP Eş Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile görüştü.

HDP'liler 22 Mart'ta cumhurbaşkanlığı için aday çıkarmayacaklarını ilan etti.

PKK'nın üst düzey yapılanması KCK Eş Başkanı Bese Hozat, 28 Mart'ta seçim sürecinde eylemsizlik kararı aldıklarını, seçim sonrasında duruma göre yeni bir değerlendirme yapacaklarını açıkladı. Eş Başkan Sancar, 28 Nisan'da Kılıçdaroğlu'na HDP desteğini resmen açıkladı.

TALEPLERİMİZ ORTAK
HDP'nin 27 Eylül 2021'de açıkladığı seçimlere ilişkin tutum belgesi ile Altılı Masa'nın 30 Ocak 2023'te ilan ettiği Ortak Mutabakat Metni örtüşüyor.

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da bu gerçeği "Ortak bir metnimiz var, bu belgenin birçok noktası HDP'nin tutum belgesiyle örtüşüyor." sözleriyle doğrulamıştı.

Mutabakat metninde HDP'nin önemli talepleri Altılı Masa'nın kaleminden ifade edildi.

Altılı Masa, "Terörle mücadelede, Birleşmiş Milletler, Avrupa Konseyi ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı gibi uluslararası örgütler bünyesinde kabul edilen belgeleri ve alınan kararları dikkate alan bir yaklaşım sergileyeceğiz." taahhüdünde bulundu.

FETÖ ve PKK ilişkileri nedeniyle kamu görevinden el çektirilenler için yapılan düzenlemeler hakkında da, "Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamelerinden kaynaklanan mağduriyetlere son vereceğiz." cümlesi yer aldı.

Millet İttifakı'nın vaatleri arasında, İçişleri Bakanlığının teröre destek veren ya da yolsuzluk yapan belediyelerde görevden uzaklaştırma ve kayyum atama yetkisini kaldırmak da var.

Ortak mutabakat metninde "Merkezi yönetimin yerel yönetimler üzerindeki aşırı vesayetine son vereceğiz." vurgusuyla merkezi-yerel yönetim ayrımı yapıldı.

KILIÇDAROĞLU HDP İLE NE GÖRÜŞTÜ?
A Haber canlı yayınına konuk olan Büyük Birlik Partisi lideri Mustafa Destici de taraflar arasında yürütülen pazarlığa ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

"Kılıçdaroğlu HDP'ye bakanlık ve yardımcılık sözü verdi. 8. cumhurbaşkanı yardımcısı Selahattin Demirtaş olacak" diyen Destici, "HDP yasal olabilir ama meşru değil. Kemal Kılıçdaroğlu alenen çıkıp 'Ben yerel yönetim özerklik şartını getireceğim' diyor. Yani ülkenin bir bölümüne özerlik vermeye kalkacak. Aynı Irak'taki gibi PKK'PYD'ye ülkenin güneyinde bölgesel yönetim verecek. Ülkenin güneyinde yani Suriye başka olacağına YPG olsun istiyor. Aklı cin gibi olan Kılıçdaroğlu PYD'nin PKK olduğunu bilmiyor mu? Selahattin Demirtaş'a ve Kavala'ya özgürlük vaat ediyor. Sırrı Sakık, Kemal Kılıçdaroğlu'nun Öcalan'a özgürlük sözü verdiğini açıkladı bunu yalanlayan oldu mu? Çakma milliyetçi Meral Akşener buna bir şey söyledi mi? Ben bunu deyince kızıyorlar ama gerçek milliyetçi bu söze tepki verir. Meral Akşener de PKK'nın oyuna muhtaç. Bütün terör örgütleri Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekliyor." ifadelerini kullandı.

BÜYÜKBAŞLARDAN KILIÇDAROĞLU'NA TAM DESTEK
Terör örgütü PKK'nın Kandil'deki elebaşları 7'li koalisyonun cumhurbaşkanı adayı CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu ve HDPKK'ya peş peşe destek açıklamaları yapıyor.

Kandil'deki "terör ini"nden son açıklama terörist elebaşlarından KCK Yürütme Konseyi üyesi Xebat Andok'tan gelmişti. Terör örgütünün sözde medya kuruluşlarına 24 saatte bir özel açıklamalar yapan terörist elebaşları, 7'li koalisyon ve adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na üst üste destek çağrısı yaptılar.

