FUTBOL nedir bilmeyen birini düşünün... Televizyonunu açıyor, bir futbolcunun karşısındaki rakibine sert hamlesini görüyor.
Şaşırıyor. Kamera biraz kadrajı genişletiyor, iki futbolcunun dışında oyuncuların olduğunu görüyor.
Biraz daha genişleme sağlanınca sahada 22 futbolcu, iki kale ve hakemlerin olduğunu anlıyor.
Kamera bu kez yukarıya çıkıyor ve koca bir stadyum ve içindeki binlerce kişi ekrana geliyor.
Görev havadan çekim yapan kameraya gelince stadyumun koca bir şehrin içinde ışıl ışıl parladığını fark ediyor. Ve o görüntünün de koca bir ülkenin güzel bir şehri olduğu gerçeğiyle yüzleşiyor...Genelde bizleri ilkokulda budarlar! Muhakeme yapmayı bilmeyiz. Soru sormayı AYKIRI davranış olarak kabul ederiz. Anlamadan geçeriz. Oysa mesele anlamak... Bu nedenle çok kez kameradaki ilk sahne gibiyiz.
Bir futbolcunun diğerine yaptığı faul'deyiz! Oysa başka oyuncular, hakemler, binlerce seyirci, koca stadyum ve onun da içinde bulunduğu bir şehir vardır! GÖRMEYİZ. GÖSTERMEZLER...
Durum böyle olunca tartıştıklarımız arpa boyunu geçmez...
Ayrıca tartışmalarımızın tamamına yakını ÖZ'ü kapsamaz... Konudan uzak bahisleri tartışırız... Türkiye'ye, seçimlere, İmamoğlu'na, YSK'ya geleceğim. Ama önce içeride neden tansiyon yükseliyor ona bir bakalım... Türkiye özellikle 15 TEMMUZ'dan sonra yol ayrımına girdi! ABD-NATO-BATI ekseninden uzaklaşıp AVRASYA'ya demir attı. BAKIN; BÜ- TÜN KAVGALARIN TEMELİ BUDUR! GERİSİ HİKAYE...
Devam...
ABD dünya üzerinde durdurulması gereken rakip olarak ÇİN'i görmekte... Bütün oyun planı bunun üzerine kurulu... Hem enerjiyi hem ticaret yollarını kontrol etmek istiyor. Çin'in KARADAN yürüyüşünü kesmek için de KAVGA ETTİĞİ GÖRÜNTÜSÜ VEREREK RUSYA'yı yanına alıyor...
Ki bu kavga hali 1945'ten 1990'a kadar sürmüştü! Kimse bir şey anlamamış, herkes aralarında büyük savaşın her an patlak vereceğini sanmıştı. Olmadı tabii... ABD şimdi RUSYA'yı her taşın altından çıkan bir sorun gibi göstermekte.
Oysa ekonomik olarak Rusya'yı uzun olmayan bir sürede yıkıma uğratır! Yapabilir bunu! Çin'i bile bir-iki gün içinde nasıl salladı.
VERGİ sözü bile Pekin'i sarsmaya yetiyor! Osmanlı gibi, Roma gibi, Britanya gibi, ABD gibi büyük devletler asla tek bir boyutta düşünmezler. Mümkün değildir bu!
AVRASYA konusunda bile işin içinde olduklarını düşündürten çok işaret var! Mesela... NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg hep Rusya ile yakındı. 20'li yaşlarda ilk işi olan Arbeiderbladet'te çalışırken, gelecekte Rusya'nın önemli işadamlarından biri olacak isimle tanıştı. O kişi, Arbeiderbladet'e finans desteği sağlayan Felix Sater'di.
Hani o Trump'ın azledilme sürecinde adı çok duyulan, Savcı Robert Mueller'in hep hedefinde olan kişi. Stoltenberg'e KGB'deki kod adını, yani 'Steklov'u, veren kişi de Sater'di. Avrupa Ordusu'nun kurulmasını en çok isteyen kişi de Jens Stoltenberg'ten başkası değildi. 2012 yılında Oslo'da Avrupa Birliği'nin başlıca 3 kuruluşunun liderleri Nobel Barış Ödülü'nü aldı.
Orada konuşan Stoltenberg, (yani STEKLOV-BİFTEK), Avrupa Ordusu'nun işaretini verdi. Stoltenberg, Rusya'nın dahiyane planıyla NATO Genel Sekreteri oldu. NATO'nun güç kaybetmesine neden olan kişi de kesinlikle Jens Stoltenberg oldu.
Rusya ile bağlarını asla koparmadı.
Birçok kez Soçi'ye tatile giderken, Putin'le görüştü. O görüşmede Felix Sater de vardı. Sater belki eski dostuna merhaba diyordu.
KGB Ajanı Jens Stoltenberg, Rusya ile karşı karşıya gelmez.
