İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bugün Gabar'da 2'si gri kategoride olmak üzere 4 terörist etkisiz hale getirildi. Gabar Dağı'nda 7 terörist vardı, 4'ü gitti şimdi 3 kaldı." dedi.
Bakan Soylu, bir televizyon kanalında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı ve değerlendirmelerde bulundu.
Terörün dağlardan temizlendiğini vurgulayan Soylu, aralık ayında 11 teröristin etkisiz hale getirildiğini, 2 teröristin ise ikna yoluyla teslim olduğunu bildirdi.
Bu ay da teröre yönelik operasyonların devam ettiğini söyleyen Soylu, "Eşi 10 gün sonra doğum yapacak teğmenimiz, bugün sıcak çatışmaya giriyor ve timiyle beraber 4 teröristi etkisiz hale getiriyor. Mağarayı tespit ediyorlar. 2'si gri kategoride olmak üzere 4 terörist etkisiz hale getirildi. Gabar Dağı'nda 7 terörist vardı, 4'ü gitti şimdi 3 kaldı." bilgisini verdi.
Türkiye'nin birçok bölgesinin teröristlerden temizlendiğinin altını çizen Soylu, muhalefetin terörü bitirmek amacıyla Meclis'e sunulan sınır ötesi tezkeresine "hayır" dediğini anımsattı.
Tunceli-Erzincan bölgesinde sadece 6 teröristin kaldığını ifade eden Soylu, "Türkiye dağlarında 120'nin altında terörist kaldı. Dışarıdan 66 terörist içeriye girmeseydi bugün 50-60'li rakamlardan bahsedecektik." diye konuştu.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde hem terör hem de terörizmle mücadele ettiklerini dile getiren Soylu, terörü kaynağında yok ettiklerini anlattı.
"BİZ, SADECE PKK/KCK TERÖR ÖRGÜTÜYLE UĞRAŞMADIK"
Türkiye'nin terörle mücadelede tarih yazdığını kaydeden Soylu, "Biz, sadece PKK/KCK terör örgütüyle uğraşmadık. Fırat Kalkanı Harekatı, DEAŞ için yapıldı. Biz DEAŞ'a karşı da mücadele verdik, göğüs göğüse mücadele veren tek ülkeyiz. FETÖ ile de mücadele ettik. FETÖ'ye Türkiye'de diz çökerttik. Amerika ve Avrupa'ya rağmen diz çökerttik." değerlendirmesinde bulundu.
Batı Balkan rotasından Avrupa'ya giren kaçak göçmen sayısının 170 bin civarında olduğunu bildiren Soylu, hiçbir ülkenin göçü önleyemediğini ifade etti.
Türkiye'nin 10 yıl önce bir kilometre sınır duvarının dahi olmadığını anımsatan Soylu, "Bugün Türkiye'nin 1100 kilometrenin üzerinde sınır duvarı var." sözlerini sarf etti.
Türkiye'nin sınırlarını çok zorlu iklim şartlarında bile korunduğunu vurgulayan Soylu, "sınır namustur" diyenlerin hiçbirinin, samimi olmadığını belirtti.
Soylu, "bakanlığının sadece güvenlikçi politikalar izlediği" yönündeki görüşlerin hatırlatılması üzerine, "Güvenlikçi politika izlemek yanlış bir şey değil ki. Demokrasiyi istismar etmek ve kullanmak yanlış. Hukuku bertaraf etmek yanlış. Güvenliğiniz olmasa şehirlerde yaşayabilir misiniz? O zaman karakolları kaldıralım. Polis silahlı gezmesin." dedi.
"BAYRAĞIMIZA OLAN SADAKATİMİZE HALEL GETİRMEYİZ"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun danışmanı Nuşirevan Elçi'nin, bir kanala verdiği röportaj esnasında Türk bayrağı olmamasına ilişkin düşüncesi sorulan Soylu, şunları kaydetti:
"Benim bayrağımdan ne istiyorsun? Burası Cumhuriyet Halk Partisi, ana muhalefet partisi. CHP'liler diyorsa ki 'Türk bayrağını kaldırmalarında bizim için problem yoktur' onlar için yoksa benim için var. Çünkü, bu siyasi partinin varlığının sebebi bu millettir. Bizim hayat bakışımızı, siyaset düsturumuzu beğenmeyebilirler ama kanunlarımıza, örfümüze, milli benliğimize, devletimize, bayrağımıza olan sadakatimize halel getirmeyiz. Onların da getirmemesi lazım."
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bugüne kadar bu siyasi partiden, 'Siz terör örgütü PKK'nın mensubunuz' dediğimizde 'hayır' diye bir feryat duydunuz mu? Duyamazsanız, ürkerler çünkü. O parti terör örgütünün partisidir. Hukuk da gereğini yerine getirmelidir." dedi.
Millet İttifakı'nın HDP'yi yanına alarak Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ı seçimlerde yenmek için "her yolu mübah" gördüğüne ilişkin görüşü sorulması üzerine Soylu, PKK'nın HDP'ye yeni seçim talimatının bulunduğu metni okudu.
"Bu PKK'nın Türkiye içi yeni yapılanması" ifadesini kullanarak, PKK'nın Türkiye içi yapılanmasının grafiğini gösteren Soylu, grafikteki bir bölüme işaret ederek "Şurası HDP'nin de içinde bulunduğu siyasi yapılanma. Bu talimat, en tepeden gidiyor. KCK Genel Başkanı Abdullah Öcalan adına, Apo adına KCK Genel Başkanlık Konseyinden gidiyor. Yani biraz önce Fransa'da Ahmet Davutoğlu ile Ali Babacan'ın başsağlığı dilediği yürütme kurulu üyesi olan KCK'dan, PKK'dan bu talimat Türkiye'deki meşru siyasi yapılarına gidiyor." ifadelerini kullandı.