Tarihi 18 Eylül 2024

Yuh olsun!

SUR diplerinde uyuyan insanları ekranlarda ağzı kan kokan çok bilmişlere değişmem. Hayat okulunda haksız kazanca yer yoktur ama ekranlarda bilmeden konuşmanın getirisi çoktur.

***

Müşterilerin kağıt peçeteyle istediği pavyon şarkılarını, bugün sosyal medyada "entrikayla" izlenme sayısını artıran ucuz şarkılara değişmem.
Şarkı deyip geçmeyin, bir toplumun yozlaşmasında da sevginin ayaklanmasında da şarkıların değeri büyüktür. Müzik bir kültürdür çünkü.

***

Sarı saman kağıtlarına tükenmez kalemle yazılan şiirleri, bugün pahalı bilgisayarlarda tuşlanan duygusuz ve düşmanlık kokan satırlara değişmem.
Kiralık evlerin eski sahiplerine gelen mektuplar bile saygıdan açılmazdı da mektubun sahibi aranırdı. Şimdiki teknoloji oturduğu yerden üzerimizi arıyor.

***

Kokusu gitmiştir diye yaptığı yemekten bir tabak koyup komşusuna taşıyan insanların zarafetini, bugün önlerine konan beleş yemekleri domuz gibi yiyenlerin televizyon programlarına değişmem.
Hiçbir komşunun kendisine gelen tabağı iade ederken boş göndermediğini de hatırlatırım.

***

Saçlarını vitrin camlarında tarayan o saf işsiz delikanlıları, bugün sanal alemde kendilerini moda uzmanı sayan ve kalbi kasıklarında atan sonradan görmelere değişmem.
Not: Bazıları giyinirken günahlarını soyunur.

***

Kibritlerle yakılan ve evlerin içini aydınlatan gaz lambalarını bugün uzaktan kumandayla her türlü aydınlanmayı sağlayan teknolojiye değişmem.
Yürekler karanlıksa ne yakılsa fayda etmez!

***

Adı Dimitri adı Pandeli olan ve gazozunu benimle paylaşan çocukluk arkadaşlarımı, iyi günde yanımda olan kötü günde toz olan etrafımdaki sahte dostlara değişmem.
Bizler insanları severken nüfus cüzdanlarına bakmadık.

***

Boynuna bağladıkları taşlarla kendilerini Sarayburnu açıklarında denize atan onurlu insanlar öldü de bugün çocukları taciz edenler kadınları katledenler hala itibar görüyor, Göz gözü görmüyor haksızlıktan adaletsizlikten!
İçinden geçtiğimiz zaman ele verdiklerinden daha fazlasını gelecek zamana saklıyorsa, teneke kutulara çiçek ekip onları her gün sulayan güzel insanları unutup, çocuklarımızın ömrüne göz koyan sırtlanlara mı itibar göstereceğim, Gösterene yuh olsun!

MUTLULUK TAKVİMİ
Trafikte ambulansın peşine takılma.
Bilgi sahibi olmadan yorum yapma.
Köpeğin varsa tasması da olsun.

Her aşkın sonunda
Bir sürgün yedim
Hayat kavgasında
Her gün acıktım
Kader tokadını
Küçükken vurdu
Hayatım boyunca
Hep yokuş çıktım

Her sabahın seher vakti
Umutları yola serdim
Bugünlere gelmek için
Harcanmış bir ömür verdim

Tek sabıkamı aşkta yedim
Beni günahsız yere astılar
Katilimi bulamadı yargıçlar
Suçlular sırra kadem bastılar
Hakkı YALÇIN

Sosyal medyadaki soytarıların ağzının içine düşenler ayağa zor kalkar!

Tahlil sonucu!
Ülkenin yıkımına çocuklardan başlanır. Teknolojiyle çocuklara ulaşım kolaydır, bilinçaltına hükmedenler kendilerindeki mikrobu çocuklara enjekte ederler.
İnsanların zaaflarından yararlanıp, kurulan sistemin kaymağını yerken, çocukların beslenme çantalarına gerekeni koyarlar.
Kendilerini televizyon dizilerine emanet eden annelerin çoğu çocuklarının yolculuğundan habersizdir. O anneler gündüzleri başını camlara yaslar, akşamları psikopat bir dizinin heyecanında gözyaşı döker.
Tahlil sonuçları az sonradır!