Terör örgütü elebaşlarının daha evvel yaptığı "İç savaş çıkartırız" tehdidini bu kez daha da ileri taşıyan terörist Andok, 14 Mayıs'taki seçimlerin bir 3. Dünya Savaşı olduğunu, tıpkı birinci ve ikinci dünya savaşlarında olduğu gibi bölgede yeni bir "dizayn" yapılacağını iddia ederek, Suriye'nin kuzeyinde tasarlanan PKK terör devleti planını da itiraf etti. 14 Mayıs'a bir savaş gibi baktıklarını açıklayan terörist elebaşı Andok'un sözleriyle, 7'li koalisyonun kazanması halinde Türkiye'yi nasıl bir bölünme tehdidi beklediği gerçeği de daha net anlaşıldı.

"Üçüncü Dünya Savaşı sürecinde olma gerçekliğimiz bunu böyle anlamamızı zorunlu kılıyor. Çünkü Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra da, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra da bir dizayn gerçekleşti. İçinde bulunduğumuz Üçüncü Dünya Savaşı'ndan sonra da bir dizayn gerçekleşecektir. Bu kaçınılmazdır. Zaten savaşlar esas olarak bu temelde gerçekleştiriliyor. Şimdi bu savaşın tarafları var, hegemonik güçler var, bölgesel güçler var. Kürt ihaneti var ve bir de Kürt özgürlük eğilimini temsil eden ve giderek kendisini bölgesel düzlemde bir özgürlük eğilimine dönüştüren bir PKK, Önder Apo gerçekliği var. Ve bu savaş uzunca bir süredir sürüyor ve önemli bir eşiğe gelmiş durumda. İşte bu 14 Mayıs seçimleri, tam da bu bahsettiğimiz Üçüncü Dünya savaşı koşullarında, onun çok önemli bir aşamasında gerçekleşiyor." diye konuşan elebaşı Andok, "seçime değil savaşa gidiyoruz" sözleriyle de bölücü planlarını ortaya şöyle koydu:

"Evet seçim, mevcut olan savaşın bir parçası, bir aşaması gibi bir şey."

PKK'lı sözde yöneticilerden Xebat Andok, 7'li koalisyon ile nasıl aynı amaç üzere beraber hareket ettiklerini de itiraf etti. "Millet İttifakı'nı temsil eden güçler açısından da şöyle bir gerçeklik var. Onlar da 3. Dünya Savaşı koşullarını, bölgenin eskisi gibi olamayacağını biliyorlar ve savaş koşulları içerisinde Türkiye'yi kendileri yönetmek istiyor. Çünkü Türkiye'nin mevcut yönetim tarzının Türkiye'yi uluslararası alanda tecrit ettiğini, toplumu alabildiğince ayrıştırdığını, savaş politikalarının halkı getirmiş olduğu aşamayı görüyorlar. Bunu da bir propaganda malzemesine dönüştürerek, aslında iktidar mücadelesinde AKP-MHP ittifakının yaşamış olduğu zorlanmaların yarattığı rüzgarı da arkalarına alarak iktidar olmak istiyorlar. Klasik, bildik bir iktidar mücadelesi, sistem içi güç mücadelesidir. Bunun içinden Türkiye'yi yönetmek isteyen bir güç olarak öne çıkmak istiyor. AKP- MHP'ye göre kendince biraz daha Batı'yla uyumlu, biraz daha mevcut durumu restore etme gibi bir yaklaşım içerisinde. Bunlar sistemin iki ittifak gücünün temel yaklaşımı. 3. Dünya Savaşı koşullarını bu şekilde değerlendirmek istiyorlar. Bizim açımızdan, halklar açısından, Kürt Özgürlük Hareketi açısından da 3. Dünya Savaşı koşulları hem büyük özgürlük imkanları sunuyor, aynı zamanda büyük tehlikeleri de barındırıyor." sözleriyle de elebaşlarından Andok, 7'li koalisyon ve terör örgütü PKK ile PYD'nin Türkiye'yi bölme, uydu bir terör devleti kurularak bölgede Batı'nın istediği bir sömürge ülkesi oluşturma planını da açık etti.

