Mat edilemeyen teknoloji

Satrançta sürekli yenilenen programlarla her geçen gün daha da güçlenen bilgisayarları yenmek gittikçe zorlaşıyor.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :28 Ocak 2011 , 10:18 Güncelleme Tarihi :28 Ocak 2011 , 15:21
Mat edilemeyen teknoloji
İnsanoğlunun bir makineye karşı mücadele verdiği tek spor branşı olan satrançta, artık cep telefonlarına bile yüklenebilen programlar, dünyanın en iyi oyuncularına kafa tutacak duruma geldi.

Konuyla ilgili AA muhabirinin görüştüğü Türkiye Satranç Federasyonu Başkanı Ali Nihat Yazıcı, insanın tamamen kendisinin yarattığı bir makineyle yarışmak istemesinin ilginç olduğunu belirterek, ''Ne Naim Süleymanoğlu bir vinçle yarıştı ne Michael Phelps bir jetskiyle, ne de Usain Bolt bir Ferrari otomobille... İnsanoğlu kendi yaptığı programlarla aklını yarıştırmaya çalışıyor, burada sınırları zorlayan bir durum var'' dedi.

Artık bilgisayarları yenmenin çok zorlaştığını ifade eden Yazıcı, ''Uluslararası ELO puanlarına bakıldığında, bugün cep telefonuna yüklenebilecek bir programın, dünyanın en iyi oyuncusundan daha güçlü oynayabildiğini görüyoruz. Şu anda 2 bin 900 ELO puanı olan programlar var ve henüz bu rakama ulaşabilen bir insan yok. Kısacası satranç programlarının yeni versiyonlarını yenebilecek bir insan yok'' diye konuştu.

Bilgisayarların insan zekasını taklit ederek satranç oynadığını kaydeden Yazıcı, şunları söyledi:
''Bilgisayar ile insanlar arasındaki maçlara baktığımızda 2007'ye kadar daha çok eşitlik ve insan üstünlüğü görülüyor. 2007'den sonra ise bu tür ünlü bir maç yapılmadı. İnsanın en büyük özelliği hata yapması, bilgisayarlar insanı taklit ediyor ama hata yapmıyorlar. Önceden yüklenmiş bilgileri veri tabanı olarak kullanıp ona göre hamle üretiyorlar. Bilgisayarlarla insanlar arasında resmi turnuvalar, özel maçlar var. Bilgisayarlarla bilgisayarlar arasında da her yıl dünya şampiyonası yapılıyor. Ancak ben bunun bir sektör olduğunu düşünüyorum. Dünyaca ünlü bir büyük ustanın bilgisayara yenilmesi, sadece insanın zayıflığı değil. Zaman zaman bu reklam amaçlı ve danışıklı dövüş de olabiliyor.''

Bir insanın bir vinçle yarışamadığı zaman aşağılık kompleksine kapılmadığını, ancak iş bilgisayarlara geldiğinde, bunun konu yapıldığını kaydeden Yazıcı, ''Aslında bunun de diğerlerinden farkı yok. Bu söylediklerim bilgisayarların artık hiç yenilmeyeceği anlamına gelmiyor. Örneğin dünya şampiyonu Viswanathan Anand son 1 yıl içinde 2-3 maç kaybetti. Bu yenildiği insanların ondan daha iyi olduğunu göstermez, sadece maç kaybetti. Aynı şekilde bilgisayarlar daha iyi oynuyorlar ama bu hiç yenilmeyecekleri anlamına gelmiyor. Bilgisayar sizinle oynarken milyarlarca olasılığa bakabiliyor ama siz sadece o an aklınıza getirebildiklerinizle oynuyorsunuz. Bu çok adaletsiz bir durum'' diye konuştu.

Bir büyük ustayla bilgisayarın maçının örgütlenebilmesi için 2-3 milyon dolarlık ödül konulması gerektiğini belirten Yazıcı, ''Hiçbir büyük usta laf olsun diye bilgisayar karşısında kafa patlatmaz. Böyle bir maç bir insan için çok uzun bir hazırlık süreci gerektirir. Bu nedenle çok büyük bir ödül konulmalı'' dedi.