CHP'de yaşanan bu gelişmeler sonrası İmamoğlu, televizyon yasağı olduğu için Altaylı'ya röportaj verdi.
ALTAYLI EKRANA ÇIKARAMADI MEDYAYI HEDEF ALDI
Altaylı, İmamoğlu'nun ekrana çıkaramamasına rağmen Takvim.com.tr'nin yaptığı haberi çirkin sözlerle hedef aldı. Altaylı yazısında, "Ancak özellikle gazeteci kılığında dolaşan bazıları bunun arkasında da bir komplo teorisi aramakta gecikmediler." diyerek skandal ifadeler kullandı.
OYUNA GİRME İHTİMALİ OLAN BİR OYUNCUYUM
Saraçhane'deki mağduriyet tiyatrosu sonrası alevlenen adaylık yarışıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunan İmamoğlu, bir kez daha 6'lı masaya göz kırptı. 6'lı masayı bir futbol takımına benzeten İmamoğlu, "'Fatih Bey, ben tek başıma kendimi rakip olarak görmüyorum elbette. Ama Erdoğan'ın karşısındaki rakip takımın bir oyuncusuyum. Teknik direktör beni oyunu sokar veya sokmaz. Ona ben karar vermeyeceğim. Ama oyuna girme ihtimali olan bir oyuncuyum. Ve işin güzeli bugün bizim takımda oyuna girmeye ve sonucu değiştirmeye aday, o kapasitede pek çok oyuncu var artık. Dün sayamazdınız bu oyuncuları bugün ise pek çok oyuncumuz var rakibe gol atabilecek." dedi.
MAĞDURİYET TİYATROSUNA DEVAM
Kendisini skoru değiştirecek oyuncu olarak tanımlayıp sözde mağduriyet oyununa devam eden İmamoğlu, "Bu zenginlik artık muhalefet tarafında var. Tek seçeneğe mahkum olan iktidar tarafı artık muhalefet değil. Benim söylemek istediğim ise şu. Rakibin oyuna girme ve skoru değiştirme gücüne sahip oyuncularından biri maç öncesi yolda, maça gelirken ve üstelik oyuna girip girmeyeceği bile belli değilken sakatlamasınlar. Yolda otomobille çarpıp oyun dışı bırakmayı içlerine sindiriyorlar mı, sindiremiyorlar mı bunu söylesinler! Rakibin bir oyuncusunu, saha dışında sakatlayıp oyun dışı bırakmayı doğru buluyorlar mı, bulmuyorlar mı bunu açıkça halka anlatsınlar. Mertçe bir mücadele istiyorlar mı, istemiyorlar mı ben bunu merak ediyorum. Tam fikirlerini duymak istiyorum... Yoksa tabii ki, kendimi aday görmek gibi bir hadsizlik içinde değilim. Ama takımın sahaya çıkarabileceği bir oyuncusuyum. Bu net." şeklinde konuştu
Saraçhane'deki tiyatroyla ilgili Kılıçdaroğlu'nun çağrıyı sosyal medyadan duyduğunu söylemesiyle ilgili soruyu da yanıtlayan İmamoğlu, adeta yapılan kumpası itiraf etti.
TOPLANACAĞIMIZ ÇOK ÖNCEDEN BELLİYDİ
Kendisini o an arayıp böyle bir miting düzenleyeceklerini söylemediklerini ama mahkeme kararının açıklanacağı gün Saraçhane'de toplanacaklarının çok önceden belli olduğunu belirten İmamoğlu, "Bu dava sürecinde, son 7 aydır partinin bu konu ile ilgili görevlendirdiği parti yöneticisi arkadaşlarla beraber çalışıyoruz. Her detayı aylardır ele alıyoruz. Tüm seçenekleri değerlendirdik. Üç seçenek vardı. Beraat. Ki hukuki olan buydu. Ceza ama beni siyasi haklardan mahrum etmeyecek bir ceza ya da beni siyaset dışına atmaya yönelik bir ceza. Açıkçası biz iktidarın tavrından ve son hakim değişikliğinden anlamıştık ki, niyet kötü ve siyasi sonuçları olan bir ceza gelecek. Beni oyun dışına çıkarmak, İstanbullunun iradesini elinden almak isteyecekler. Bu seçeneği değerlendirirken de, eğer böyle bir ihtimal ortaya çıkarsa Saraçhane'de toplanmayı, millete böyle bir adres göstermeyi, tepkimizi Saraçhane Meydanı'nda ortaya koymayı çok önceden konuşmuştuk. Bu yüzden de karar günü, özellikle de hukukçularımız mahkeme heyetinin uzun bir görüşme için çekilmesinden sonra bu ihtimali güçlü görmeye başladılar ve bunu da bana söylediler. Ben de bunun üzerine daha önceden konuşulup, üzerinde mutabık kaldığımız Saraçhane'de toplanma fikrini sosyal medya üzerinden duyurdum.