CEMİL BAYIK TEHDİTLER SAVURDU
Geçtiğimiz günlerde açıklamalarda bulunan sözde KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı PKK'lı terörist elebaşı Cemil Bayık, terör örgütünün yayın organına konuşmuş, tek amaçlarının Başkan Erdoğan'ı iktidardan düşürmek olduğunu savunarak, 7'li koalisyon ve Kılıçdaroğlu'na oy verin çağrısı yapmıştı. "Bu seçimleri Türkiye demokrasi güçleri ile Kürt halkının özgürlük ve demokrasi güçlerinin daha fazla ortaklaşması süreci haline getirmek esas alınmalıdır." açıklamasıyla 7'li koalisyon ve HDPKK'nın ortak hareket etmesi talimatını veren elebaşı Bayık, terörist elebaşı Bese Hozat'ın ardından açık açık iç savaş tehdidinde bulundu. Skandal ifadeler kullanan Bayık, "Kaybetmesine rağmen iktidarı bırakmazsa bu durumda demokrasi güçleri direnerek bu faşist iktidarı yenilgiye uğratma mücadelesi içinde olmalıdırlar." diyerek iç savaş çağrısı yaptı.

TEK AMACIMIZ ERDOĞAN'I DÜŞÜRMEK

Tek amaçlarının Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ı devirmek olduğunu belirten Kandil'deki teröristbaşı, "Zaten demokrasi güçlerinin, demokratik güçlerin ben ya da biz milletvekili olmalıydık yaklaşımı olamaz. Daha iyi temsil önerileri olabilir. Ama bunlar küsme, kopma, tepki duyma gibi tutumlara gerekçe olamaz. Artık herkesin tüm gücüyle çalışması gerekir. Yeşil Sol Parti'nin seçimden en güçlü biçimde çıkmasını sağlamak; Tayyip Erdoğan'ı da düşürmek doğrultusunda oy kullanmak ve en güçlü biçimde bir sonuç almak önemlidir." dedi.

BU İKTİDARIN BİR AN ÖNCE İNDİRİLMESİ GEREKMEKTEDİR

Cumhur İttifakı'nın iktidardan bir an önce indirilmesi gerektiğini bunun için HDPKK'nın 7'li koalisyona hiç olmadığı kadar yakın hareket etmesi gerektiğini belirten terörist elebaşı Cemil Bayık şu ifadeleri kullandı:

"Bu iktidarın gerçekten de bir gün önce düşürülmesi ve Türkiye'nin bu iktidarın yarattığı kabustan kurtarılması gerekir. Yoksa Türkiye vatan-millet-Sakarya sloganlarıyla tarihinin en büyük yıkımıyla karşılaşacaktır. Kürtleri soykırıma uğratmak adına Türkiye'nin tüm dengelerini bozan, Türkiye'yi kirleten bu iktidar Türkiye'yi gelecekte daha büyük acıların yaşanmasına yol açan bir felakete doludizgin götürmektedir. Kürt düşmanlığı her türlü kötülüğün kılıfı yapılmakta; her türlü çirkinlik, kirlilik, zulüm ve sömürü bu kılıf altında gizlenmektedir. Kim kirli bir iş yapmak istiyorsa, kim Türkiye'nin kanını emmek istiyorsa vatan-millet-Sakarya diyerek Kürt düşmanlığı yapmaktadır. 1990'lı yıllarda kirliliğin ve sömürünün rantı olan Apo ve PKK düşmanlığı bugün o günkünden katbekat daha fazla artırılmış bulunmaktadır. Rêber Apo 1990'lı yıllardaki bu durumu devletin kirlenmesi, yozlaşması, çürümesi olarak ifade etmişti. Şimdi bu durum akıl almaz bir düzeye ulaşmıştır. Hala da bu kokuşmuşluk, çürümüşlük Kürt düşmanlığıyla örtülmeye çalışılmaktadır. Ancak bu çürümüşlük ve kötülükler o kadar açık hale gelmiştir ki, artık AKP-MHP yandaşları dışında kimse tarafından kabul edilmemektedir. Kürt düşmanlığı ile yaratılan parçalanma ve ötekileştirme şimdi tüm Türkiye toplumuna yönelik yapılmış bulunmaktadır. Kürt halkının özgürlük mücadelesiyle Türkiye'nin demokratikleşme mücadelesinin hiç olmadığı kadar buluşması ve ortaklaşması bu gerçekliğin sonucu olmaktadır."

