KURTULUŞ SAVAŞINA TANIKLIK ETTİ
Zaro Ağa'nın ömrüne Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışını ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu sığdırdığı göz önüne alındığında, imparatorluğun en uzun yüzyılına tanıklık ettiği söylenebilir. İstanbul'un işgal edilmesine de tanık oldu.
Zaro Ağa'nın uzun ömrü, özellikle sağlık açısından dikkat çekicidir. Ancak sağlık sorunlarına rağmen 157 yaşında olduğu söylenen Zaro Ağa'nın ölümünde verem hastalığı kalp büyümesi, beyinde damar tıkanıklığı gibi sağlık sorunları olarak tespit edildi. Ölümünden sonra Zaro Ağa'nın İstanbul Eyüp Sultan'daki mezarında "Bitlisli Şemsi Ağa oğlu 160 yaşında ölen Zaro Ağa'nın ruhuna Fatiha" yazısı yer alıyor.
UZUN YAŞAM SIRRI ORTAYA ÇIKTI!
Zaro Ağa'nın uzun yaşamının sırrı, dönemin getirdiği avantajlar ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarına dayanıyor. Döneminde hazır ve işlenmiş gıdaların bulunmadığı bir zaman diliminde yaşayan Zaro Ağa, uzun yaşamının sırrını basit bir besinle açıklıyor: yoğurt.
EV YAPIMI YOĞURT MUCİZESİ
Her gün düzenli olarak ev yapımı yoğurt tüketen Zaro Ağa, Bitlis yöresinin doğal ürünlerini tercih ediyordu. Bu basit ama sağlıklı beslenme alışkanlığı, uzun yaşamının temel taşlarından biri olarak kabul ediliyor. Hazır gıdaların bulunmayışı, dönemin doğal ve organik besinlere ulaşma olanağını artırıyordu ve bu da Zaro Ağa'nın sağlıklı yaşam sürmesine katkı sağlıyordu.
Zaro Ağa'nın bu uzun yaşam sırrı, modern tıbbi standartlara uygunluk açısından hala bir soru işareti taşısa da, basit ve sağlıklı bir yaşam tarzının ne kadar önemli olabileceğini gösteren bir örnek olarak karşımıza çıkıyor. Yoğurt ve doğal ürünlerle beslenme alışkanlıkları, uzun ömrün anahtarı olarak görülüyor ve Zaro Ağa'nın bu basit ama etkili yaşam tarzı ilham verici bir örnek oluşturuyor.