CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, katıldığı canlı yayında, ittifak ortakları HDP'ye ilişkin oldukça konuşulacak açıklamalarda bulundu.
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, katıldığı canlı yayında, ittifak ortakları HDP'ye ilişkin oldukça konuşulacak açıklamalarda bulundu.
Millet İttifakı'nın gizli ortağı HDP'ye bakanlık verilebileceğini belirten Gürsel Tekin, "Her partiye de verilebilir. O da anayasaya göre seçime bir hak kazanmış bir partidir." diye konuştu.
CHP'NİN GÜNDEMİ HDP'YE BAKANLIK | VIDEO
"GERİ VİTES YOK, HDP'YE BAKANLIK VERİLEBİLİR"
"HDP'ye bakanlık verilebilir mi?" sorusuna Gürsel Tekin şu ifadelerle yanıt verdi:
"Benim hiç geri vitesim yok. Ben ne söylediğimi biliyorum. Tarih beni haklı çıkaracak. HDP konusu Çiçek'e başka bir TV'de sorulmuş. O da 'Elbette, neden olmasın' demiş. Şimdi bir akıl tutulması yaşanıyor. Demokrasi diyoruz... Millet iradesi diyoruz... Siyasi partiler olarak seçime gideceğiz ve milletimiz de onlara oy verecek. Milletin oy verdiği bir siyasi parti seçilecek.
O zaman seçime sokmayın kardeşim. Hatta mümkünse Kürltere de deyin ki 'Sizin oyunuzu askıya aldık'. Ne olacak şimdi? Bir seçime girdik ve seçimde ne çıkacağını hiçbirimiz bilmiyoruz. HDP Meclis'te temsil ediliyor. Bunu hak sayacaksınız ama bu ülkeyi yönetmek için HDP'yi saymayacaksınız. O zaman millet iradesi nerede kaldı? O zaman bu seçmen yarın nasıl oy verecek? HDP'ye Bakanlık verilebilir. Her partiye de verilebilir. O da anayasaya göre seçime bir hak kazanmış bir partidir.".
"NEDEN BAKANLIK YAPMASINLAR?"
CHP'li Gürsel Tekin, daha önce de konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "TBMM yasama organı, burada başkan vekilliği yapan bir insan neden bakanlık yapmasın?" diyerek HDP'ye bakanlık verebileceklerini belirtmişti.
İYİ PARTİ'DEN TEPKİ
İYİ Partili Yavuz Ağıralioğlu ise sosyal medya hesabından açıklamada bulunarak CHP'li Gürsel Tekin'e tepki gösterdi. Ağıralioğlu şu ifadeleri kullandı: "İYİ Parti'nin hassasiyetlerine, Genel Başkanımızın 'Terör örgütünün gölgesinin bile düştüğü yerde olmayız.' beyanına, asgari ittifak hukukuna ve nezaketine rağmen, kime sordunuz da kime neyi veriyorsunuz? Bu gibi açıklamalar doğru değil ve biz böyle bir şeye asla razı olmayız.
"KIRMIZI ÇİZGİLERİMİZ DOSDOĞRU ANLAŞILMALI"
Bu gibi talihsiz beyanatlar sebebiyle bir daha, açıkça şerh edelim ki: Pkk'ya terör örgütü diyemeyen ve terörle bağını kopartamayan HDP ile asla yol yürümeyiz. İttifak hukukuna riayet ve karşılıklı saygı için bizim ilkelerimiz ve kırmızı çizgilerimiz dosdoğru anlaşılmalıdır."
BİR TEPKİ DE CHP'Lİ ÖZCAN'DAN: NE DEMEK HDP'YE BAKANLIK?
CHP'den ihracı gündemde olan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan da partisinin milletvekili Gürsel Tekin'e sert tepki gösterdi. Özcan " 'HDP'ye bakanlık verilebilir' ne demek. HDP, terör örgütü ile bağını kesti de bizim mi haberimiz yok? Bu söz en hafif tabirle aymazlıktır. Sözlerin parti adına bağlayıcılığı yok biliyorum. Bu yüzden Partimizin yetkili kurullarının Gürsel Tekin ile ilgili gereğini yapmasını umuyorum" dedi.
CHP Genel Merkez yöneticilerine de sükut etmeyin çağrısında bulunan Dervişoğlu, "Gürsel Tekin beyefendi kendi namı hesabına verecek bir şeyi varsa, kime isterse ona versin. Densizliğin, hadsizliğin ve ilkelerimize saygısızlığın bir anlamı yok" ifadelerini kullandı.
PEŞ PEŞE TEKPKİLER
Bir tepki de, İYİ Parti İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu'dan geldi. Ağıralioğlu'nun paylaşımını alıntılayan Dervişoğlu, "İYİ Parti'yi ve onun ilkelerini anlamayanlara karşı ders vermek gerekirse, geri durmayacağımız unutulmamalıdır. Herkes haddini ve hududunu bilmelidir." değerlendirmesinde bulundu.
İYİ Partili Yavuz Ağıralioğlu, yaptığı paylaşımda, "İYİ Parti'nin hassasiyetlerine, genel başkanımızın 'terör örgütünün gölgesinin bile düştüğü yerde olmayız.' beyanına, asgari ittifak hukukuna ve nezaketine rağmen, kime sordunuz da kime neyi veriyorsunuz? bu gibi açıklamalar doğru değil ve biz böyle bir şeye asla razı olmayız." ifadelerini kullandı.
Açıklamaya razı olmadıklarını belirten Ağıralioğlu, "Bu gibi talihsiz beyanatlar sebebiyle bir daha, açıkça şerh edelim ki: PKK'ya terör örgütü diyemeyen ve terörle bağını kopartamayan HDP ile asla yol yürümeyiz. İttifak hukukuna riayet ve karşılıklı saygı için bizim ilkelerimiz ve kırmızı çizgilerimiz dosdoğru anlaşılmalıdır." dedi.
