Halk arasında sara hastalığı olarak bilinen epilepsi, kişinin istemi dışında vücut kaslarının bir bölümünün ya da tamamının sarsılarak kasılmasıyla belirti veriyor. Beyin hücrelerinin normal dışı çalışmasına yol açıyor. Öğr. Gör. Özlem Karagöl, "Nöbet geçiren bir kişiyle karşılaşıldığında sakin olunmalı ve hastanın hareketleri kesinlikle durdurulmamalı" diyor.
AĞZINA BİR ŞEY SOKMAYIN
Özlem Karagöl, nöbet anında yapılması ve yapılmaması gerekenleri şöyle açıklıyor: "Hastayı güvenli bir yere yatırın veya alın. Yaralayabilecek ucu sivri veya sert eşyaları uzaklaştırın. Sıkı giysileri varsa giysilerini gevşetin, şayet takıyorsa gözlüğünü çıkartın. Tükürüğünün dışarı akmasını sağlayın. Rahat nefes alması için mümkünse ağzını ve solunum yolunu açık tutun. Asla ağzına bir şey sokmaya çalışmayın. Nöbet sırasında ilaç vermeyin. Soğan, kolonya vb. şeyler koklatmayın. Hastanın üzerinde epilepsi hastası olduğunu ve neler yapılması gerektiğini açıklayan bir kart veya sağlık karnesi olup olmadığına bakın. Nöbetinin bitmesini bekleyin. Unutmayın ki, sıklıkla nöbet sonrasında kişi yorgun, ne yaptığını bilemez haldedir, dolayısıyla bu aşamada elinizden geldiğince güven verici olun."
BİLİNÇ AÇILMIYORSA AMBULANS ÇAĞIRIN
Karagöl, "Hasta suda ya da yüzerken nöbet geçirdiyse, üzerinde epilepsi hastası olduğuna dair bilgi yoksa veya hastanın bu nöbetinin bir epilepsi hastalığına bağlı olup olmadığı bilinmiyorsa, kişi yaralanmış, gebe veya diyabetik ise, nöbet 5 dakikadan daha uzun süredir devam ediyor ve ikinci nöbet, ilk nöbet bittikten çok kısa bir süre sonra başlayıp kasılmalar bittikten sonra da kişinin bilinci açılmıyorsa mutlaka bir ambulans çağırılmalıdır." diye konuşuyor.