İstanbul'da Kadıköy-Tavşantepe metrosunda tartıştığı kadın yolcuya bıçak çekip dehşeti yaşatan Emrah Yılmaz'ın 'Silahla tehdit', 'basit yaralamaya teşebbüs', 'halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit' suçlarından tutuklamaya sevk edildi. Saldırgan çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
BIÇAĞI BİLETMEK İÇİN YANINA ALMIŞ
Emniyetteki ilk ifadesinde olay günü evden çıkarak Ataşehir Ünalan'a gitmek için Maltepe Huzurevi durağından Kadıköy metrosuna bindiğini söyledi.
Evden çıkarken yanına ekmek bıçağını biletmek için gazete kağıdına sararak yanına aldığını öne süren Yılmaz, "Cebimde bıçakla metroya bindim. Oturuyordum. 2-3 durak gittik.
Bostancı durağına geldiğimizde ismini bilmediğim, karşımda oturan kapalı bayanın maskesinin aşağıda olduğunu gördüm. Ve bayana nazik bir şekilde korona var maskenizi tam kapatır mısınız dedim. Bu bayan kızgın bir şekilde çekmeyeceğim siz karışamazsınız dedi. Ben birkaç kez uyarmaya devam ettim." dedi.
"ASTIMIM VAR DEDİM, HAKARET ETTİ"
Maske konusunda tanımadığı kadınla konuşurken tanımadığı başka bir kadının 'neden tartışıyorsunuz' diye kendisine soru sorduğunu söyleyen saldırgan, "Kapalı bayanı savunmaya yönelik bağırarak tam hatırlamadığım sözler kullandı. Ben herkesin hakkını savunuyorum astım hastasıyım ama maske takıyorum dedim. Yanında annesi de vardı. O da bana hakaret etti" diye konuştu.
"TEKME VE YUMRUK ATTI" İDDİASI
Tartışma nedeniyle metrodaki insanların araya girip kendisini tutmaya çalıştığını söyleyen Emrah Yılmaz, "Bu sırada genç bayan bana döner tekme attı. Karnıma geldi. Beni tutanlar olduğu için karşılık veremedim. Annesi de bana saldırıp tekme ve yumruk attı" dedi ve kendisine kadınların hakaret ile küfrettiğini öne sürdü.
Hakaretlere karşılık hakaret ettiğini belirten Yılmaz, "Ben de kendimi korumak üzere bıçağımı çıkardım. Darp ve linç edilmekten kurtulmak, kapıya yönelip ortamdan kurtulmak için çıkardım. Kimseyi hedef göstererek bıçağı sallamadım ve bıçakla tehdit etmedim. 50-60 kişi üzerime geldiği için kendimi kurtarmak adına bıçak gösterdim" dedi.
HEM SUÇLU HEM GÜÇLÜ: ŞİKAYETÇİ OLMUŞ
Kozyatağı durağında metrodan indiğini belirten saldırgan indikten sonra metrodakilerin hakaret etmeye devam ettiğini iddia ederek, "Ben kapıdan içeri tekrar baktım, hakaret ettim. Bıçağı göstererk tehdit etmedim. Bu sırada herkes bağırıyordu. Metrodaki kimseyi tanımıyorum. Tek başıma binmiştim metroya" dedi. Suçlamaları kabul etmediğini söyleyen Yılmaz, kendisine tekme attığını öne süren kadın ve annesinden aynı zamanda maske takmadığını belirttiği kadından davacı ve şikayetçi olduğunu kaydetti.
'PSİKOLOJİK SIKINTILARIM VAR'
Hakimlikteki sorgusunda şüpheli Emrah Yılmaz, "Metroda müştekinin maskesini takmadığını farkedince astımım olduğu için uyardım. Müşteki bana uçan tekme attı, tekvandocuymuş sonradan öğrendim. Ben yanımdaki bıçağı biletmek amaçlı almıştım. Psikolojik sıkıntılarım var, bıçağı kimseyi yaralamak için taşımadım. Metroda bayanla tartışınca herkes üzerime geldi, linçlenmekten korktum. Kimseyi yaralamadım" diyerek üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini aktardı.
'SOMUT DELİLLER MEVCUTTUR'
Sorgusunun ardından Hakimlik, şüpheli adamın dosya kapsamındaki mevcut delil durumu, müştekinin üzerine yürüyüp tehdit ettiğine dair kamera görüntülerinin olması, şüphelinin bıçakla metroya girdiğini doğrulayan ifadelerinin olması ve suç şüphesininin varlığını gösteren somut delillerin olması gerekçeleriyle tutuklanmasına karar verdi.