7'LİYE HDPKK ÇİZGİSİNDE BİRLEŞİN ÇAĞRISI

Türkiye'deki Kürt vatandaşları kullanmaya çalışarak PKK'yı Kürtlerle ilişkili olarak göstermeye çalışan alçak teröristbaşı, "Bu açıdan seçimde HDP çizgisinde etkili mücadele verilmesi gerekir. HDP ne Kürt ne Alevi ne de başka bir toplumsal kesimin partisidir. Türkiye'de radikal demokratikleşme isteyen herkesin partisidir. Bu çerçevede aynı zamanda Kürtlerin, Alevilerin, kadınların, ekolojistlerin, emekçilerin, gençlerin, farklı ezilen etnik ve inanç toplulukların partisidir. HDP'yi bir kimliğin partisi haline getirmek HDP çizgisine yapılacak en büyük kötülük olacaktır. Bu açıdan HDP çizgisinde mücadele yürütenlerin HDP'yi herhangi bir kimliğin partisi yapmak isteyenlere karşı tutum göstermeleri gerekir." şeklinde konuştu.

BİR DESTEK DE YJA STAR SÖZDE KARARGAH KOMUTANLIĞI ÜYESİ ZOZAN ÇEWLİG'TEN

HDP'nin zafer alacağını iddia eden YJA Star sözde Karargah Komutanlığı üyesi Zozan Çewlig "Bu seçimler kadınların, gençlerin ve toplumumuzun kaderini belirleyecek. Kadınlar, gençler, Aleviler, emekçiler, demokratik kesimlerle bu seçimlerin HDP'nin zaferi olacağına inanıyoruz. Bundan duyduğu korkuyla basın çalışanlarını, siyasetçileri gözaltına alıp zindana attı. Bu siyasi operasyonların provokatif komplo operasyonlarına dönüştürme ihtimali de var. Bu konuda da halkımızın duyarlı olması gerekiyor. Bunlar askeri anlamda Zap'ta bittiler, halkımızın sayesinde siyasi anlamda da Ankara'da bitecekler. Bu, Türkiye'nin demokratikleşmesinin önünü açacak ve kan emici diktatör kesimler sandıklarda kendi sonlarını getirecek. Biz buna inanıyoruz" iddiasında bulundu.

100 YILLIK CUMHURİYET'İ YIKACAĞIZ

Yedili koalisyon adayı Kılıçdaroğlu'ndan "özerklik" ve "kayyum" sözü alan PKK, 14 Mayıs'ı bölücülük planları için ölüm kalım tarihi olarak belirledi. HDP'li Sakık'tan sonra PKK'nın elebaşlarından Sabri Ok da "100 yıllık cumhuriyeti yıkacağız" ifadelerini kullanmıştı.

7'Lİ KOALİSYONUN AMACI ÜLKEYİ BÖLMEK

AK Parti ve MHP'nin kurduğu Cumhur İttifakı'na yalan ve iftiralarla saldıran Ok, Türkiye Cumhuriyet'ini bölme planını 7'li koalisyonla yaptıklarını itiraf etti. Seçim kazanmak için 7'li koalisyonun ile Emek ve Demokrasi İttifakı kurulduğunu belirten OK, "Gerçek olan şu ki, 20 yıllık AKP faşizmi yıkılacaktır. AKP-MHP faşizminin yıkılması, Türkiye ve Kurdistan'da yeni bir süreç başlatacaktır. Neden? Eğer bu seçimlerde AKP-MHP faşizmi yıkılırsa, o zaman herkes için bir milat olacaktır. Seçimden öncesi ve sonrası olacak insanlar için. Bundan dolayı bu seçimler çok büyük önem taşıyor." ifadeleriyle "özerklik" için hazırlık yaptıklarını açıkladı.