Bunu Amerikalılar da biliyor. Peki nasıl olur da NATO'nun başında olur! Bu soru çok yerinde, her aklı başında insanın sorması gereken bir soru değil mi? Soran var mı? Bilemiyorum... Durum böyleyken Stoltenberg'in "Türkiye kendi savunma hakkını istediği gibi kullanır. S-400 almasında sakınca yoktur" anlamına gelen sözlerini nasıl yorumlamak gerekir! NATO'nun komutası ABD'de olduğuna göre... Rusya'dan emir alamayacağına göre... NATO'dan ayrı düşmesi söz konusu değil!
Olamaz da! Çin ile HAVA SAVUNMA SİSTEMİNİN ORTAK ÜRETİMİ projesine karşı çıkan ABD, S-400 olayına tepki verse de yaptıkları projenin iptalini gerektirecek bir karşı çıkış değil sanki! Biz seçimleri ve S-400'ü tartışırken Erik Prince sahne aldı.
ABD DERİN DEVLETİNİN ADAMI OLARAK YÜRÜYEN PRINCE Çin'in yakınlarında önemli bir örgüt kurdu! Ayrıca DEAŞ'ın yeni patronu da oldu!
5 yıl ortalarda görünmeyen BAĞDADİ'nin sahne alması da Prince'ın işi! Prince'in emriyle kamera karşısına çıkan Bağdadi o videoyu Mısır'ın güneydoğusunda Sina Yarımadası'nda yer alan Dahab kentinde çekti. Dahab'da sahil şeridinde yer alan Prince'in güvenlik şirketi Academi'nin güvenli bir evinde yapılan bu çekim, yine şirketin bilgi teknolojileri merkezi tarafından yayınlandı. Erik Prince, DEAŞ'ın hala çok önemli olduğunu ve birçok ülkede etkili olabileceğini savunan biri. Şimdi DEAŞ'ı yönlendirecek olan Prince, birçok ülke için hazırlık yapıyor.
Bağdadi çekimden birkaç gün önce Erik Prince ile buluştu.
Prince, bu kez de Çin'de kurduğu Frontier Services Group ile Irak'ta çalışmalara başladı. Bu Çin öncesi büyük bir hazırlık olarak görülüyor. Nedenine gelince, Frontier Services Group'ta 2 bin Çinli görev yapmaya başladı...
ABD, ÇİN'i ancak ve ancak ORTADOĞU-AVRASYA'da durdurabilir! Petrol üreticileri tamam! ABD'nin sözünden çıkan, çıkabilen yok. Ancak Çin'i durdurmaya bu yetmez! Bu nedenle AVRASYA BENDİ şart! Rusya kendi içinde ÇİN ile yakın olsa da tedirginlikleri SIR değil... Biz zaten ABD ile uzun zamandır kavga ediyoruz... İran da öyle! ABD bizimle kavga ederken hem YPG'den ordu kuruyor, hem PEŞMERGE'yi büyüttükçe büyütüyor... İran'a ambargo aslında Çin'e ambargo.
Çünkü İran'ın enerjisini alan Çin! Bana öyle geliyor ki ABD ile RUSYA arka planda el ele!
Biz bunu belki 50 yıl sonra göreceğiz. Bilemem. Ama veriler büyük oyunu işaret ediyor gibi...
Denizler de para da silah da petrol de ABD'de! Kontrol onlarda!
AVRASYA üzerinden çektiği set, Çin'in ASYA'da durdurulmasında emniyet kemeri görevi görecek!
Rusya ABD'nin rakibi olmadı, olamaz da! AVRASYA BLOĞU ABD ile karşı karşıya gelecek ama çatışmayacak! Çin de sorun görmediği bu blok tarafından AIRBAG darbeleriyle yumuşatılacak! Avrupa da İngiltere de bu modelle dizginlenecek...
Kilit ülke TÜRKİYE olacak!
Tam da bu nedenle ABD'den uzağa düşülecek, Rusya ile yürürken "vazgeçmeyelim" diye YPG-PEŞMERGE büyütülecek.
Finansal operasyonlar da KIRMIZI ALARM durumlarında devreye girecek! Dün de yazdığım gibi uzaktan bakınca durum bu...
HERKESİN ROLÜ YAVAŞ YAVAŞ BELİRLENİYOR!
İçeriye dönelim... ABD-NATOBATI ittifakını isteyenlerle, "Batı'dan ne gördük ki.
Yemediğimiz operasyon kalmadı" diyerek AVRASYA'yı son durak olarak görenlerin mücadelesi bu! Askerde de siyasette de ekonomide de durum bu! İKİ BÜYÜK BASINÇ UNSURU VAR VE ÇATIŞMAKTA...
CHP-İYİ PARTİ-SAADET NATO-BATI tarafında görünmekte! AK PARTİ içindeki muhalif isimler de... Ankara ise ABD-NATO'ya güvenemeyeceği için uzaklaşmakta! Yeni DENGE Türkiye üzerinden inşa edilmekte... Bunca tansiyon yüksekliğinin nedeni bu! İsimler değil KONUM önemli... Bu yaz sıcak geçecek.