ŞARTLI TAHLİYEYLE SALINMIŞ
20 ayrı suçtan sabıkası bulunduğu öğrenililen şüpheli hakkında yeni detaylar da ortaya çıktı. Saldırgan Emrah Yılmaz'ın İstanbul Anadolu 38. Asliye Ceza Mahkemesi'nce 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçundan 2018 yılında 2 yıl 12 ay hapis cezası aldığı, 2019 yılında tutuklandığı ve 26 Aralık 2021 tarihinde de tahliye olması gerekirken, cezasını iyi halli geçirdiği için 29 Haziran 2020 tarihinde koşullu salıverilmeye hak kazandığı ve tahliye edildiği öğrenildi. Aynı zamanda Yılmaz'ın kişiliği ve topluma uyumdaki başarısını göz önünde bulunduran mahkeme, herhangi bir yükümlülük belirlemeden denetim süresini geçirmesine ve kendisine rehberlik edecek bir uzman görevlendirilmesine yer olmadığına dair karar verdi.
SAVCIDAN DİKKAT ÇEKEN SEVK YAZISI
Kadıköy-Tavşantepe metrosunda bir kadın yolcuya bıçak çekip, tehdit ve hakaret ettiği gerekçesiyle tutuklamaya sevk edilen şüpheli ile ilgili savcılığın hazırladığı sevk yazısında, şüphelinin eyleminin yalnızca tartıştığı müştekilere yönelik değil, o anda trende ve platformda bulunan yolcuların, hatta tüm kadınların özgürce yaşama, sokakta bulunma ve hayatlarına devam etme haklarına saldırı olduğu belirtildi.
Zanlı E.Y, Anadolu Adalet Sarayı'nda savcılık ifadesinin alınmasının ardından "silahla tehdit", "basit yaralamaya te��ebbüs", "halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit" suçlarından tutuklanması talebiyle nöbetçi hakimliğe gönderildi.
Savcı Fatmagül Yörük'ün ifade alma işleminin ardından şüpheli E.Y. hakkında hazırladığı tutuklamaya sevk yazısında, zanlının metroya kesici aletle bindiği, yolculuk esnasında maske takma meselesiyle ilgili kimliği tespit edilemeyen bir kadınla tartıştığı, araya giren müştekileri darp edip bıçakla yaralamaya çalıştığı, yine elindeki bıçakla metro içerisindeki yolculara tehdit ve hakarette bulunup olay yerinden ayrıldığı belirtildi.
Şüphelinin savunmasız gördüğü müşteki kadınlara saldırıda kullanıldığı takdirde öldürücü olacağı neredeyse muhakkak bir kesici aletle tehdit ve yaralamaya teşebbüs eyleminin, şüphelinin işlediği suçun vahamet derecesini artırdığı belirtildi.
Sevk yazısında, şüphelinin yolcularla dolu vagon ve platformdan elindeki bıçağı teşhir ederek dolaşması eyleminin, "halk arasında korku, panik yaratmak amacıyla tehdit" suçuna vücut verdiğinin değerlendirildiği vurgulanan sevk yazısında, şu ifadelere yer verildi: "Zira kent yaşamında insanların topluca bir arada bulundukları etkinlik alanları, toplu taşıma araçları ve durakları ile buna benzer yerlerin kişilerin can, mal ve cinsel güvenlikleri açısından daha emin mahaller olduğu kabul edilir. Bu yerleşik sosyal kabul ile beraber, şüphelinin eyleminin yalnızca tartıştığı müştekilere yönelik değil, o anda trende ve platformda bulunan yolcuların, hatta tüm kadınların özgürce yaşama, sokakta bulunma ve hayatlarına devam etme haklarına saldırıdır. Sokaklar, metrolar korku dolu değil, güven dolu olmalıdır. Şiddet ise önce dilde başlar, sonrasında eyleme döner. Olayda en çok dikkat çeken şeylerden biri de, şüphelinin küfürleridir. Küfür şiddettir. Şiddeti yasaları uygulayarak engelleyebiliriz. Kadınların yaşam hakkına sahip çıkmak ve kız çocuklarına güvenli bir gelecek bırakmak tüm toplumun asli görevidir. Bireylerin toplum yaşamının akışına duydukları güvenin örselenmesi ceza, adalet sistemi ve sosyal açıdan onarılması güç zararlara yol açacaktır. Bu değerlendirmeler ışığında şüphelinin eylemiyle "Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit" maddesini ihlal ettiği kanaatine ulaşılmıştır."
Savcılığın sevk yazısında bu değerlendirmeler ışığında suçun işlendiği yer, zaman dilimi, eylemin işleniş şekli ve suçta kullanılan alet bir bütün olarak değerlendirildiğinde, kamera kayıtlarından anlaşılan şüphelinin kararlılığı da gözetilerek tutuklanmasına karar verilmesi istendi.