HP'den istifa eden İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi de, Tekin'i sert sözlerle eleştirdi. Çelebi paylaşımında, "6'lı masaya sinyal çakan eski askerler, en iyi Atatürkçü benim mangalda kül bırakmam diyenler vardı. Niye sustular!?" ifadelerini kullandı.
Çelebi, "HDP yönetimi ve ona oy veren seçmen ayrıdır. Partilerin görevi PKK'nın siyasi kolu olan HDP yönetimine mesafe koyarken oy vermiş seçmeni politika üreterek kazanmaya çalışmaktır." dedi.
Sözlerine devam eden Çelebi, bir de HDP'ye bakanlık hayali kuran CHP'ye "PKK-Öcalan severlerle benim işim olmaz!" diyerek yanıt verdi.
Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu, A Haber canlı yayınında konu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
İşte o açıklamalardan satır başları;
GİZLİ İLİŞKİYİ ÇOK NET RESMİLEŞTİRİYOR
6'lı masa dediğimiz ittifak bileşenlerinin her soruda verdiği cevap şuydu 7'nci bir unsur yok masanın altına da üstüne de bakıyoruz yok sadece 6'mız var. Ancak HDP'nin bu masanın aslında hakim ortağı olduğu gizli ve açık ilişkilerinin bulunduğu ve bu 6'lı masa bileşenlerinin Erdoğan karşıtlığından beslenen yaklaşım tarzlarına rağmen 6'sının bir arada Cumhur İttifakı ile aynı zamanda Sayın Erdoğan ile rekabet edemeyecekleri onun için HDP'yi bu bloğa bir şekilde eklemlemek gerektiğine ilişkin değerlendirmelerde ortaya konuluyordu. Sayın Gürsel Tekin'in açıklaması aslında bu gizli el altından süren er ya da geç su üstüne çıkacak ilişki biçimini çok net bir şekilde resmileştirmek anlamına geliyor. O yönüyle son derece kritik.
Arka plan çalışmasının içinde de farklı farklı unsurlar var. Örneğin Sezgin Tanrıkulu sürekli sahada. Hem toplumun sinir uçlarına basarak ama aynı zamanda terörist güzellemesi, terörist cenazelerine ayrıca bir kutsiyet atfetmek gibi farklı faaliyetleri sahada zaten öteden beri sıcak tutarak bugünlere geliyor. Bugün de devam eden o ilişki biçiminin bir versiyonu.
"SAVRULMALAR YAŞAYACAKLARI GÖZÜKÜYOR"
Ancak bir şekilde 6'lı masa eğer bir hükümet kurma şansına sahip olursa HDP'nin bakanlık alabileceğine ilişkin değerlendirme aynen Yavuz Ağıralioğlu'nun İYİ Parti'den seslendirdiği şekilde kim kime ne veriyor, onu da değerlendirdiğinizde aslında 6'lı masanın ciddi fay hatlarının bulunduğu, kamuoyuna verilen birlik beraberlik görüntülerine rağmen bir yol ayrımına mutlaka gidecekleri ya da önemli bir kavşakta savrulma yaşayacakları gözüküyor.
FAY HATLARINDA CİDDİ KIRILMALAR MEYDANA GELECEK
Hakkında anayasal düzeni ortadan kaldırmaktan, ülkenin birlik ve bütünlüğüne karşı faaliyet yani bölücülükten hakkında AYM'de kapatma davası devam eden bir partiyi bugün ittifak ortağı olarak resmileştirme biçiminin o partiyi terörle arasına mesafe koymamış ve terör örgütünün siyasal sözcülüğüne devam ederken hatta yakın zamanda Kandil'le organik bağı olan bir milletvekili dokunulmazlığı kaldırılarak yakın zamanda tutuklanmışken, bütün bu süreç gösteriyor ki 6'lı masa HDP'siz bir hiç olduğunun farkında. HDP'ye açılım yaptığında da İYİ Parti başta olmak üzere fay hatlarında da ciddi kırılmalar meydana gelecek.
"CİDDİ AYRIŞMALAR SÖZ KONUSU"
HDP kanadı da gerek Sayın Meral Akşener, gerekse Mansur Yavaş isimlerine kategorik olarak karşı. CHP Kılıçdaroğlu'nun mutlak olarak cumhurbaşkanı adayı olması gerektiğini savunur pozisyonunda. Öte yandan Saadet, Gelecek ve DEVA Partisi de açık ya da örtülü bir şekilde Abdullah Gül'ü yeniden bir marka haline getirip siyasal borsaya sürme derdinde. Bu anlamda da bakıldığında ciddi ayrışmalar söz konusu.
Senaryo bir yandan HDP'yi yedekte tutma ama aynı zamanda cumhurbaşkanlığı seçimini ikinci tura bırakarak ondan sonra ortaya çıkabilecek Türkiye karşıtı her türlü ittifak unsurunu bir araya getirerek AK Parti ile Cumhur İttifakı ile Sayın Erdoğan ile mücadele edilebileceği algısını kamuoyuna yerleştirme.
"TÜRKİYE DIŞINDAN TAKTİK"
Bu anlamda 6'lı masanın çok sayıda handikapı var fakat onlar adına kamuoyu yönetimini yürüten ekibin çok profesyonel olduğunu hatta bence Türkiye içinin ötesinde de Türkiye dışından da ciddi bir taktik özellikle de iletişim yönetimi anlamında kamuoyu hazırlanması anlamında yani psikolojik harekat yöntemleriyle dikkate değer bir çalışma yürüttüğünü öngörüyorum ben.
