Transferde şov yapan, Avrupa maçlarını kayıpsız geçen Fenerbahçe, moralli olarak çıktı taraftarın karşısına. Rakip Gaziantep ise yaşanan deprem felaletinin ardından 6 ay sonra ilk kez sahadaydı.
Transferde şov yapan, Avrupa maçlarını kayıpsız geçen Fenerbahçe, moralli olarak çıktı taraftarın karşısına. Rakip Gaziantep ise yaşanan deprem felaletinin ardından 6 ay sonra ilk kez sahadaydı.
Galatasaray'ın da puan kaybetmesiyle Fenerbahçe'nin iştahlı bir başlangıç yapması bekleniyordu. Nitekim öyle de oldu. Dzeko henüz 17 dakikada Süper Lig'e golleriyle merhaba dedi. Rakip bir de 23'te 10 kişi kalınca taraftar fark beklemeye başladı.
Ancak ne olduysa bu dakikadan sonra oldu. Kendini attırmak için kırk takla atan Maxim'in yokluğunda Gaziantep oyunu dengeledi. İlk yarının son saniyesinde de yakaladığı tek fırsatı gole çevirdi. Golde savunma yerleşiminin yanı sıra Altay'ın da net hatası vardı. Milli eldiven maç boyunca ne yaptığını bilmez bir görüntü çizerken kullandığı neredeyse tüm toplar da rakibe hediye oldu. Maç sonunda taraftarla da diyaloğa giren Altay'ı belki de son kez izledik Kadıköy'de.
Fenerbahçe bir türlü oyun üstünlüğünü kuramazken, Tadic ile kaçan penaltı akıllara hemen geçen sene oynanan Beşiktaş maçını getirdi. Sonucu da az kalsın sarı lacivertliler için aynı trajediye dönüşüyordu.
Bireysel performanslara değinecek olursak, Dzeko'nun kalitesini gösterdiği bir maç oldu. Szymanski de yine sahanın iyilerindendi. Ancak geçtiğimiz sezon Oosterwolde'nin transfer edilmesine kim ön ayak olduysa kulüpteki görevi gözden geçirilmeli. Hollandalı bek bırakın Fenerbahçe'yi herhangi bir Süper Lig takımında oynayabilecek seviyede görünmedi yine...