NSA-John Kerry ve 15 Temmuz gecesi

Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Eklenme Tarih 10 Ağustos 2016

15 Temmuz burada da yani St. Petersburg'ta da gündem... Hala cevap bekleyen pek çok soru var. Kalkışmanın arkasında Pensilvanya olsa da AKIL kimindi? Düğmeye kim basmıştı? Ve biraz daha açık konuşalım! 15 Temmuz başarılı olsa Tayyip Bey'den sonra ne olacaktı?
Batılı bazı kaynaklar yazdı.
Ben de teyit ettirdim. 15 Temmuz gecesi Türkiye'de yapılan bütün kritik görüşmeler Amerikalılar tarafından dinlenmiş...
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry o gece Moskova'daydı!
Kerry, NSA Başkan Yardımcısı Richard Ledgett ile tam 3 kez görüştü. Günler öncesinden Ledgett'in kurduğu ÖZEL EKİP darbenin içinde yer alan generalleri saniye saniye dinledi.
Dinlemekle kalmadı, Kerry'ye simültane çeviri yaptı. Darbe bildiğimiz bilmediğimiz nedenlerden dolayı erkene çekildi. Kerry atılan her adımı biliyordu.
Önüne bilgi yağıyordu. Ve başlarda "darbe sonuç verecek" diye düşünülüyordu.
Tabii Erdoğan'ı ve cep telefonunu akıl edemiyorlardı...
Kerry "darbe gerçekleşti" diye düşünerek Lavrov'la olan görüşmesini kısa kesip otele geçti. Ama kendisini bekleyen hayal kırıklığıydı.
15 Temmuz gerçekleri ileride ortaya çıkar. Özellikle NSA kayıtları sızdırıldığında Türkiye'nin nasıl bir felaketten döndüğünü görürüz. Ama şunu bilmeliyiz ki Pensilvanya'da oturan bir imam Türkiye'de darbe yapamaz.
Sadece o ve ekibi kullanılır...
Erdoğan daha belediye başkanıyken hedef oldu.
Baronlar yani küresel sermaye Erdoğan'ı hiç istemedi. Gülen de öyle... Daha o zamanlarda "Bizi sahile götürmeyen gemiye binmeyiz" diyordu.
Erdoğan iyi niyetle bunlara kapıları açsa da bunlar ihanet için gün sayıyordu....
Şiirle geldiler. Bu ilk uyarıydı.
Mesaj ulaşmadı! Erdoğan yürüdü. Kapatma davası yani HUKUK'la geldiler.
Durmadı! 7 Şubat'la geldiler.
Yani İstihbarat'la... Erdoğan da onlar da hız kesmedi. 17- 25 Aralık POLİS, HUKUK ve İSTİHBARATI İçinde barındıran bir koalisyondu.
Toptan geldiler. Saldıranlar 17 Aralık'tan kimsenin sağ çıkamayacağını düşünüyordu.
NSA kayıtlarından bunları da öğreniriz günü geldiğinde...
Bildiğimiz bilmediğimiz operasyonların tek bir ortak noktası vardı: ERDOĞAN'I TASFİYE ETMEK...
Hepsine tek tek bakın!
Erdoğan'dan başka hayatı, ailesi riskte olan kimse var mı?
YOK!
Bulamazsınız.
Sadece 27 Nisan e-Muhtırası'nda hedef Erdoğan değildi. Ama zaten kendisi de KÖŞK'e aday olmamıştı!
Orada asker Abdullah Gül Bey'e karşıydı. Abdullah Bey'i başka bir kanadın gücü olarak görüyorlardı. Ordu Amerika'nın çizgisinden çıkılsın istemiyordu.
Ama onları dinleyen olmadı. Bu olay dışında hedef her zaman Erdoğan oldu.
O günkü KADROLARA BAKIN! Kapatmadan e-Muhtıra'ya kadar!
Paralel, dominant değil.
1980 ya da 28 Şubat'ta da değillerdi... Yani karşımızda sadece bir imam ve cemaat yok. Birileri ısrarla olayı küçültüyor. Yok böyle bir sey...
Son yaşadığımız 15 Temmuz'a bakarsak daha vahim bir tablo görürüz. Öncelikle hem KÜRESELCİLER hem Amerika işin içinde... İngiliz Büyükelçisi "Darbenin içinde biz yokuz ama Amerika da yok..." dedi. Kendi devletine kefil olmasını anladım da Washington'a neye dayanarak el uzatıyordu çözemedim...
Anlayacağımız bütün mahalle Erdoğan'ı tasfiye etmek için el ele vermiş...
Peki Erdoğan gitseydi kim gelecekti?
Bunları konuşan yok.
Hazırlık yapan, etrafına haber veren kimdi? Bilen yok!
Daha da açalım Erdoğan tasfiye edilseydi Berat Bey ve bir iki bakan dışında HÜKÜMET AYNEN DEVAM EDERDİ!
Unutmayın!
Darbe olmadığı için herkes demokrat.
Partilere bakın...
Hepsinin ekonomi kurmayları aynı ağacın meyvesi... Fark yok.
Kim bunun dışında? Erdoğan!
Dış politikada kim farklı düşünüyor? Erdoğan! İttifaklara ve uzaktan kumandalara kim boyun eğmiyor? Erdoğan!
O zaman operasyon kime gelecekti? Erdoğan'a... Ta baştan beri...
Bildiğimiz oyunu tekrar tekrar sahneye koyuyorlar...
CIA şimdi güney sınırımızın aşağısında AYLIK 1000 dolara paralı askerlerden oluşan yeni birlikler kurmaya başladı. Ne zaman? Evet 16 Temmuz'dan sonra... Kime karşı kullanılacak siz düşünün artık...
Devam...
Akıllı bir profesör şunu söylüyor: Türkiye'deki darbenin CIA işi olduğu ortada. Konuşmaya gerek yok.
Darbe başarısız da olsa büyük fayda sağladılar... Radovan Karaciç, Ratko Mladiç ve Miloseviç.... Çok genç yaşlarda CIA tarafından ele geçirildi.
Sırbistan İstihbarat Başkanı Stanisiç de... Bunlar bölgeyi kan gölüne çevirdi. Ordu bunların elindeydi. Türkiye'de de bu işlemi Gülen cemaati ile yaptılar... Onlar SIRP görünümlü Amerikalı, bizdekiler ise Türk-Müslüman görümlü Amerikalı... Miloseviç, Karaciç ve Mladiç ele geçirildiğinde KOSOVA ve BOSNA bayram yaptı. Bunlar çekilince ortaya tamamen ABD kontrolündeki bir yapı çıktı! Şimdi Türkiye'de de kalbinde 50 yıldızlı Amerikan bayrağı bulunanların yolu açılıyor. Galiba Türkler erken seviniyor..." Ne kadar haklı ya da haksız zaman gösterecek.
Ama çok dikkatli olmamız gerken bir dönemden geçiyoruz.
Erdoğan giderse geride kalanların ne kadarı bizim?
Bu sorunun cevabını ben bilmiyorum. Eminim siz de bilmiyorsunuz... Sadece gelenler ve yakında gelecek olanlar biliyor...
Tabii ki çok güçlü tahminlerim var.
Şimdi yeri değil...
O zaman NSA'nın da duyacağı şekilde kenetlenin...
Güç sizsiniz...
Ben uyarayım da...