Tarihi 30 Haziran 2012

Görebilmek

Geçen yılın mayıs ayı.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ Batman'da.
Görme Engelli Nurullah Mehmetoğlu, çalıştığı hastaneyi ziyarete gelen Sağlık Bakanı'na durumunu anlatıyor. "Asgari ücretle çalışıyoruz.
Koşullarımızın düzeltilmesini istiyoruz."
***

Sağlık Bakanı'nın verdiği cevap yürek yakıcıydı. "Gözlerin görmediği halde sana iş vermişiz. Daha ne yapalım!"
***

"Gözlerin görmediği halde..."
Ne acı bir söz.
Gören bir insan, 10 dakika gözlerini kapatıp, dünyaya öyle baksın da, anlasın görmeyen bir insanın dünyasını.
Hele bunu söyleyen Bakan'sa...
Normal lise mezunu olmadığı için, açık lise son sınıf öğrencisi olan 30 yaşındaki Nurullah Mehmetoğlu'nun, ayakta kalabilmek için verdiği mücadele, görmeyen gözlerine inattı belki.
Gözleriyle değil, yürekleriyle görüyordu da, kim görüyordu ondaki sihri?
***

Aradan bir yıl geçti.
Evli ve 7 çocuk babası Nurullah Mehmetoğlu, taşeron şirket elemanı olarak santral operatörlüğü yaptığı hastanedeki işinden çıkarıldı.
Elbette, işten çıkarmanın Sağlık Bakanı'yla ilgisi yok.
Ama insafın da, taşeron firmayla yakınlığı yok.
***

İşte çıkarılma nedeni, Nurullah Mehmetoğlu'nun normal lise mezunu olmaması.
Görmeyen gözleriyle açık lisede okuyan ve hayat adına her şeyi yapan birine "taşeronluk"yapmayı bile beceremeyenler, o insanın ahını alsın.
***

O hastane yetkililerinin yerinde ben olsam.
Taşeron firmayla ilişkimi keserdim.
Ama Sağlık Bakanı'nın kızdığı bir adama arka çıkmak, öyle her hastanenin ve taşeron firmanın haddine değil.

* * *
13 YAŞINDAKİ MELEK
Bir baba 13 yaşındaki kızını döve döve öldürdü.
Kül tablasıyla başına vurdu.
Kırılan kül tablasının parçalarıyla kızının vücudunu çizerek işkence yaptı.
Ardından kayıplara karıştı.
13 yaşındaki bir melek, hayatı bile tanıyamadan göçüp giderken, şeytan babası kayıplara karıştı.
Ne yazık ki, babalar eşit dağıtılmıyor.

* * *
En uzun sevenler en iyi sevenlerdir.

* * *
Özelleştirilen hızlı vapurlar halkın cebindeki paraya göz dikiyorsa.
Bu berbat bir özel-LEŞ-tirmedir!


* * *
30 Haziran 2012
Mutluluk takvimi
Karşındakinin son kelimeyi bitirmesini bekle.
Bir sırrı sakla.
Hapishaneye kitap gönder.
Beyin jimnastiği yap

* * *
Bizde ölüme kadar yeri
Kalbimizi çalanların
Bu büyük sevgin için
Sana teşekkür ederim

Biliyorum bir daha
Bana dönmeyeceksin
Kabul etmesen bile
Senden özür dilerim

Şimdi koşup saklansam
Geçmişin odalarına
Vurgun yemiş içim dışım
Günahımı çekerim

Yaralarımı dağlarken
Sessiz sedasız ağlarken
Ellerimi açıp Tanrı'ya
Beni affetmesin derim
Hakkı YALÇIN