CUMHURBAŞKANI
Erdoğan, geçen hafta öğretmenlere karşı işlenen suçlarla ilgili bir dizi kanun değişikliği yapılacağını ilan etti.
Devlet ya da özel eğitim kurumu fark etmeksizin öğretmenlere karşı işlenen suçların hepsi görevi başındaki memura yapılmış sayılacak. Ayrıca bu suçlara karşılık gelen cezaların para cezasına çevrilmesi ya da ertelenmesi mümkün olmayacak.
Yapılması planlanan kanuni düzenlemeler öğretmenleri korumanın yanında gösterge değeri de ihtiva ediyor. Tek bir hadiseye bakarak büyük çıkarımlar yapmanın mahsurları vardır ancak hükümetin öğretmenlerle ilgili sorunu erkenden görüp hızlı tepki göstermesi de ayrıca not edilmeye değer.
AK Parti siyasetinin en büyük yenilenme ihtiyaçlarından birisi bu türden küçük gözüken olaylara karşı eskisine nazaran hissizleşmiş olması. Türkiye dış politika, güvenlik, enerji, büyük yatırımlar gibi alanlarda kelimenin tam anlamı ile lig atlarken önemsiz gibi gözüken gündelik meselelerde aynı performansı göstermekte zorlanıyor.
Öğretmenlerin güvenliği meselesinin hızlıca gündem olup çözüm üretilmesi – eğer başka örneklerini de göreceksekbu açıdan oldukça ümit vadeden bir hamle.
Benzer bir iyiye gidiş sinyali kayıt dışı ekonomiye karşı yapılan mücadeleden de geliyor.
Uzunca bir süredir günlük alışverişlerde bile ödemelerin kişisel İBAN ile banka üzerinden yapılması oldukça yaygınlaştı.
Enflasyonun da etkisi ile nakit para ile alışveriş yapmak artık pratik değil. Satıcılar ise bunun yerine kredi kartına değil İBAN ile para transferine yöneliyorlar. Düşük meblağlar için bile satıcının kişisel hesabına ya da bir yakınının hesabına bankadan para transferi yapılıyor.
Normalde ödemenin elden değil de banka kanalı ile yapılması ekonominin kayıt altına alınması için olumlu bir gelişme. Ancak bu tür durumlarda prosedürün ve kuralların arkasından dolaşmak konusunda pek mahir olan toplumumuz, banka kanalı ile yapılan ödemeleri ticari ödeme olarak değil de bireysel ödeme olarak bildirip vergi ödemekten kaçınıyor. Belli ki bu alanda denetimler sıkılaştırılmış. Son ünlerde satıcıların artık İBAN ile ödeme kabul etmekten çekindiklerine rastlıyoruz.
İhtiyatımızı koruyalım; bunlar şimdilik birbirinden bağımsız gibi gözüken ufak tefek tedbirler.
Ancak bir silsile dahilinde devam ettirilirse toplumun önemli bir kesimi için rahatlama sağlayacaktır.
Çünkü toplumun AK Parti'den beklentisi bu alanlarda yoğunlaşıyor.
Rahatsızlık konusu olan şey dış politika, güvenlik ya da yatırımlar değil. Bilakis bu alandaki atılımın etkisinin gündelik hayatta görülememesi, gündelik hayata dair daha küçük sorunların çözülememesi, ekonomik kriz bir yana çarşı pazardaki denetimsizlikten kaynaklanan kriz şartlarında bile oldukça yüksek olan fiyat artışı...
Unutmayalım; küçük sorunlar cüsselerinden kat kat fazla rahatsızlık, bu sorunlara getirilecek basit çözümlerse cüsselerinden kat kat fazla memnuniyet doğurabilir.