İYİ PARTİ VE PKK AYNI YERDE

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in aksine PKK ve İyi Parti'nin aynı yerde olduğunu belirten Ok, "Herkes bu seçimin farklı olduğunu, geçmiş seçimlere benzemediğini söylüyor. Hatta belki 100 yıllık Türkiye Cumhuriyetinin en önemli seçimi deniliyor. Böyle önemli bir seçim. Bu seçimin bu kadar önemli olmasının nedeni nedir? AKP-MHP faşizmi onlar dışında herkesi etkiliyor. Bundan dolayı AKP-MHP'li olmayan herkes, onlara karşı. Dikkat ederseniz 2. Dünya Savaşında da durum buydu. Sovyetler, Amerika ve Avrupa bile Hitler, Mussolini, Franko faşizmine karşı demokratik direniş cephesini kurdu. Halbuki her biri farklı bir cepheydi. Aynı şey şu an Türkiye için de geçerli. Erdoğan-Bahçeli çıkarları dışında olan her şeye ve herkese karşılar. Bazen diyorlar, PKK, İYİ Parti aynı yerde. Biz faşizme karşıyız. Onlar da şu an karşıyız diyorlar. Eğer böyle katıksız faşist olmasaydılar herkes böyle bir tutum sergilemezdi. AKP-MHP faşizmi bu düzeydedir." ifadelerini kullandı.

KILIÇDAROĞLU'NA DESTEK PAYLAŞIMLARI YAPAN ELEBAŞLARI

12 Mart'tan itibaren Kılıçdaroğlu'na ve 7'li koalisyona destek mesajı paylaşan PKK elebaşları arasında Cemil Bayık, Murat Karayılan, Mustafa Karasu, Duran Kalkan, Bese Hozat, Helin Ümit, Sabri Ok ve Remzi Kartal yer alıyor. İşte terör örgütünden gelen destek mesajları:

CEMİL BAYIK

Terör örgütü elebaşı Öcalan'a özgürlük isteyen Bayık "Önder Apo ve halkımız birleşmiştir ve ayrı düşünülemez. Önder Apo'suz yaşam olmaz bu da Apo'nun gerçekliğidir." dedi. Bayık, elebaşı Öcalan'ın özgürlüğü dışında hiçbir şeyi kabul etmediklerini ifade ederek şunları söyledi: "Bizim için özgürlük ve mücadelemizi büyütme zamanıdır. Önderliği fiziki özgürlüğüne kavuşturmalıyız. Apo'nun özgürlüğü dışında hiçbir şey kabul etmiyoruz. Apo'nun dostları Önder Apo'nun özgürlüğüne kavuşması için mücadele yürütüyor. Bu direniş sonuç alıncaya kadar da devam edecektir."

MURAT KARAYILAN

Terör örgütü PKK'nın elebaşı Murat Karayılan da sanki İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in altılı koalisyona kendisi döndürmüş gibi bir sevinçle, masadaki krizin çözülmesinden duyduğu memnuniyeti, "Bu, Türkiye demokrasi hareketi açısından çok iyi bir şey. Niye? Çünkü halkın gerçekten değişim istediği ortaya çıktı. Halk bu iktidarın değişmesini istiyor. Bu biçimde toplum mühendisliğine dayalı projelerin sonuç almayacağı görüldü. Dolayısıyla bu durum, aslında demokratik çevreler açısından bir güç oldu; bu planları yapan kesimlere de bir darbe oldu. Muhalefetin güçlendiği belirtilebilir. Bu tür planları gerçekleştirmek isteyen derin ellerin sonuç alamayacağı görüldü" sözleriyle dile getirdi. Karayılan, İmralı'da tutuklu bulunan bebek katili Abdullah Öcalan'ın serbest kalma vaktinin geldiğini de iddia etti. Karayılan, "Apo'nun fiziki olarak özgür olma vakti gelmiştir. Apo'nun özgürlüğü için de mücadele yürütmeliyiz ve başlatacağımız hamleler bu temelde gelişmek durumundadır." dedi.

MUSTAFA KARASU

Hain örgütün elebaşı Mustafa Karasu, 7'li koalisyona desteğini yineleyerek, ''Türkiye demokratikleşecekse, bu iktidara karşı da mücadele verilmesi gerekiyor. Muhalefetin, muhalif güçlere hesap sorması gerekiyor. Türk halkı, böyle bir iktidara layık değil gerçekten. Bu iktidarın değişmesi gerekiyor. Bunun zaten önemli demokrasi güçleri de görüyor. Bu seçimde en verimli sonucu almaları gerekiyor. Yani ortak liste daha fazla kazandırır diyorlar. Herkes böyle söylüyor." dedi.