Zaten CHP'liler de bir yerde tepkilerini göstermek istiyorlardı. Mahkeme önüne mi gidelim, nereye gidelim diye soruyorlardı. Onlara bir adres göstermek lazımdı ve ben de daha önceden üzerinde mutabık kalınmış bir adresi gösterdim. Doğru, Sayın Genel Başkanı arayıp yeniden bilgilendirmedik. Çünkü bir mahkumiyet kararı çıkması halinde burada toplanma kararı çok önceden zaten alınmıştı" dedi.
KILIÇDAROĞLU'NA KUMPAS DEŞİFRE OLDU
Ancak, İBB Başkanın'nın parti yöneticisi arkadaşlarla beraber çalıştıklarını belirtmesine rağmen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, İmamoğlu'na beraat verilmesini beklediklerini bu yüzden Almanya'ya gittiğini açıklamıştı. İmamoğlu'nun açıkladığı bu detay Kılıçdaroğlu'na kurulan kumpası bir itirafı olarak değerlendirildi.
Kılıçdaroğlu'nun "iç işlerimize karışma" dediği Akşener'le aralarında geçen diyalogla ilgili de konuşan İmamoğlu, "Genel Başkanımızın seçimlerden öncesinde ve seçimlerden bu yana birlikte hareket ettiği bir partinin lideri destek vermek istiyor. Bundan doğal ne olabilir?" diyerek 6'lı masada yaşanan kavganın büyüklüğünü bir kez daha ortaya koydu. Zira birlikte hareket ettiği iddia edilen 6'lı masanın liderleri adaylık konusu haricinde farklı konularda da anlaşamıyor.
Adaylık konusunda Akşener gibi "kazanacak aday" vurgusu yapan İmamoğlu, "İstanbul'da tarih yazmak için benim şahsi olarak en istediğim şey bizim İstanbul'u kazanmamız. Kazanacak adayı bulup çıkarmamız. Mevcut görevim dolayısı ile bunu benden fazla kimse isteyemez..." ifadelerini kullandı.
KILIÇDAROĞLU'NA KUMPAS KURUP "AKŞENER BİZİ YALNIZ BIRAKMADI" DEDİ
Kılıçdaroğlu'nun Almanya'ya gitmesi için kumpas kurmalarına rağmen yalnız bırakıldığı algısı oluşturmak için Akşener'le sarılmasının çok doğal olduğunu ve Akşener'in kendisini yalnız bırakmadığını vurgulayan İmamoğlu, "Siyaseten bir büyüğümüz, bir ablamız, tecrübeli bir lider olarak bizi kucakladı. Ben de azami saygı ile onun bu sıcak davranışına, özellikle eşime vermek istediği 'Yalnız değilsiniz" mesajına karşılık verdim. Bundan bile anlam çıkardılar. Gülüyormuşum. Tebessüm ediyordum doğru. Ne yapacaktım. Bize karşı verilen bu karardan ötürü oturup ağlamamamı bekliyorlardı..." şeklinde konuştu.
Yakın bir zamanda Kaftancıoğlu'nun kendisiyle ilgili söylediği 'Aptal-şizofren' sözleriyle ilgili de konuşan İmamoğlu büyük kavgayı itiraf etti. İmamoğlu, "Ben şahsen bu iddialarda bir gerçeklik payı olduğunu düşünüyorum. Önce iddialar karşısındaki suskunluktan, sonra da yapılan açıklamalardaki tonlamadan bir sorun olduğunu anladım" dedi.
Kendisine hakaret eden Kaftancıoğlu'yla ilgili parti içi demokrasi yalanını ortaya atan İmamoğlu, "Elbette sorun var. Burası CHP. Biat yok. Fikir tartışması var. Burada farklı düşüncelerin tartışılması ve bir sonuca ulaşılması geleneği var. Canan Kaftancıoğlu ile bazı konularda farklı düşünüyoruz ve bunu da birbirimize söylüyoruz. Bu medeni bir tavırdır. Canan Hanım da çok net bir insandır. Fikir ayrılıklarımız olduğu bir gerçektir ama bunun detayı parti içi konudur. Ancak söylendiği, iddia edildiği gibi durum yoktur, olamaz da. Daha fazlasını konuşmaya da gerek yoktur. Canan hanım, Saraçhane'de durduğu yerle gereken mesajı zaten vermiştir. Fikir ayrılıklarımızın olması hedefimizin aynı olduğu gerçeğini değiştirmez." ifadelerini kullandı.
Daha önce de kavgayı yalanlamayan İmamoğlu, "Aptal, müteahhit kafalı, şizofren" sözleriyle ilgili, "Kaftancıoğlu, bu bahsi geçen kelimeleri bir kadın olarak söylememiştir, diye düşünüyorum. Söyleyeceğim bu kadar" yanıtını vermişti.