Galatasaray'a karşı yapılan sistematik haksızlıklar karşısında gerekli tepkinin verilememesi, hak ve menfaatlerin yeterince savunulamamasının Sportif A.Ş'deki görevlerinden istifa etmesinin en önemli gerekçelerinden olduğunu söyleyen Rezan Epözdemir, Galatasaray Spor Kulübü derneği yönetim kurulundaki görevlerinden de genel kurul iradesine saygısızlık olmasın diye istifa etmediğini belirtti.
Galatasaray Sportif A.Ş'deki görevinden istifa eden Rezan Epözdemir, İstanbul'da bir otelde düzenlediği basın toplantısıyla açıklamalarda bulundu. Görev sırasında yaptığı çalışmalar hakkında bilgi vererek konuşmasına başlayan Epzödemir, "Galatasaray'ın maruz kaldığı sistematik ve kategorik haksızlıklar karşısında zaman zaman yalnız kalsam da, dilim döndüğünce Galatasaray'ın hak ve menfaatlerini, Galatasaray kültür ve erdemine yakışır şekilde savunmaya çalıştım. Galatasaray'da iki tane temel tüzel kişilik var. Galatasaray Sportif A.Ş yüzde 40'ı halka açık anonim şirket. Yüzde 60'ının sahibi dernek. Futbol şubesinin bağlı bulunduğu, bütün futbol operasyonlarının yapıldığı ve futbola ilişkin kararların alındığı yer. Ben de burada başkan vekilliği ve yönetim kurulu üyeliği ifa ediyorum. Sportif A.Ş. ile ilgili konuşacağım. Geldiğimiz noktada büyük bir onur ve şerefle ifa ettiğim Galatasaray Sportif A.Ş. Başkan Vekilliği ve yönetim kurulu üyeliğimden bugün itibariyle notere yolladım ve bu görevlerimden istifa ettim. Gerekçeleri var. Galatasaray'ın zarar görmemesi için kısa ve yüzeysel değerlendirmede bulunacağım" diye konuştu.
"GEREKLİ TEPKİNİN VERİLEMEMESİ EN ÖNEMLİ İSTİFA GEREKÇELERİMDEN BİRİ"
Futbol takımının maruz kaldığı haksızlıklara değinen Rezan Epözdemir, "Futbol takımımızın maruz kaldığı ve hemen hemen her müsabakada artarak devam eden hakem hatalarından bahsetmek istiyorum. Bana göre Galatasaray'a karşı yapılan sistematik haksızlıklar karşısında gerekli tepkinin verilememesi, hak ve menfaatlerin bana göre yeterince savunulamaması en önemli istifa gerekçelerimden birisi bu. Ben görevimi vicdanen yaptığımı düşünüyorum. Başkanımızla 3 aydır her maçtan sonra sessiz kalınmaması, bir irade ortaya konulmaması, Galatasaray'ın hak ve menfaatlerinin savunulmasına dair çabamı, düşüncelerimi ve önerilerimi paylaştım. Görüş ve önerilerimi sundum. Bir duruş sergilenmesi gerektiğini, Galatasaray'a karşı yapılan sistematik ve kategorik haksızlıklara karşı bir duruş sergilenmediğine dair algı uyandığını ve bizlere zarar verebileceğini, bu konuda hassasiyet gösterilmesi gerektiğini söyledim. Başkan her seferinde dinledi. Hemfikir olmadığımızı söyledi. Son kararı başkan verir. Ben bunu içeride 3 ay boyunca her seferinde söyledim. Geldiğimiz noktada bu görüş, düşünce ve kaygılarımı iletmeme rağmen başkan demokratik bir bilinçle dinledi ve kabul görmediğini gördüm, hissettim. Bu haklı galibiyet meselesi ve sonrası yalnızlaştırılma sürecim, o da beni üzdü. Orada çıkışım kişisel bir şeydi. Bu süreçte yalnızlaştırıldığımı gördüm, hissettim ve o beni üzdü. O zaman başkana istifamı verdim. Başkanımız uygun görmedi. Galatasaray'a hizmet etmemi söyledi" şeklinde konuştu.