6'lı masa sözcüleri HDP'yi; 6 milyon oy alan, TBMM'de grup kuran, grup başkan vekilliği olan, TBMM başkanvekilliği yapan, meşru parti olarak görmeye devam etsin. PKK'lılar ve FETÖ'cüler neden bu kadar sevinçli acaba? Seçmeniniz her şeyin farkında…"
KİRLİ PAZARLIKLAR YÜKSELEN TANSİYON
HDP Eş Başkanı Mithat Sancar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Millet İttifakı'nı oluşturan 6 partinin cumhurbaşkanı adayı olarak açıklanmasının ardından açıklamada bulunmuş ve Kemal Kılıçdaroğlu'na ittifak çağrısında bulunmuştu.
Mithat Sancar, şunları söylemişti:
"Bu sürecin sonunda aday çıkarır mıyız, çıkarmaz mıyız tabii ki kurullarımız ve ittifak güçlerimizle yapacağımız görüşmelerde karara bağlanacaktır. Sayın Kılıçdaroğlu'nun adaylığı hayırlı olsun diyeyim ve ekleyeyim, kendisini bizlerle görüşmeye bekliyoruz. Bunu neden açık söylüyoruz. Zaten daha önce ilke ve yöntemi açıklamıştık. Eğer muhalefet ortak aday belirleyebilirse, o ortak adayla bizimle yapacağı açık, doğrudan görüşmeler sonucu bir ortak noktaya, uzlaşmaya varılırsa biz bu adayı destekleriz demiştik. Aksi takdirde seçenek bellidir, kendi adayımızı çıkarırız. Sayın Kılıçdaroğlu'nun adaylığı hayırlı olsun, kendisiyle genel merkezimizde bunları konuşmak için ziyaretini bekliyoruz."
AKŞENER'İN AÇIKLAMASI SONRASI DEMİRTAŞ MEKTUP YAZDI
HDP'nin eski Eş Başkanı Selahattin Demirtaş da; Kemal Kılıçdaroğlu'nu tebrik ederek "Kendisini HDP'ye de bekliyoruz" ifadelerini kullandı. Akşener dün yaptığı açıklamada CHP ile terörün siyasi ayağı HDP'nin görüşebileceğini ancak HDP'nin masaya gelemeyeceğini, bakanlık verilmeyeceğini söylemişti.
SEÇİMİ HDPKK OYLARIYLA KAZANDINIZ
Terörden tutuklu bulunan HDP'li Selahattin Demirtaş'ın sosyal medya hesabından Akşener'e adeta meydan okudu. Yerel seçimlerin kendi başarısı olduğunu iddia eden Akşener'e HDP oylarını hatırlatarak kendilerinin olmadığı bir denklemde seçimi kazanmalarının mümkün olmadığını belirten Demirtaş, "Eğer iktidar olursanız ve HDP'nin talepleri sizin masanıza gelmeyecekse bize hangi masayı öneriyorsunuz? Elli yıldır yapıldığı gibi bizi yine "terörle mücadele masasına" mı yönlendirmeyi düşünüyorsunuz?" dedi.
Masada olmamaları durumunda 6'lı koalisyona oy vermeyeceklerini belirten Demiraş mektupta şu ifadeleri kullandı:
Sorunlarımızın demokratik siyaset alanında, barış içinde, çağdaş şekilde konuşarak çözülmesi dışında herhangi bir yöntemi benimsemiyoruz. Sizin önerdiğiniz başka bir yöntem var mı?
"Sayın Meral Akşener, İYİ Parti Genel Başkanı, Sayın Genel Başkan, bu mektubu HDP seçmeni kimliğimle kaleme alıyorum. Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte Millet İttifakı'ndaki partilerin genel başkanları ve iki belediye başkanı olarak tarihi bir dönemde zorlu bir görev üstlendiniz.
Öncelikle hayırlı olsun diyor, başarılar diliyorum.
İzleyebildiğim kadarıyla, Sayın Kılıçdaroğlu ile sizin dışınızdaki partilerin genel başkanları, HDP seçmeni dahil tüm seçmenleri demokratik dönüşüm umudu etrafında buluşturmak istiyorlar.
'Hayır, biz de HDP seçmeninin oyuna ve desteğine talibiz ama HDP'yi kurumsal olarak muhatap almaya karşıyız' diyorsanız hemen belirtmeliyim ki, tıpkı diğer partilerin seçmenlerinin yaptığı gibi ben de siyasi haklarımı koruma görevi ve sorumluluğunu HDP'ye vermiş bulunuyorum.
Dolayısıyla çok güvendiğim HDP yönetiminin kararı hangi yönde olursa benim de oy tercihim aynı yönde olacak, doğal olarak.
Partimiz HDP, aynen İYİ Parti gibi meşruiyetini halktan almıştır. Üstelik, halk HDP'ye partinizden daha fazla ilgi göstererek HDP'yi Türkiye'nin üçüncü partisi yapmıştır. Zaten Meclis sıralarında HDP ile yan yana olup komisyonlarda da aynı masada oturuyorsunuz. Ayrıca zaman zaman Meclisimizi, HDP Milletvekili Sayın Nimetullah Erdoğmuş yönettiğinden, Meclis'teki varlığımızı da biliyorsunuzdur.
Sayın Genel Başkan,
Bu tarihi seçim öncesinde toplumun büyük bölümü "birleşe birleşe kazanacağız" sloganlarıyla umudu büyütmeye çalışırken sizin, partimiz HDP'ye dönük bazı açıklama ve yaklaşımlarınızın bu amaca uygun olmadığını düşünüyorum.
HDP'li bir seçmen olarak sizi daha iyi anlayabilmek için bazı konuların netleşmesinde büyük yarar görüyorum.
Siz Millet İttifakının bir parçası olarak kendi ittifakınızdaki partilerle bile kıran kırana bir müzakere yürüttünüz. Size hak olan müzakere siyaseti, HDP için neden bir hak değil?
HDP seçmenini ikinci sınıf yurttaş, iradesiz vatandaş olarak görmediğinizden eminim. O halde HDP'nin, oy vereceği Cumhurbaşkanı adayı ile müzakere yapmasının nasıl bir sakıncası olabilir?
Kaldı ki HDP'nin defalarca açıkladığı gibi müzakere başlıkları da Eylül 2021'de HDP'nin ilan ettiği 11 maddelik tutum belgesidir, öyle gizli kapaklı şeyler de değil.
HDP destek kararı alırsa Sayın Kılıçdaroğlu çok yüksek olasılıkla Cumhurbaşkanı olacak ve siz de Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacaksınız. Ayrıca partiniz birkaç bakanlık görevi üstlenecek.
Sayın Genel Başkan, bu durumda açık açık sormam gerekiyor:
1- HDP'li seçmen olarak benim oyumu istiyor musunuz? Benim de oyumla Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı ve bakanlık koltuklarına oturacağınıza göre beni nasıl ikna etmeyi düşünüyorsunuz? Bu arada, yerel seçimlerde Millet İttifakının belediye başkanlarının kazanmasını sağlayan HDP oyları için "istemem" demediğinizi de hatırlatırım.
2- HDP'nin bakanlık isteği olmamasına rağmen bazı arkadaşlarınız "HDP'ye bakanlık vermeyiz" diyerek biz HDP'li seçmenleri incitmiş, ötekileştirmişti. Şimdi bu arkadaşlarınız HDP seçmeninin oylarıyla bakanlık koltuklarına oturmaya adaylarsa bizi ikna etmeniz gerekmez mi?