DURAN KALKAN

PKK elebaşı Duran Kalkan, Cumhur İttifakı'nı hedef alıp 7'li koalisyona çağrıda bulanarak, "Biz bütün özgürlükçü ve demokratik güçleri destekliyoruz. AKP-MHP faşizmini yıkacağız. Kesinlikle! Bu faşizm yıkılacak. Bunu herkes de söylüyor biz de söyledik; Tecridi kıracağız, faşizmi yıkacağız özgürlüğü ve demokrasiyi kazanacağız. Bu bir ölçü" dedi.

7'Lİ KOALİSYONA OY DİYE YALVARDI

Genç kızlara tecavüz ettikten sonra infaz emri veren elebaşlarının terör kamplarında yaptıkları vahşet bilinirken kadınlardan utanmadan oy isteyen elebaşı "Ben Kürt halkına, kadınlarına, gençlerine, işçi ve emekçilerine, Türkiye'nin bütün halklarına, ezilenlere çağrı yapıyorum. Demokratik adaylara oy versinler. Yani AKP-MHP faşizmini yıkmayı temel gündemleri yapsınlar. Özellikle de özgürlükçü, demokratik kadınlara daha çok oy versinler. Bu bizim tutumumuzdur. Bizden yana olan, bizi dinleyen herkese çağrımız bu. AKP-MHP faşizmi artık kaldırılamaz bir durumda. Bunun gerçekten de tarihin çöp sepetine atılması lazım. Gömmek lazım tarihe. Yani bir daha, biraz daha AKP-MHP'nin yönetim olacağını düşünün. Türkiye'de ne kalır elle tutulacak? İnsanlık adına, özgürlük adına, demokrasi adına, kardeşlik adına hiçbir şey kalmaz. Bu çok önemli. Simdi böyle bir gücün bir daha yönetim olmasına, biraz daha yönetimde kalmasına kesinlikle izin vermemek lazım. Öyle bir durum katliamdan katliam beğenmeye götürür." diyerek 7'li koalisyona oy istedi.

BESE HOZAT

Türkiye'nin çok önemli bir seçim sürecine girdiğini söyleyen terörist Hozat "Bu seçim hiçbir seçime benzemiyor" ifadelerini kullandı.

Altılı koalisyonun birlikteliğini değerlendiren terörist Hozat "Seçim süreci ile birlikte güçlü bir mücadele yürütülürse bu faşist iktidar 14 Mayıs'ta yıkılacaktır." dedi. Hozat açıklamasında PKK'nın seçimlere kadar askeri eylemlerine son verdiğini duyururken "Seçimler bitene kadar askeri eylemlerimize son verme kararı aldık" şeklinde konuştu.

HELİN ÜMİT

PKK'lı büyük başlardan Helin Ümit, "Bizim savaşmamız size umut oluyor" vurgusu yaparak 7'li koalisyona "Küçük hesap yapmayın, birlik olun" zılgıtı çekti. Ümit, "Türkiye'deki sistemin karakterinin belirlenmesinde biz de rol alacağız" mesajını vermeyi de ihmal etmedi.

SABRİ OK

HDP'li Sırrı Sakık ile aynı ifadeleri kullanmaktan çekinmeyen Ok devlete ve hükümete saldırdı. Skandal ifadeler kullanan Ok, "Bu devlet, yani AKP, Erdoğan Türkiye Cumhuriyeti'nin 100 yıllık zihniyetini temsil ediyor. İktidarlarını sürdürmek için ellerinde hiçbir şey kalmadı. Bundan dolayı AKP-MHP iktidarından ve Türk devletinin 100 yıllık baskıcı zihniyetinden kurtulmak için bu seçim çok önemli." şeklinde konuştu.

REMZİ KARTAL

Kırmızı bültenle aranan PKK terör örgütü yöneticisi Kongra Gel Eş Genel Başkanı Remzi Kartal, "Kılıçdaroğlu doğru tercih, desteklenecek bir adaydır. Bu tarihi bir fırsattır" ifadelerini kullandı.

MİHRAÇ URAL

Reyhanlı katliamının sorumlularından THKP-C terör örgütü elebaşı Mihraç Ural, Başkan Erdoğan'ı hedef alarak, "Erdoğan'ın yıkılması için tüm güçler birleştik. Biz de bu birlikte HDP etrafında yerimizi alacağız. Millet İttifakı ve tüm demokrasi güçlerinin toplandığı Emek ve Özgürlük İttifakı ve Sosyalist Güç birliği gücümüzü birleştirdik." dedi.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN