Obezite, günümüzde hareketsiz yaşam, aşırı kalorili gıdalar ve oturarak çalışma gibi nedenlerle giderek yaygınlaşıyor. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de artış gösteriyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Beyza Tekin Altınbay, obezitenin vücuttaki damarları ve hormonları olumsuz yönde etkileyerek diyabet ve hipertansiyon gibi kronik hastalıklara neden olduğunu belirtiyor. Bu durumun göz hastalıklarını tetiklediğine dikkat çekiyor. Obezitenin göz üzerindeki risklerini anlatıyor:
YAĞ DOKUSUNDAKİ BÜYÜK RİSK
Obezitenin katarakt, glokom (göz tansiyonu), sarı nokta, retinopati (şeker hastalığına bağlı göz bozukluğu) ve gözlerde sulanma, batma hissi ve bulanık görmeye neden olan kuru göz hastalığına yol açıyor. Günümüzde obez olan bir bireyin zayıflamasıyla, bu hastalıkların iyileşebileceğine dair kesin sonuç gösteren bir çalışma bulunmuyor.
Fakat güncel olarak yapılan bir çalışmada obezite cerrahisi sonrası zayıflayan bireylerde göz damar yapılarında iyileşme olduğu da gözlemlenmiş. Obez kişilerde yağ dokulardan salgılanan leptin hormonunun vücuttaki oksidatif stres seviyesini artırarak katarakt oluşumunu hızlandırdığı düşünülüyor.
BEL FITIĞI SOĞUK SEVER
Bel fıtığı, omurgalar arasında disk adı verilen yuvarlak yastıkların zorlanma ve yıpranma nedeniyle yırtılmasıyla oluşan sinir köklerinin sıkışmasına deniyor. Fıtıklaşmış diskler boyun, kol, sırt veya bacak ağrısının temel nedenlerinden biri olarak kabul ediliyor. Yaşın ilerlemesi, ağır kaldırma, sigara içme ve kilolu olma gibi etkenlerle oluşuyor. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre Ünal, soğuk havanın, bel fıtığının oluşumuna neden olmamasına rağmen bel ağrısı yaratan etkenler arasında yer aldığını söylüyor. Önerilerde bulunuyor: Soğuk havalarda, özellikle bel bölgesini sıcak tutan kıyafetler giyin. Bel bölgesine en az 15 dakika sıcak su torbası koyun. Düzenli egzersiz yapın. Kiloya dikkat edin. Şekerli gıdalardan uzak durun.
MİS GİBİ KOKACAĞIZ
Ağız kokusu, çevreye verdiği zarardan dolayı sosyal hayatı bitiriyor. Diş Hekimi Dr. Damla Zenar, ağız kokusunun temelinde başka sağlık problemlerinin yer alabileceğini belirtiyor. Kokuya karşı alınacak tedbirleri şöyle sıralıyor:
Dişleri günde 2 kez fırçalayın.
Dil, damak ve damağı fırçalayın.
Takma dişleriniz varsa gece çıkarın. Temizleyin.
Sigarayı bırakın.
Çiğnemenizi sağlayan havuç ve elma gibi besinleri tüketin.
Diş hekiminizi düzenli olarak ziyaret edin. Kontrollerinizi sakın ihmal etmeyin.
ZİNDE KALMAK YÜZ GÜLDÜRÜYOR
İspanya'daki Madrid Üniversitesi'nden akademisyen Maria Dolores Merino, 100 yaşını geçenleri yıllardır gözlemliyor. Çalışmalarından birinde, uzun yaşayanların bazı ortak özelliklerini kategoride topladı: Zindelik ve yaşama gücü, etkileşim isteği, özveri ve amaç edinmek, dayanıklılık, yaşamın kontrolünü elde tutmak, entelektüel motivasyon, olumlu olmak ile kavrayış ve idrak.
CEVİZ YE UNUTMA
Ceviz, beyin hücrelerini güçlendirir. Alzheimer'dan korur. Bağırsakların temizlenmesini sağlar. Prostat, göğüs ve pankreas kanserini engeller.
ROMATİZMAYA KUŞKONMAZ
Kuşkonmaz, uzun süre tok tutarak zayıflamaya yardımcı olur. Sindirimi düzenler. Romatizma ve kemik ağrılarını azaltır. Vücutta iltihap oluşumunu engeller.
DEPRESYONA SICAK ÇİKOLATA
Sıcak çikolata, sadece içinizi ısıtmakla kalmaz. Bağışıklık sistemini destekler. Anti-depresana iyi gelir. Kanseri tedavi etmek için kullanılır. Kilo vermeye yardımcıdır. Diş çürümesini engeller.
