Şeker hastalığı damarları zayıflatıyor! Kalp krizine yol açıyor

Modern hayatla birlikte kalp ve damar hastalıkları da artıyor. Prof. Çaynak, şekerdeki tehlikeye dikkat çekiyor. Şeker hastalığı damarları zayıflatıyor. Kalp krizine yol açıyor.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Kaynak GAZETE
Giriş Tarihi :12 Ekim 2021
Şeker hastalığı damarları zayıflatıyor! Kalp krizine yol açıyor

Kalp ve damar hastalıkları, ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer alıyor. Peki artık genç ve yaşlı demeden herkesi etkileyen bu rahatsızlığı neler tetikliyor? Genetik yatkınlık ne kadar etki ediyor? Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Barış Çaynak, bu hayati sorulara şu yanıtları veriyor:

KALP-DAMAR TIKANIKLIKLARININ SEBEPLERİ NELERDİR?
Genetik geçiş gösteren hastalıklardır. Ailesinde kalp krizi geçirmiş, by-pass ameliyatı olmuş veya kalp damarlarına stent takılmış kişiler ciddi risk taşıyor. Bunun dışında sigara en ciddi risk faktörümüz. Ardından da tansiyon geliyor. Hipertansiyon yani yüksek tansiyon kalp damar hastalıklarının birincil sebeplerinden.

Sigara da bütün kalp damar hastalıklarının önlenebilir tek sebebi. Bunun dışında aşırı kilolu olmak ve özellikle hareketsiz bir yaşam, kolesterol yüksekliği, şeker hastalığı çok önemli bir şekilde bir risk teşkil ediyor. Bunun yanı sıra kilo, metabolik sendrom dediğimiz kolesterol yüksekliği ile beraber göbek çevresinin fazla olduğu kişiler de tehlike ile karşı karşıya yer alıyor.

KALP KRİZİ BELİRTİ VERİR Mİ?
Maalesef çok belirti veren bir hastalık değil. Çoğu zaman kalp krizinin ilk bulgusu, kalp krizinin kendisi oluyor. Yani göğüste basınç hissi ağrı ile hastaneye gittiğinizde kalp krizi geçirdiğinizi anlıyorsunuz. Ancak bu damar tıkanıklığı yavaş yavaş gelişiyor. Anjina dediğimiz eforla ilişkili yürüyüş, özellikle de yokuş tırmanmak, merdiven çıkmak gibi ağır efor gerektiren yürüyüşlerde göğüste oluşan baskı-basınç hissi, hastalığın belirtisi olabiliyor.

Erken teşhis için mutlaka doktora gidip tedavinin yapılması gerekiyor. Risk grubundaki kişiler için hiçbir belirti beklemeden mutlaka kalp kontrollerini yaptırmaları ve erken teşhis edilmeleri çok hayati bir durumdur. Kalp krizi geçiren her 3 kişiden 1'i kalp krizi anında hayatını kaybediyor. O yüzden kalp krizi geçirmeden tespit ettiğimiz noktada tedaviler çok daha yüz güldürücü olmaktadır.

ANJİYO SONRASINDA HANGİ HASTALIĞA TEDAVİ GEREKİR?
Anjiyo esnasında kalp damarı içerisine boya verilir ve bu boyanın dolduramadığı kısımların damar içerisinde tıkalı olduğu kanaatine varılır. Kalbi besleyen 3 adet ana damar sistemi vardır. Bu damarlar vasıtasıyla kalp adalesi bütün çepeçevre beslenir. Bu damarlarda yüzde 60 ve üzerinde darlık olduğu noktada damarın ya anjiyoda stent ile veya ameliyatla açılması gerekmektedir.

TEK TEŞHİS YOLU ANJİYO MUDUR?
Damarlarda
bir darlık olduğunu en iyi anjiyo yöntemi ile anlamamız mümkün. Anjiyo dışında yaptığımız tetkikler kalp damarını göstermekten ziyade kalp adalesinin kanlanması ile ilgili kalp adalesine kan gitmesindeki bozuklukla ilgili ikincil bilgiler vermektedir.

Efor testi çok ileri derecede semptomatik kişilerde bulgu vermekte erken teşhiste gerçekten bize yardımcı olmamaktadır.

YARIN: STENT Mİ BY-PASS MI?