FUTBOLUN yok hükmünde olduğu bir derbiden kalanlar; Galatasaray'ın karbon kopya iki golü, değişikliklerde treni kaçıran Van Bronckhorst ve maçın hakemi Arda Kardeşler!
Gecenin içindeki en parlak yıldız Sara'nın öne çıkmasının bir açıklaması varsa; "ayakların gücü yapmak istediklerini yaptırır adama!" İki golün öznesi olan duran toplardaki hünerinin özeti de budur, verdiği mücadelenin de. Osimhen'in özel biri olduğu gerçeği her biçimde dışa vururken, Icardi'nin gölgesiyle saklambaç oynadığını gördük şaşırdık.
***
Gelelim hakeme. Bazı hakemler bu sezon kendi aralarında anlaşmış, futbolculara da mesaj yollamış sanki. "Ayağını kırana kadar Rafa Silva'ya en zalim tekmeleri atabilirsiniz!" Bırakın kartı faul bile yok.
Lütfen filmi geri sarın, sezon başından beri bu adamın yediği darbelere bakın. Ona yapılanlar başkasına yapılsa yer yerinden oynardı! Efendi adamların haksızlığa uğramasının tercümesi; insanlık utancıdır da bu ülkede böyle gerçeklerin hükmü yok.
***
Futbolun içindeki Sanchez diriydi ve yerinde müdahalelerin adamıydı ama futbolun dışına çıkarken hakemden izinliydi. İmmobile'ye ilk yarıda kasti dirsek attı, ikinci yarının başında Rafa Silva'nın bileğine kasti tekme attı, 62'inci dakikada rakibine yaptığı berbat faulden sonra "nihayet" kart görebildi. Kişilikli bir hakemle ikinci yarının başında sahadan atılması gerekirdi. Rafa Silva'nın Sanchez'den yediği tekmeye faul bile vermeyen adama bir daha maç verilmez!
Türk futbolu yüreklerde sabıkalı Arda Kardeşler'den yeteri kadar çekti çünkü!
***
Galatasaray'ın iki gol atmasının ve baskılı oynamasının maçın sonucuyla yakın ilişkisi olabilir ama Van Bronckhorst'un seyirci duruşu da sonuçta etkili oldu. Genç diyoruz, yerli diyoruz ama Semih Kılıçsoy'a bakıyorum ihtiyarlamış gibi. Biri bu delikanlının yüzünden düşenleri toplasın, yoksa kaybolup gidecek!