Osmanlı İmparatorluğu, Yahudiler'e kendi hayatlarını ve işlerini devam ettirme imkanı sundu. Özellikle 15. ve 16. yüzyıllar, Osmanlı Yahudileri'nin altın çağı oldu.
Sultan Abdülmecid döneminde de (1839-1861) Yahudiler önemli haklar elde etti. Yahudi basını doğdu.
Sultan Abdülmecid, okullarda "haham gözetiminde kaşer mutfak açılmasını ve Yahudi öğrencilerin Cumartesi okula gelmemelerini" emretti. Ayrıca Abdülmecid, 12 Mart 1857 tarihli fermanla Yahudiler'in hastane kurmalarına izin verdi. Sultan II. Abdülhamid döneminde de (1876-1909) Yahudiler için önemli gelişmeler yaşandı.
II. Abdülhamid, ülkedeki tüm gayrimüslimlerin haklarını güvence altına aldı.
İspanya'dan gelen Yahudiler ekonomik hayatta da etkili oldu. Önemli bankerler devlet kademesinde kritik görevlere getirildi.
İşte onlardan bazıları:
ISAIAH (YEŞAYA) ACIMAN: Tanınmış Aciman (Adjiman) ailesinin ferdiydi. Babası ve amcaları gibi, finans alanında ilerledi. 1808'den itibaren bankacı olarak görev yaptı. 18. Yüzyıl ve 19. Yüzyıl'ın başlarında
Osmanlı Maliyesi'nde önemli mevkilerde bulundu. I. Mahmud, III. Osman ve III. Mustafa dönemlerinde görev aldı.
EZEKIEL GABAY: 1811 yılında Bağdat Valisi
Küçük Süleyman Paşa'nın liderliğindeki ayaklanmayı bastırmakla görevli
Talat Paşa'ya büyük yardımları bulundu. Daha sonra Saray'a Sarrafbaşı olarak atandı.
BEHOR KARMONA: 1820'lerde
Çelebi Behor Karmona gibi güçlü Yahudi sarraflar aynı zamanda
Yeniçeriler'in sarraflarıydı. Yehezkel Gabay da Çelebi Behor gibi devletin maaliyesini ve özellikle
Yeniçeri Ocağı'nın para işlerini yönetirdi.
Kendisine ocak sarrafı veya ocak bezirganı da denirdi.